Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Hesabın Kat'ı”
- Uyuşmazlık: Davalı tarafından kullanılan kredi kartı borcunun ödenmemesi üzerine davacı banka tarafından başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Hesabın kat edilmesiyle kredi kartı borcunun muaccel hale geldiği, BKKK ve taraflar arasındaki sözleşmede muacceliyet için ihtarla süre verilmesine ilişkin bir şart bulunmadığı ve bilirkişi incelemesi sonucu belirlenen alacak miktarı ile BKKK'nın 26. maddesindeki faiz düzenlemesi gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kredi kartı borçları nedeniyle başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Banka ile davalı arasında akdedilen sözleşme gereği bankanın hesabı kat etme ve sözleşmeyi fesih yetkisine sahip olduğu, bu nedenle kredi kartı borcunun muaccel hale geldiği ve bilirkişi incelemesiyle belirlenen alacak miktarı ile kredi kartı borçlarına ilişkin özel faiz düzenlemesi gözetilerek davalının temyiz itirazlarının reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı kefilin, asıl borçlu şirketin kredi borcuna ilişkin kefalet sorumluluğunun kapsamı ve davacı bankanın icra takibinin kısmen iptali istemidir.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının kefaletinin sadece 30.06.2015 tarihli genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan kredi borcunu kapsadığı, bu sözleşmedeki kefalet limitinin 1.000.000 TL olduğu ve davacının açıkça bu sözleşmeye dayandığı gözetilerek, davalının sorumluluğunun bu limitle sınırlı olduğuna ve fazlaya ilişkin takibin iptaline karar verilmesi usul ve yasaya uygun bulunarak Bölge Adliye Mahkemesi kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacılar murisi ile davalı arasında kurulan sözleşmenin hizmet sözleşmesi mi yoksa eser sözleşmesi mi olduğu ve buna bağlı olarak ölüm olayının iş kazası sayılıp sayılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı ile davacılar murisi arasında yapılan kuyu temizleme işinde zaman ve bağımlılık unsurlarının belirleyici olması ve emek ağırlıklı bir iş ilişkisinin kurulması nedeniyle hizmet sözleşmesi ilişkisinin bulunduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacının bankaya yatırdığı ve offshore hesabına aktarılan mevduatının iadesi talebinde zamanaşımı süresinin dolup dolmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: YİBHGK'nın 22.04.2022 tarihli içtihadı birleştirme kararı gereğince, benzer davalarda zamanaşımının başlangıcının offshore hesabına aktarma tarihi olarak kabul edilmesi ve somut olayda davanın bu tarihten itibaren 10 yıllık zamanaşımı süresi geçtikten sonra açılmış olması gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İcra takibinin işlemden kaldırılmasının zamanaşımını kesme etkisini ortadan kaldırıp kaldırmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İcra takibinin işlemden kaldırılmasının takibin sona erdiği anlamına gelmediği, takibin derdest kaldığı ve bu nedenle zamanaşımının kesilme etkisinin devam ettiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı şirketin, daha önce alacağını temlik ettiği üçüncü kişinin açtığı ancak sıfat yokluğundan reddedilen davadan sonra, aynı alacak için başlattığı icra takibine dayalı itirazın iptali davasında zamanaşımı def'ine karşı TBK m. 158'deki altmış günlük ek süreden yararlanıp yararlanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın sıfat yokluğundan reddinin TBK m. 158’de sayılan hallerden olmadığı ve ilk davanın husumet yönünden reddinin zamanaşımını kesmediği gözetilerek mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İdari yargıda açılan bir davada sonradan husumete dahil edilen davalı yönünden, adli yargının görevli olduğuna karar verilmesi üzerine adli yargıda açılan davanın zamanaşımına uğrayıp uğramadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İdari yargıda açılan davada, davalılar arasında müteselsil sorumluluk bulunduğu ve davalılardan birine karşı açılan davanın zamanaşımını keseceği, davalı yönünden adli yargının görevli olduğuna karar verilmesi üzerine adli yargıda iki haftalık yasal süre içerisinde dava açıldığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sendika aidat alacaklarının tahsili davasında, zamanaşımı, faiz ve ödemelerin mahsup edilmesi hususlarında yerel mahkemenin kararının doğru olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 2007-2010 yılları arası döneme ilişkin toplu iş sözleşmelerinin incelenmemesi, dava tarihinden sonra yapılan ödemelerin mahsup edilmemesi ve taleple bağlılık ilkesine aykırı karar verilmesi nedeniyle yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.