Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Hukuk Muhakemeleri Kanunu 114/1-i”
- Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu Hazine adına tescil edilen taşınmazın tapu kaydının iptali ve davacı adına tescili talebiyle açılan davanın, kadastro mahkemesinde açılan önceki davanın kesin hükmü nedeniyle reddine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kadastro mahkemesinde görülen önceki davanın, aynı taraflar arasında, aynı konu ve sebeple açılmış olup kesin hüküm oluşturması nedeniyle Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 114/1-i maddesinde düzenlenen aynı davanın daha önceden kesin hükme bağlanmamış olması yönündeki olumsuz dava şartının gerçekleşmediği gözetilerek, yerel mahkemenin davayı reddetme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro öncesi hukuki sebebe dayanarak tapu iptali ve tescil isteyen davacının, daha önce aynı konuda kesinleşmiş kadastro mahkemesi kararı varken açtığı davanın reddine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Aynı taraflar arasında, aynı konu ve sebeple görülüp kesinleşmiş kadastro mahkemesi kararı bulunduğundan, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 114/1-i maddesi uyarınca hukuk davası açılamayacağı gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Daha önce reddedilen yargılamanın yenilenmesi talebinin tekrar açılıp açılamayacağına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının aynı iddiayla daha önce yargılamanın yenilenmesi talebinde bulunduğu ve bu talebin reddedilerek kesin hüküm oluşturduğu, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 114/1-i maddesi uyarınca dava şartı yokluğu sebebiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından kadastro öncesi nedene dayanarak açılan tapu iptali ve tescil davasının, aynı taşınmaz için daha önce Kadastro Mahkemesinde açılmış ve feragatle sonuçlanmış bir dava nedeniyle reddinin doğru olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından aynı taşınmaz için Kadastro Mahkemesinde açılan ve feragatle sonuçlanan davanın, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 114/1-i maddesi uyarınca kesin hüküm teşkil ettiği ve Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan davanın önünde engel oluşturduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Daha önce aynı taraflar arasında aynı konuda açılmış ve reddine karar verilmiş bir davada, davacının temyizden feragat etmesi üzerine Yargıtay'ın temyiz isteminin reddine karar vermesinin kesin hüküm oluşturup oluşturmadığı ve bu nedenle davanın usulden reddedilmesi gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının daha önce açtığı aynı konulu davada temyizden feragat etmesi ve Yargıtay'ın temyiz isteminin reddine karar vermesi nedeniyle kesin hüküm oluştuğu, bu sebeple aynı taraflar arasında aynı konu hakkında açılan davanın Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 114/1-i maddesi uyarınca dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddedilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tanımanın iptali davasının, daha önce aynı konu hakkında kesinleşmiş mahkeme kararı nedeniyle usulden reddedilmesinin doğru olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın, daha önce açılmış ve kesinleşmiş bir tanımanın iptali davasıyla aynı taraflar arasında, aynı konuda açılmış olması ve kesin hüküm teşkil eden önceki karar nedeniyle, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 114/1-i ve 115/2. maddeleri uyarınca dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmesinin hukuka uygun olduğu gözetilerek istinaf mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Aynı taşınmaz üzerinde, aynı taraflar arasında, aynı istemle daha önce açılmış bir dava varken, sonradan açılan davanın derdestlik nedeniyle reddine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 114/1-I ve 115. maddeleri uyarınca, aynı taraflar arasında, aynı konu ve istemle daha önce açılmış bir dava varken sonradan açılan davanın derdestlik nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Daha önce açılan tapu iptal ve tescil davasında verilen ret kararının, aynı taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı olarak sonradan açılan tapu iptal ve tescil davası bakımından kesin hüküm oluşturup oluşturmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: İlk davada, dava konusu taşınmazın ifrazından sonra oluşan parsellerin dava dilekçesinde yer almaması ve davacı vekilinin bu hususu açıkça beyan etmesi nedeniyle, ifraz parselleri hakkında usulüne uygun bir davanın açılmamış olduğu, dolayısıyla ilk davanın konusu ile sonradan açılan davanın konusunun aynı olmadığı ve kesin hükmün varlığından söz edilemeyeceği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Mirasçılardan birinin açtığı nüfus kaydının düzeltilmesi davasında, daha önce diğer mirasçıların açtığı aynı konulu davanın kesin hükmünün, davacı mirasçı hakkında da geçerli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Üst soy-alt soy hısımlığı bulunmayan davacı mirasçının, önceki davanın taraflarının külli halefi olarak kabul edilmesine olanak bulunmadığından ve nüfus kaydının düzeltilmesi davasının çekişmesiz yargı işi olduğundan, HMK m.303 anlamında kesin hüküm oluşmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Süre tutum dilekçesi verildikten sonra, gerekçeli istinaf dilekçesinin yasal süre geçtikten sonra verilmesi halinde, bu dilekçenin makul sürede verilmiş sayılıp sayılamayacağı ve istinaf incelemesinde dikkate alınıp alınmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: İstinaf yoluna başvuru süresinin gerekçeli kararın tebliğinden itibaren başladığı, kanunda süre tutum dilekçesi verilmesi halinde ayrıca süre tanınacağına dair bir hüküm bulunmadığı, kesin sürelerin hak düşürücü nitelikte olduğu ve mahkemeye erişim hakkının kötüye kullanılmasının da mümkün olmadığı gözetilerek, davacı vekilinin yasal süre geçtikten sonra verdiği gerekçeli istinaf dilekçesinin reddine ve ilk derece mahkemesi kararının kamu düzenine aykırılık yönünden incelenmesine karar veren direnme kararı, davacı vekilinin kesin hüküm ve kamu düzenine ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesi amacıyla dosyanın Özel Daireye gönderilmesi gerektiği dışında onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu Hazine adına tescil edilen taşınmazın davacı tarafından tapu iptali ve tescil davası açılması üzerine, daha önce aynı taşınmaz için açılan davada kesin hüküm oluşup oluşmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından daha önce aynı taşınmaz için açılan davada delil avansının süresinde yatırılmaması nedeniyle davanın reddine dair verilen kararın kesin hüküm oluşturduğu, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 114/1-i maddesi uyarınca kesin hükmün dava şartı olduğu ve mahkemece re'sen gözetilmesi gerektiği gerekçesiyle yerel mahkeme kararları bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sırasında Hazine adına tescil edilen taşınmazın tapu kaydının iptali ve davacı adına tesciline ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından açılan davanın konusunun, daha önce eşinin açtığı ve kesinleşen kadastro mahkemesi davasıyla aynı olması ve bu durumun kesin hüküm oluşturması nedeniyle, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 114/1-i maddesi uyarınca davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz görülerek bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.