Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Kıyasa Uygun Olmayan Hüküm”
- Uyuşmazlık: Eşlerden birinin düzenlediği iddianame ile açılan kamu davasında, diğer eşin hâkim sıfatıyla yargılama yapmasının ve karar vermesinin mümkün olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Ceza muhakemesinde tarafsızlığın güvence altına alınmasına yönelik düzenlemeler, CMK'nın 22 ve 23. maddelerinde sınırlı olarak sayılan hâkimin davaya bakamayacağı ve yargılamaya katılamayacağı hâller arasında, eşlerden birinin iddianame düzenlemesi durumunda diğer eşin hâkim olarak davaya bakamayacağına ilişkin açık bir düzenlemeye yer verilmemiş olması, sanık hakkında iddianame düzenleyen Cumhuriyet savcısının kovuşturma evresinde mahkemede görev almaması, sanık tarafından hâkimin reddi istenmemesi, hâkimin davadan çekinmemesi, eşlerin bir mahkemenin aynı dairesinde görev yapmaması, ceza muhakemesi hukukunda kıyas yoluyla istisnai hükümlerin kapsamının genişletilememesi ve yerleşik uygulamanın da bu yönde olması hususları değerlendirilerek, eşlerden birinin düzenlediği iddianame ile açılan davada diğer eşin hâkim sıfatıyla yargılama yapmasının ve karar vermesinin başlı başına adil yargılanma hakkının ihlali sonucunu doğuracak şekilde objektif ve sübjektif anlamda tarafsızlık ilkesini zedelemediği kabul edilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 31. maddesi gereğince taşınmazın tapu kaydına konulan şerhin terkini istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kamulaştırmasız el atma nedeniyle açılan tazminat davasında, verilen tazminatın kamulaştırma bedeli değil haksız el atmanın karşılığı olduğu, 2942 sayılı Kanun'un 31. maddesinin bu tür davalarda kıyasen uygulanamayacağı ve şerhin düzenleme amacına uygun düşmediği gözetilerek, yerel mahkeme ve istinaf mahkemesi kararlarının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Eşlerden birinin düzenlediği iddianame ile açılan kamu davasında, diğer eşin hakim sıfatıyla yargılama yapmasının ve karar vermesinin mümkün olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Ceza muhakemesinde, CMK'nın 22 ve 23. maddelerinde sayılan hakimin davaya bakamayacağı ve yargılamaya katılamayacağı hallerin dışında, eşlerden birinin iddianame düzenlemesi diğer eşin hakim olarak davaya bakmasına engel teşkil etmediği, tarafsızlık ilkesinin ihlal edildiğine dair somut bir veri de bulunmadığı gözetilerek Yargıtay 4. Ceza Dairesinin bozma ilamının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Haksız tutuklama tazminatı davasında davacı lehine yapılan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazında CMK m. 308'de öngörülen süre şartının aranıp aranmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 466 sayılı Kanun uyarınca açılan tazminat davalarında davacının "sanık" sıfatı bulunmadığı, CMK m.308'deki süresiz itiraz hakkının yalnızca sanık lehine öngörüldüğü ve bu hükmün kıyas yoluyla davacı lehine genişletilemeyeceği gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının süre yönünden reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atma tazminatı davasında, davalı idarenin yargılama sırasında elinde olmayan nedenlerle elde edemediği bir belgeye dayanarak yaptığı yargılamanın yenilenmesi talebinin kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı idare ile kamulaştırma işlemini yapan belediyenin farklı tüzel kişiler olması ve davalı idarenin yargılama sırasında yaptığı araştırmada kamulaştırma işlemine dair bilgi alamaması nedeniyle, kamulaştırma belgesinin davalı idarenin elinde olmayan nedenlerle yargılama aşamasında elde edilemediği değerlendirilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atma nedeniyle açılan tazminat davasında, yargılamanın yenilenmesi talebinin Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 375. maddesinin (ç) ve (h) bentlerinde düzenlenen şartların gerçekleşip gerçekleşmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Yargılamanın yenilenmesi davasında, davalı idarenin daha önceki yargılamada