Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Hukuki Muamele”
- Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında, tarafların kusur oranları, kadın yararına hükmedilen maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakası miktarlarının uygunluğu ve birleşen davanın reddinin yerindeliği hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Dosya kapsamına göre boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin ağır kusurlu olduğu, ancak kadın yararına hükmedilen maddi tazminat ve yoksulluk nafakası miktarlarının düşük olduğu ve hakkaniyete uygun olmadığı gözetilerek, Yargıtay, Bölge Adliye Mahkemesi kararının tazminat ve nafaka yönünden bozulmasına, diğer yönlerden ise onanmasına karar vermiştir. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından satılan araca ilişkin olarak, davalının temsilci sıfatıyla mı yoksa kendi adına mı hareket ettiğinin belirlenmesi ve buna göre araç bedelinin iadesi yükümlülüğünün kime ait olduğunun tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının, araç satışında temsilci sıfatıyla hareket ettiğini ispatlayamaması ve temsil ilişkisini ortaya koyacak delil sunmaması, davalının kendi adına hareket ettiği ve araç bedelini iade etmekle yükümlü olduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının, taşınmazlarını devrederken davalı tarafından hileyle kandırıldığı iddiasıyla açtığı tapu iptali ve tescil davasında, davanın hukuki niteliğinin bedel ödenmemesi mi yoksa hile mi olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın, ödenmeyen bir satış bedeline ilişkin değil, davalının hileli davranışları nedeniyle açılmış bir tapu iptali ve tescil davası olduğu, hilenin her türlü delille ispatlanabileceği ve davanın hukuki dayanağının hile olduğu gözetilerek, Özel Daire bozma kararında hile yönünü incelemediğinden, dosyanın hile yönünden incelenmek üzere Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı tarafın duruşmalara katılmaması ve cevap dilekçesi vermemesi nedeniyle, davalının isticvap yoluyla dinlenmesinin ve davacıdan diğer delillerinin sorulmasının gerekip gerekmediği hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının iddiasını tanık beyanlarıyla ispatladığı, davalının isticvap yoluyla dinlenmesinin kendi aleyhine olan bir vakıa hakkında sorguya çekilmesi anlamına geleceği ve davalının davayı tümüyle inkâr etmiş sayılması nedeniyle, isticvap ve ek delil toplanması gerekliliği bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: İnançlı işlemle devredilen taşınmazın üçüncü kişiye satışı halinde, üçüncü kişinin iyiniyetli olup olmadığının ve inançlı işlemden haberdar olup olmadığının, taşınmazın mülkiyetinin kazanılması üzerindeki etkisi.
Gerekçe ve Sonuç: İnançlı işlemin varlığını bilen veya bilmesi gereken üçüncü kişinin, 4721 sayılı TMK’nın 1023. maddesi anlamında iyiniyetli sayılamayacağı ve inançlı işlemden kaynaklanan hakların ileri sürülebileceği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından davalılara devredilen paranın akıbeti ve davalılar adına kayıtlı taşınmazların mülkiyetinin kime ait olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından inançlı işlem yoluyla davalılara para verildiğine dair iddianın yazılı delille ispatlanamaması, davalıların ise parayı bağış yoluyla aldıklarına dair beyanlarının vasıflı ikrar niteliğinde olması ve ispat yükünün davacı tarafta bulunması gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tapu iptali ve tescil davasında, inançlı işlem yoluyla devredilen taşınmazın muvazaalı olarak devredildiği iddiasıyla açılan davada, ilk el alıcısının davaya dahil edilmesinin zorunlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, inançlı işlem ilişkisinin ispatı için ilk el alıcısına karşı da dava açması veya mevcut davaya dahil edilmesinin gerekli olduğu, aksi takdirde ilk el alıcısı ile davacı arasındaki hukuki ilişkinin niteliğinin tespit edilemeyeceği ve son kayıt malikinin iyiniyetinin değerlendirilemeyeceği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalıya ait taşınmaz payının satış vaadi sözleşmesine dayanılarak davacılar adına tescilinin istendiği davada, davalının ölümü üzerine mirasçılarının taraf teşkili sağlanmadan ve dava konusu payın mirasçılar tarafından devredilmesi nedeniyle HMK 125. maddesi uyarınca davacıya seçimlik hakları sorulmadan verilen kararın doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Miras yoluyla intikal eden dava konusu taşınmaz payının, davalının mirasçıları tarafından üçüncü kişilere devredilmesi sebebiyle HMK’nın 125/1. maddesindeki usul gözetilmeden ve taraf teşkili eksikliği giderilmeden hüküm kurulmasının usul ve yasaya aykırı olması nedeniyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalıların murisi tarafından açılan ferağa icbar davasında davacı şirket vekilinin davayı kabul etmesi ve kararın kesinleşmesi nedeniyle, davacı şirketin inançlı işlem hukuksal nedenine dayanarak açtığı tapu iptali ve tescil davasının kabul edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalıların murisinin, inançlı işlem sözleşmesinin yapıldığı tarihte vekilinin olmamasına rağmen, sonradan verdiği geniş yetkili vekâletname ve bu vekâletnameye uygun davranışlarıyla inançlı işlem sözleşmesine icazet verdiği, ayrıca davalıların murisinin vefatına kadar taşınmazın davacı şirket tarafından kullanılmasına rıza gösterdiği, davacı şirket vekilinin ferağa icbar davasını kabul etmesinin de inanç sözleşmesinin bir gereği olduğu değerlendirilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.