Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Haksız Gözaltı”
- Uyuşmazlık: 466 sayılı Kanun uyarınca haksız yakalama ve gözaltı nedeniyle açılan tazminat davasının süresinde açılıp açılmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: 466 sayılı Kanun'un 2. maddesindeki üç aylık sürenin yanında, tazminat hukukunun genel prensipleri ve benzer kanunlardaki düzenlemeler gözetilerek, haksız yakalama ve gözaltıdan kaynaklanan tazminat davaları için ek kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın kesinleştiği tarihten itibaren işleyecek azami on yıllık zamanaşımı süresinin öngörülmesi gerektiği, bu durumda davacının tazminat davasını zamanaşımı süresi geçtikten sonra açtığı anlaşıldığından yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Birden fazla suçtan dolayı gözaltına alınıp, haklarında bazı suçlardan beraat, bir suçtan ise şikayetten vazgeçme nedeniyle düşme kararı verilen sanık lehine tazminat ödenip ödenemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın gözaltına alındığı suçlardan bir kısmından beraat etmiş olması, haksız gözaltı durumunu ortaya koyduğundan, diğer bir suçtan şikayetten vazgeçme nedeniyle davanın düşmüş olmasının tazminat istemine engel teşkil etmeyeceği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Gözaltına alınıp serbest bırakıldıktan sonra beraat eden kişinin, 466 sayılı Kanun uyarınca tazminata hak kazanıp kazanmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Hukuka uygun olarak gözaltına alınan ve akabinde beraat eden kişinin, 466 sayılı Kanun'un 1/6. maddesi gereğince, beraat kararıyla birlikte başlangıçtaki gözaltı işleminin haksız hale geldiği ve zararın gerçekleştiği kabul edilerek, ayrıca bir zarara hüküm gerekmeksizin tazminata hak kazandığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Haksız tutuklama nedeniyle açılan tazminat davasında, tutuklandığı tarihte öğrenci olan davacı lehine maddi tazminata hükmedilip hükmedilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: 466 sayılı Kanun'un 1. maddesinin altıncı fıkrası uyarınca hukuka uygun olsa dahi sonradan beraatle sonuçlanan tutuklamanın haksız hale geldiği ve bu durumda davacının en azından temel ihtiyaçlarını karşılayan asgari ücret düzeyinde maddi tazminata hak kazanacağı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Haksız tutukluluk nedeniyle tazminat davasında, yerel mahkemenin direnme kararının yeni hüküm niteliğinde olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, Yargıtay 12. Ceza Dairesinin bozma ilamı doğrultusunda eksiklikleri gidermeye yönelik işlemler yapması ve yeni deliller toplaması nedeniyle direnme kararının yeni hüküm niteliğinde olduğu gözetilerek dosyanın temyiz incelemesi için Yargıtay 12. Ceza Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Zamanaşımı nedeniyle düşen bir davada, sanığın gözaltına alınma ve tutukluluk hali nedeniyle tazminat talebinde bulunup bulunamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, gözaltına alındığı ve tutuklandığı tarihte eylemine uyan suç bakımından zamanaşımının gerçekleşmiş olması ve bu hususun kamu davasının açıldığı iddianamede de belirtilmiş olması nedeniyle, muhakeme şartı yokluğunda verilen gözaltı ve tutukluluk kararlarının hukuka aykırı olduğu ve bu nedenle sanığın CMK m.141/1-a uyarınca tazminat talep etme hakkı bulunduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın nitelikli kasten öldürme suçundan aldığı mahkumiyet hükmüne karşı yapılan temyiz başvurusunun incelenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın eyleminin öldürme kastıyla gerçekleştirildiğinin tespit edilmesi, haksız tahrik indiriminin yerinde uygulanması ve diğer temyiz itirazlarının yerinde olmadığı gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının beş yıllık azami tutukluluk süresini aşan tutukluluğu nedeniyle manevi tazminat talebinde bulunup bulunamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 5271 sayılı CMK'nın 102. maddesinde belirtilen azami tutukluluk süresinin, bir dosyada birleştirilen birden fazla suç için toplamda beş yıl olarak yorumlanması ve davacının bu süreyi aşan tutukluluğunun hukuka aykırı olması gözetilerek, yerel mahkemenin tazminat isteminin kısmen kabulüne ilişkin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Haksız tutuklama nedeniyle maddi tazminat belirlenirken, davacının vergi dairesine beyan ettiği düşük gelirin mi yoksa asgari ücretin mi esas alınması gerektiği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının gerçek gelir kaybının tespiti için tutukluluk süresince işyerinin açık olup olmadığının ve gelir elde edilip edilmediğinin araştırılması, elde edilen gelirin asgari ücretten düşük olması halinde ise en azından asgari ücret üzerinden tazminat hesaplanması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Suç işlemek amacıyla kurulmuş silahlı örgüte üye olma suçundan mahkûmiyetlerine karar verilen sanıklar hakkında suç tarihinin belirlenmesi ve dava zamanaşımının gerçekleşip gerçekleşmediği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Mütemadi suç niteliğindeki örgüt üyeliği suçunda temadinin sanıkların yakalandığı tarihte kesildiği, bu tarihten sonra örgüt faaliyeti kapsamında başka bir suç işlendiğinin tespit edilemediği ve bu tarih esas alındığında 7 yıl 6 aylık kesintili dava zamanaşımı süresinin dolduğu gözetilerek, yerel mahkeme hükmü bozulmuş ve sanıklar hakkındaki kamu davaları düşürülmüştür. - Uyuşmazlık: Davacının iş sözleşmesinin fesih şekli, kıdem ve ihbar tazminatlarına hak kazanıp kazanmadığı, dava konusu alacakların ispatı ve hesaplanması ile mahrum kalınan işçilik gelirleri ve ücretler talebi bakımından arabuluculuk şartının yerine getirilip getirilmediği hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından talep edilen "iş sözleşmesi (37) kodla sonlandırıldığı ve işe iade de sağlanmadığı için mahrum kalınan işçilik gelirleri ve ücretler" talebinin arabuluculuk kapsamında görüşülmediği, ayrıca yabancı para borcuna uygulanacak faiz oranının hatalı belirlendiği gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına ve istinaf başvurusunun reddine dair bölge adliye mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne üye olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın ByLock kullandığına dair kesin teknik verilerin bulunmaması, tanık beyanlarının örgüt üyeliğini ispatlamaya yeterli olmaması ve Yargıtay üyeliğine seçilmesinin tek başına örgüt üyeliği için yeterli delil oluşturmaması gözetilerek, sanığın atılı suçtan beraatine dair yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.