elde edemediği kamulaştırma bedelinin ödendiğine dair belgelerin yargılamanın yenilenmesi davası sırasında ortaya konması ve davacı tarafın bu husustaki bilgisini gizlemiş olmasının HMK 375/1-(ç) ve (h) bentlerindeki yargılamanın yenilenmesi sebeplerini oluşturduğu gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına rağmen dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesi suretiyle verilen direnme kararının usulden bozulmasına ve bölge adliye mahkemesinin hak düşürücü süre nedeniyle verdiği ret kararının, davanın esastan reddine çevrilerek direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında suç duyurusunda bulunan hâkimin, bu suç duyurusu üzerine düzenlenen iddianame ile açılan kamu davasında yargılama yapmasının ve karar vermesinin mümkün olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Hâkimin görev yasaklarının CMK'da sınırlı olarak sayılması, hâkimin suç duyurusunda bulunmasının ve sonrasında açılan davaya bakmasının CMK m.22, 23 ve CMUK m.308'de sayılan hukuka aykırılık halleri arasında yer almaması ve istisnai hükümlerin kıyas yoluyla genişletilememesi gözetilerek, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazı kabul edilerek 8. Ceza Dairesinin bozma kararı kaldırılmıştır. - Uyuşmazlık: Soruşturma aşamasındaki ikrar ve itiraf içeren ifadelerini sonradan reddeden sanıklar hakkında TCK'nun 221. maddesinde düzenlenen etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: TCK'nın 221. maddesinin amacının failin örgütten koparılıp topluma kazandırılması ve örgüt faaliyeti çerçevesinde tekrar suç işlemesinin önlenmesi olduğu, bu nedenle maddenin uygulanabilmesi için failin pişmanlık duyması ve bu pişmanlığın aşamalarda süreklilik arz etmesi gerektiği, ancak verdikleri bilgileri sonradan inkâr eden sanıkların pişmanlıklarından söz edilemeyeceği ve maddeye hâkim olan amaca aykırı hareket ettikleri gözetilerek sanıklar hakkında TCK'nun 221/4 hükmünün uygulanmamasına ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Eşlerden birinin düzenlediği iddianame ile açılan kamu davasının görüldüğü ağır ceza mahkemesi heyetinde diğer eşin üye hâkim sıfatıyla görev yapmasının mümkün olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Ceza Muhakemesi Kanunu'nun hâkimin davaya bakamayacağı hâller ve reddi sebepleri arasında bu durumun sayılmaması, hâkimin reddi talebinde bulunulmaması, hâkimin çekinmemesi ve eşlerin aynı mahkemede görev yapmamaları gözetilerek, eşlerden birinin iddianame düzenlemesinin diğer eşin aynı davada hâkim olarak görev yapmasına engel teşkil etmediği ve adil yargılanma hakkının ihlalini gerektirmediği değerlendirilerek Özel Daire bozma kararının kaldırılmasına ve dosyanın esasının incelenmesi için Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Taşınmazın sit alanı statüsünün yargılama devam ederken değişmesi nedeniyle yargılamanın yenilenmesi talebinin kabul edilip edilmeyeceğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın tespit tarihinde 1. derece sit alanı içerisinde kaldığı, sonradan alınan idari kararla sit alanı statüsünün ve derecesinin değiştirilmesinin idari kararların geçmişe dönük hukuki sonuç doğurmaması nedeniyle hüküm ifade etmediği ve yargılamanın yenilenmesi sebebi oluşturmadığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yerel mahkemenin direnme kararı üzerine Yargıtay Ceza Genel Kurulunca verilen bozma kararına karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itiraz yetkisinin bulunup bulunmadığı ve bulunması halinde sanıklar hakkında usulüne uygun açılmış bir kamu davasının olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay Ceza Genel Kurulu kararlarına karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itiraz yetkisini düzenleyen bir kanun hükmü bulunmadığı ve kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın verildiği fiille aynı fiilden dolayı sanıklar hakkında daha sonra kamu davası açılmasının CMK'nın 172/2 ve 173/6. maddelerine aykırı olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.