Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Hakimler ve Savcılar Kurulu”
- Uyuşmazlık: Hakimler ve Savcılar Genel Kurulu’nun 07.07.2021 tarih ve 608 sayılı kararı ile yeni asliye ticaret mahkemeleri kurulması ve mevcut mahkemelerin yargı çevrelerinin yeniden belirlenmesi sonrasında, bu karardan önce asliye hukuk mahkemelerince asliye ticaret mahkemesi sıfatıyla görülmekte olan derdest davaların yeni kurulan asliye ticaret mahkemelerine devredilip devredilmeyeceği hususunda bölge adliye mahkemeleri daireleri arasında oluşan görüş ayrılığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kanuni hakim ilkesi gereğince, her davanın açıldığı tarihte geçerli olan yasal düzenlemelere göre kurulmuş mahkemede görülmesi gerektiği, yeni asliye ticaret mahkemelerinin kurulmasına ilişkin kararda derdest davaların devrine dair bir hüküm bulunmadığı ve bu durumun Anayasa'nın 37. maddesinde düzenlenen kanuni hakim güvencesi ilkesine aykırılık oluşturacağı değerlendirilerek, derdest davaların yeni kurulan asliye ticaret mahkemelerine devredilmeyerek, açıldıkları mahkemelerde görülmeye devam edilmesi gerektiği yönünde karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın silahlı terör örgütüne üye olma suçundan mahkumiyetine dair Yargıtay 3. Ceza Dairesi kararının temyizi.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın HSYK üyeliği sırasında örgütsel toplantılara katıldığı, örgüt mensuplarının yargıda kadrolaşmasını desteklediği, ByLock kullandığı ve örgüt hiyerarşisi içinde hareket ettiği belirlenerek mahkumiyet hükmü, yargılama giderlerinden bilirkişi ücretinin sanığa yüklenmesi isabetsiz bulunup düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Hâkimin duruşma sırasında mağdura hakaret etmesi nedeniyle açılan hakaret davasında, mağdur vekilinin Hakimler Savcılar Kurulu'na sunduğu dilekçenin süresinde bir şikâyet olarak kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Mağdur vekilinin duruşma günü düzenlediği tutanak ve aynı gün Hakimler Savcılar Kurulu'na sunduğu dilekçenin, hakaret fiilini ve failini açıkça belirtmesi ve cezalandırılma talebini içermesi nedeniyle süresinde yapılmış bir şikâyet olarak kabul edilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin düşme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında haksız mal edinme suçundan verilen beraat kararına karşı yapılan temyiz başvurusunun incelenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın mal varlığındaki artışın yasal gelirleriyle açıklanamadığı iddiasına karşılık, yeterli delil bulunamadığı ve yapılan araştırmaların kapsamlı olduğu gözetilerek yerel mahkemenin beraat kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Hakimler ve Savcılar Kanunu'nun 93 ve 94. maddeleri uyarınca sanık hakkında açılan kamu davasının hangi mahkemede görüleceği hususunda oluşan görev uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın birinci sınıf cumhuriyet savcısı iken işlediği iddia edilen fiillerin kişisel suç kapsamında değerlendirilmesi, iddianamede görevden doğan suçlara ilişkin isnat ve sevk maddelerine yer verilmemesi, ayrıca Yargıtay’ın ilk derece mahkemesi olarak yargılama yapma yetkisinin görev suçlarıyla sınırlı olması gözetilerek, yargılamanın yerel mahkemede yapılması gerektiği sonucuna varılarak Yargıtay 16. Ceza Dairesinin görevsizlik kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Cumhuriyet savcıları tarafından düzenlenen iddianame nedeniyle manevi zarara uğranıldığı iddiasıyla açılan tazminat davasına bakma görevinin hangi mahkemede olduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: HUMK'nın 573. maddesinde düzenlenen hakimlerin yargı görevi nedeniyle tazmin sorumluluğu hükümlerinin istisnai nitelikte olması ve sadece hakimleri kapsaması, savcıları kapsayacak açık bir düzenleme olmaması, savcıların iddianame düzenleme görevinin ise yargısal bir faaliyet olması dikkate alınarak, iddianame nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkin davanın genel hükümlere göre adliye mahkemelerinde görülmesi gerektiği gözetilerek, Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin görevsizlik kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hakimler ve Savcılar Kanunu'nun 93 ve 94. maddeleri uyarınca yargılanan bir Cumhuriyet savcısı hakkında açılan ceza davasında görevli mahkemenin hangisi olduğuna ilişkin görev uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın eylemlerinin kişisel suç kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, atılı suçların herhangi bir kamu göreviyle bağlantılı olarak işlenmesinin zorunlu olmadığı ve özgü suç niteliği taşımadığı, bu nedenle de Yargıtay'ın ilk derece mahkemesi olarak yargılama yapma görevinin olmadığı gözetilerek, Yargıtay 16. Ceza Dairesinin görevsizlik kararının onanmasına ve davanın yerel mahkemede görülmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Cumhuriyet savcılarının düzenledikleri iddianame nedeniyle zarara uğranıldığı iddiasıyla açılan manevi tazminat davasına bakma görevinin hangi mahkemeye ait olduğu.
Gerekçe ve Sonuç: HUMK'nın 573. maddesi ve devamında düzenlenen hakimlerin yargılama faaliyetlerinden doğan tazminat davalarına ilişkin özel hükümlerin, istisnai nitelikte olması ve kanunda sayılmayan cumhuriyet savcıları hakkında yorum yoluyla uygulanma imkanı bulunmaması, iddianamenin düzenlenmesinin yargısal bir faaliyet olması ancak savcıların bu faaliyetten doğan tazmin sorumluluğunun genel hükümlere tabi olması gözetilerek, davanın adliye mahkemesinde görülmesi gerektiği kabul edilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Bir Cumhuriyet savcısının FETÖ/PDY üyeliği, Anayasayı ihlal ve Türkiye Büyük Millet Meclisi ile Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs suçlarından yargılanmasında görevli mahkemenin tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık hakkında isnat edilen suçların, kişisel suç niteliğinde olduğu, sanığın Cumhuriyet savcılığı göreviyle bağlantılı olsa dahi bu suçların herhangi bir kamu göreviyle bağlantılı olarak veya görevden yararlanılarak işlenmesinin gerekmediği, ayrıca bu suçlar bakımından failin memur olmasının da suçun oluşumu için şart olmadığı ve Yargıtay'ın ilk derece mahkemesi olarak yargılama yetkisinin görev suçları ile sınırlı olduğu gözetilerek Yargıtay 16. Ceza Dairesinin görevsizlik kararının onanmasına, yerel mahkemenin görevsizlik kararının kaldırılmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalıların ikametgahının bulunduğu yer ile Sosyal Güvenlik Kurumu'nun (SGK) biriminin bulunduğu yer arasında yetki uyuşmazlığı nedeniyle görevli ve yetkili mahkemenin hangisi olduğunun belirlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu ve Hakimler Savcılar Kurulu’nun kararları uyarınca, büyükşehir belediyesi sınırları içindeki ilçelerde müstakil iş mahkemesi yoksa ve dava 10.07.2004 tarihinden sonra açılmışsa, davanın SGK biriminin bulunduğu yerdeki iş mahkemesinde görülmesi gerektiği gözetilerek, ... 1. İş Mahkemesinin görevli mahkeme olarak belirlenmesine karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.