Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Kâr Şartı”
- Uyuşmazlık: Taraflar arasında imzalanan protokol gereğince davalıların edimlerini yerine getirip getirmediği, davacının sözleşmeyi haklı sebeple feshedip etmediği ve buna bağlı olarak mahrum kalınan kâr, uğranılan zarar ve protokolde belirtilen cezai şartın tahsil edilip edilemeyeceği hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Protokolde kararlaştırılan cezai şartın "ifa yerine geçen cezai şart" niteliğinde olması ve davacının sözleşmeyi feshetmesi nedeniyle ifa yerine geçen cezai şartın ve müspet zararın talep edilemeyeceği gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı işçinin, iş sözleşmesinin haksız feshi nedeniyle kıdem, ihbar, fazla mesai, yıllık izin, prim ve ücret alacaklarına ilişkin açtığı davanın miktar ve kapsamı uyuşmazlığıdır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının üst düzey yönetici konumunda olması nedeniyle fazla çalışma alacağına hak kazanamayacağı, davalı şirketin kâr şartını sağlamaması sebebiyle prim alacağı da bulunmadığı, diğer taleplerinin ise kısmen kabulü gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Televizyon dizisi yapım sözleşmesinin feshinden kaynaklanan kâr kaybı ve cezai şart taleplerinin reddine ilişkin direnme kararının incelenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Sözleşmenin feshinde her iki tarafın da kusurlu olduğu, davacı yüklenicinin başrol oyuncusunun dizide oynamaya devam etmesini sağlayamaması ve davalı iş sahibinin de sözleşmede kararlaştırılan ödemeyi zamanında yapmaması nedeniyle, sözleşmenin karşılıklı kusurla feshedildiği gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Akaryakıt bayilik sözleşmesinin feshinden kaynaklanan cezai şart ve kâr mahrumiyeti alacaklarının belirlenmesine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, kâr mahrumiyetinin hesabında brüt kârın esas alınması, bozma ilamında belirtilen net kâr esasına aykırı olması nedeniyle karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Bayilik sözleşmesinin haksız feshinden kaynaklanan cezai şartın indirilip indirilmeyeceğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Cezai şartın indirimi hususunda mahkemenin gerekli araştırma ve değerlendirmeyi yapmadan, yeterli gerekçe göstermeden karar vermesi usul ve yasaya aykırı olduğundan, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı kurum tarafından davacı eczaneye, çalışanı tarafından düzenlenen sahte reçeteler nedeniyle uygulanan sözleşme feshi ve cezai şart işleminin iptali ve menfi tespit istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı eczanenin, sahte reçete düzenleyen çalışanının eylemlerinden 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 55. maddesi uyarınca sorumlu olduğu ve imzalanan protokol hükümleri gereğince cezai şart uygulanmasının mümkün olduğu, ancak mahkemenin cezai şartta yaptığı indirimin davacının ekonomik durumuna göre fazla olduğu gözetilerek, karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Bayilik sözleşmesinin davalı tarafından feshedilmesi üzerine davacının talep ettiği cezai şart ve kâr kaybı isteminin miktarının tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının kâr kaybının hesaplanmasında, aynı bölgede yeni bir istasyon kurup kurmadığı, yeni bayi ile sözleşme yapıp yapmadığı ve yeni sözleşme yapılmamışsa makul sürenin ne kadar olduğu hususları gözetilmeden eksik inceleme ile hüküm kurulduğu gerekçesiyle bozma kararı, usul ve yasaya uygun bulunarak onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacı akaryakıt dağıtım şirketinin, davalı bayi ile arasındaki akaryakıt alım taahhüdünün ihlali nedeniyle cezai şart talep edip edemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı şirketin, uzlaşma tutanağıyla cezai şart talebinde bulunma hakkını saklı tutsa da, ifaya eklenen cezai şartın talep edilebilmesi için, her yıl için ayrı ayrı ihtarname çekmesi veya akaryakıt teslimatlarını ihtirazi kayıtla yapması gerektiği, davacı tarafından bu hususların yerine getirilmediği ve davalının son sözleşme döneminde taahhüt edilen miktardan daha fazla akaryakıt aldığının tespit edilmesi gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı şirket tarafından davacı şirket lehine verilen ve davacı şirket tarafından tahsil edilen teminat mektubu bedelinin cezai şart alacağına mahsup edilip edilemeyeceği ve bu mahsubun sonuçlarının takibe konu cari hesap alacağına etkisi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı şirketin, teminat mektubunu cezai şart alacağı doğmadan tahsil etmesi ve cezai şartın varlığı hususunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunması nedeniyle, teminat mektubu bedelinin cari hesaptan mahsup edilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Bayilik sözleşmesinin süresinden önce feshedilmesi nedeniyle davacının yoksun kaldığı kâr bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı vekilinin karar düzeltme talebinin, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 440. maddesinde sayılan karar düzeltme nedenlerini içermemesi gözetilerek reddedilmiştir. - Uyuşmazlık: Cezai şart miktarının borçlunun ekonomik durumuna göre fahiş olup olmadığının tespiti ve indirim yapılıp yapılmayacağına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, cezai şart miktarının borçlunun ekonomik durumuna göre fahiş olup olmadığı konusunda yeterli araştırma ve inceleme yapmadan, Yargıtay denetimine elverişli olmayan bir bilirkişi raporuna dayanarak hüküm kurması usul ve yasaya aykırı görülerek direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.