Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Haksız Kazanım”
- Uyuşmazlık: Uygulama kadastrosu sonucu Hazine adına kayıtlı taşınmazın yüzölçümünün azalması ve bu azalmanın komşu parsel sahipleri lehine haksız kazanım oluşturduğu iddiasıyla açılan kadastro tespitine itiraz davası.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, yapılan inceleme ve araştırma sonucunda uygulama kadastrosunun yönetmelik hükümlerine uygun yapıldığı, yüzölçümü farkının teknolojik imkanlarla yapılan daha hassas ölçümlerden kaynaklandığı, taşınmazlar arasında sınır değişikliği olmadığı ve haksız kazanım bulunmadığı gerekçesiyle yerel mahkemenin davayı red kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Uygulama kadastrosu sonucu taşınmazın yüzölçümündeki artışın komşu parsel aleyhine haksız kazanım olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın yüzölçümündeki artışın, tesis kadastrosundaki ölçüm hatalarının düzeltilmesinden ve sınırın değişebilir sınır tipinde tespit edilmesinden kaynaklandığı, haksız bir kazanım olmadığı ve uygulama kadastrosunun yönetmelik hükümlerine uygun yapıldığı gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat davasında, ıslah yoluyla artırılan tazminat talebinin zamanaşımına uğrayıp uğramadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının zararını öğrendiği tarih ile ıslah tarihi arasında yasal zamanaşımı süresinin dolmadığı, dolayısıyla ıslahla artırılan tazminat talebinin zamanaşımına uğramadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Destekten yoksun kalma tazminatı davasında, davacının ıslah yoluyla artırdığı tazminat talebinin zamanaşımına uğrayıp uğramadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı davasında, zararın ve tazminat yükümlüsünün kaza tarihinde öğrenilmiş olması ve ıslah dilekçesinin bu tarihten sonra verilmiş olması nedeniyle, ıslahla artırılan kısım için Karayolları Trafik Kanunu'nun öngördüğü iki yıllık ve Türk Ceza Kanunu'nun öngördüğü beş yıllık ceza zamanaşımı sürelerinin dolduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Trafik kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının yargılama sırasında yaptığı ıslah ile artırdığı tazminat talebinin zamanaşımına uğrayıp uğramadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Zararın ve failin öğrenildiği tarihten itibaren iki yıllık ve her halükarda fiilin işlendiği tarihten itibaren on yıllık zamanaşımı sürelerinin dolduğu, davacı tarafından yapılan ıslahın ise bu sürelerin geçmesinden sonra yapıldığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kısmi dava olarak açılan tazminat davasında, ıslah yoluyla artırılan talep kısmı için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi davanın açılmasıyla birlikte zamanaşımının kesildiği, ıslahın yeni bir dava olmayıp mevcut davanın konusunun genişletilmesi niteliğinde olduğu, dolayısıyla ıslahla artırılan miktar için de zamanaşımının dava tarihi itibarıyla kesilmiş sayılması gerektiği gözetilerek, direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tek taraflı ve sürücünün tam kusuru ile meydana gelen trafik kazasında ölen sürücünün yakınlarının, aracın trafik sigortacısından destekten yoksun kalma tazminatı taleplerinde ceza zamanaşımı süresinin uygulanıp uygulanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Desteğin tam kusurlu hareketiyle ölümüyle sonuçlanan trafik kazasının, 5237 sayılı TCK'nın 179/2. maddesinde düzenlenen "trafik güvenliğini tehlikeye sokma" suçunu oluşturduğu ve bu suçla ilgili ceza davasının sekiz yıllık zamanaşımı süresine tabi olması, 2918 sayılı KTK'nın 109/2. maddesi uyarınca maddi tazminat davası için de geçerli olduğundan, davanın zamanaşımı süresi içinde açıldığı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İş kazası sonucu Sosyal Güvenlik Kurumu'nun rücuan tazminat davasında hangi mahkemenin görevli olduğu hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Haksız fiilden doğan rücuan tazminat davalarında, haksız fiilin gerçekleştiği yer mahkemesinin yetkili olduğu ve iş kazasının Ankara'da meydana geldiği, davalıların birinin ise İstanbul Bakırköy'de ikamet ettiği gözetilerek, Bakırköy 20. İş Mahkemesi'nin yetkisizliğine ve uyuşmazlığın Ankara mahkemelerinde çözümlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sürücünün tam kusuruyla ölümlü tek taraflı trafik kazasında, ölenin desteğinden yoksun kalanların, aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısından destekten yoksun kalma tazminatı talep edip edemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Zorunlu mali sorumluluk sigortasının, işletenin KTK m.85/1'deki sorumluluğunu üstlendiği, işletenin ve işleten adına aracı kullanan sürücünün işletene göre üçüncü kişi sayılamayacağı, destek şahsın kusuruna denk gelen zararların da Genel Şartlar A.6. (d) maddesi gereğince teminat dışında kaldığı, dolayısıyla sigortacının sorumluluğunun sigortalının sorumluluğu ile sınırlı olduğu ve davacıların desteklerinin tam kusuruyla ölümü nedeniyle sigortacıdan tazminat talep edemeyecekleri gözetilerek, direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tek taraflı ve sürücünün tam kusuruyla meydana gelen trafik kazalarında ölen sürücünün yakınlarının, aracın trafik sigortacısından destekten yoksun kalma tazminatı talep etmeleri durumunda ceza zamanaşımı sürelerinin uygulanıp uygulanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 2918 sayılı KTK'nın 109/2. maddesi uyarınca, tazminat taleplerine ceza zamanaşımının uygulanabilmesi için eylemin cezayı gerektiren bir fiilden doğmuş olması yeterli görülerek, olayın TCK'da düzenlenen taksirle öldürme suçunu oluşturduğu ve bu suç için öngörülen 15 yıllık ceza zamanaşımı süresinin tazminat davası için de geçerli olduğu gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Trafik kazasından kaynaklanan manevi tazminat davasında, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 109/2. maddesindeki ceza davası zamanaşımı süresinin uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Trafik kazasındaki eylemin TCK'da yer alan taksirle yaralama suçunu oluşturması ve 2918 sayılı KTK’nın 109/2. maddesi gereğince ceza zamanaşımının uygulanması gerektiği, ayrıca davacıların ceza soruşturmasında şikayetlerinden vazgeçerken şahsi haklarından da vazgeçtiklerini belirtmedikleri gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Tek taraflı ve sürücünün tam kusuru ile meydana gelen trafik kazasında ölen sürücünün yakınlarının, aracın trafik sigortacısı şirketten destekten yoksun kalma tazminatı talebinde zamanaşımı süresinin Türk Ceza Kanunu'na mı yoksa Karayolları Trafik Kanunu'nun 109. maddesine mi tabi olacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Sürücünün tam kusurlu olduğu tek taraflı trafik kazasında ölümünün, Türk Ceza Kanunu'nun 179/2. maddesinde düzenlenen "trafik güvenliğini tehlikeye sokma" suçunu oluşturduğu ve Karayolları Trafik Kanunu'nun 109/2. maddesi uyarınca ceza zamanaşımının uygulanması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.