Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Haricen Öğrenme”
- Uyuşmazlık: İcra takibine yapılan itirazın iptali davasında, ipotekle teminat altına alınan alacak için ilamsız takip yapılıp yapılamayacağı, ödeme emrindeki alacak miktarının hesaplanma şekli ve temerrüt faizinin başlangıç tarihi uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: İlk derece mahkemesinin, ipotek miktarının takip miktarından yüksek olması nedeniyle ipotek veren davalılar yönünden davanın reddine, diğer davalılar yönünden ise kısmen kabulüne karar vermesi, hesap kat ihtarnamesinin usulsüz tebliği nedeniyle temerrüdün takip tarihinde başlayacağı ve buna göre faiz hesaplaması yapılması gerektiği hususları gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kooperatif üyeliğinden ihraç kararının iptali talebinde, hak düşürücü süreye uyulup uyulmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kooperatifler Kanunu'nun 16. maddesindeki 3 aylık hak düşürücü sürenin, ihraç kararının usulüne uygun tebliği ile başlayacağı ve davacının ihraç kararını haricen öğrenmesinin sürenin başlaması için yeterli olmadığı gözetilerek, davanın hak düşürücü süre içerisinde açılmadığı gerekçesiyle, ilk derece mahkemesinin ret kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İcra takibine yapılan itirazın iptali davasında, davanın açılması için öngörülen bir yıllık sürenin, itirazın alacaklıya tebliğinden itibaren mi yoksa alacaklının itirazı fiilen öğrenmesinden itibaren mi başlayacağı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: İİK'nın 67/1. maddesinde itirazın iptali davası açma süresinin, itirazın alacaklıya tebliği tarihinden itibaren başlayacağı açıkça belirtildiğinden ve somut olayda itiraz dilekçesinin alacaklıya tebliğ edilmediği sabit olduğundan, yerel mahkemenin itirazın haricen öğrenildiği tarihi esas alarak davanın reddine karar vermesi usul ve yasaya aykırı görülerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İcra takibine yapılan itirazın alacaklıya tebliğ edilmediği durumda, arabuluculuğa başvurulmasının, itirazın iptali davası açma süresini başlatıp başlatmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İtirazın iptali davası açma süresinin, İcra ve İflas Kanunu'nun 67. maddesi uyarınca itirazın alacaklıya tebliği ile başlayacağı, arabuluculuğa başvurmanın tebliğ yerine geçmeyeceği ve hak düşürücü süreyi başlatmayacağı gözetilerek, uyuşmazlık bu yönde giderilmiştir. - Uyuşmazlık: Köy merasına tecavüz suçunda Maliye Hazinesinin davaya katılma ve hüküm temyiz etme hakkının olup olmadığı ve Hazinenin temyiz isteminin süresinde sayılıp sayılmayacağı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Meraların mülkiyeti Hazine’de olduğundan ve tecavüzden doğrudan zarar gördüğünden, Hazinenin davaya katılma ve temyiz hakkı olduğu, ayrıca Hazinenin davadan ve hükümden haberdar edilmemesi sebebiyle temyiz isteminin süresinde olduğu gözetilerek yerel mahkemenin temyiz isteminin reddine ilişkin kararının kaldırılmasına ve dosyanın temyiz incelemesi için Yargıtay 8. Ceza Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kira alacağı için başlatılan haciz ve tahliye talepli icra takibinde, ödeme emrinin borçlu şirkete tebliğ edilmemiş olması nedeniyle, alacaklının itirazın kaldırılması ve tahliye talebinin kabul edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: İcra İflas Kanunu'nun 269. maddesi uyarınca, ödeme emrinin borçluya tebliğ edilmemesi halinde itiraz ve ödeme sürelerinin işlemeyeceği ve alacaklının icra mahkemesinden itirazın kaldırılması ve tahliye isteyemeyeceği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesinin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Ödeme emri tebliğ edilmeden yapılan itirazın geçerli olup olmadığı ve itirazın kaldırılması talebinin reddine karar verilip verilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Kiracıya ödeme emri tebliğ edilmeden yapılan itirazın hukuki sonuç doğurmayacağı ve bu nedenle itirazın kaldırılması talebinin kabulü gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı avukatın, davalı şirketi vekaleten takip ettiği dava dosyasından haksız azledilmesi nedeniyle vekalet ücretini talep etmesi üzerine açılan davanın reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının temyizi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı avukatın aynı taleple daha önce dava açmış olması ve bu davanın Hukuk Genel Kurulu aşamasında dahi olsa halen derdest olması nedeniyle derdestlik itirazının kabulü ile ilk derece mahkemesinin davanın reddine ilişkin kararının gerekçesi düzeltilerek onanmış ve istinaf kararının kaldırılmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mahkemenin, davalı vekilinin, davacıların miras paylarını aşan oranda iptal ve tescile karar verildiğinden hükümlerin infaz edilemediği gerekçesiyle yaptığı tavzih talebini reddetmesi üzerine uyuşmazlık çıkmıştır.
Gerekçe ve Sonuç: HMK’nın 305/1. maddesi gereğince, hükmün icrasında tereddüt olması halinde, icrası tamamlanıncaya kadar taraflardan her biri hükmün açıklanmasını veya tereddüt ya da aykırılığın giderilmesini isteyebileceği ve kurulan hükmün infazının mümkün olmaması nedeniyle hükmün tavzihen düzeltilmesinin tüm tarafların menfaatine uygun olduğu gibi HMK’nın 297. maddesi gereğince infaz edilebilir bir hüküm kurulmasının kamu düzeninin de bir gereği olduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mahkemenin, davalıya ait taşınmazdaki payın tamamını aşan miktarda iptal kararı vermesi nedeniyle, hükmün infaz edilememesinden kaynaklanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkeme hükmünün infaz edilebilir olması gerektiği ve hükmün icrasında tereddüt olması halinde HMK 305/1 maddesi gereğince tavzih yoluna gidilebileceği gözetilerek, yerel mahkemenin tavzih istemini reddeden ek kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.