Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Kamusal Hizmet”
- Uyuşmazlık: Davacının duruşmalara katılmaması sebebiyle davanın takipsiz bırakılması nedeniyle Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 409. maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılıp sayılmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davasının konusu sosyal güvenlik hakkı gibi kamusal nitelik taşısa dahi, HUMK 409. maddenin emredici hükümlerinin uygulanması gerektiği, davacının duruşmalara iki defadan fazla katılmaması sebebiyle davanın takipsiz bırakıldığı durumlarda, davanın açılmamış sayılması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı belediye ile davacı arasında, davacının belediyenin alt işvereni olarak görünen şirket bünyesinde itfaiyeci olarak çalışması nedeniyle oluşan işçilik alacaklarının ve kıdem tazminatının davalı belediyeden tahsili konusunda muvazaa iddiası.
Gerekçe ve Sonuç: İtfaiye hizmetinin belediyelerin alt işverene devredemeyeceği asli ve sürekli bir kamu hizmeti olduğu, dolayısıyla asıl işveren-alt işveren ilişkisinin muvazaalı sayıldığı ve davacının başlangıçtan itibaren belediyenin işçisi olarak kabul edilmesi gerektiği gözetilerek, davacı lehine hüküm tesis eden istinaf kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı belediye ile davacı işçi arasındaki asıl işveren-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olup olmadığı ve buna bağlı olarak işçilik alacaklarının davalıdan talep edilip edilemeyeceği hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Zabıta işinin belediyelerin asli ve sürekli görevleri arasında olduğu, 5393 sayılı Belediye Kanunu'nun 67. maddesinde sayılmayan zabıta işinin alt işverene verilemeyeceği, dolayısıyla davalı belediye ile dava dışı şirket arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğu gözetilerek, işçilik alacaklarının davalı belediyeden tahsili yönündeki istinaf kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı belediye ile davacının çalıştığı taşeron şirket arasındaki ilişkinin muvazaalı olup olmadığı ve davacının belediyeden işçilik alacakları talep edebilmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Belediyenin zabıta hizmetlerini taşeron şirkete devretmesinin yasalara aykırı olduğu ve dolayısıyla taraflar arasındaki ilişkinin muvazaalı sayıldığı gözetilerek, davacının işçilik alacaklarına dair Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına hükmedilmiştir. - Uyuşmazlık: Belediyelerin 5393 sayılı Belediye Kanunu'nun 14. ve 67. maddeleri uyarınca zabıta hizmetlerini alt işverene verip veremeyeceği hususunda bölge adliye mahkemeleri arasında oluşan içtihat farklılığı.
Gerekçe ve Sonuç: 5393 sayılı Kanun'un 14. maddesinde belediyelerin görevleri arasında sayılan zabıta hizmetinin aynı Kanun'un 67. maddesinde alt işverene verilebilecek işler arasında sayılmaması ve Anayasa Mahkemesi'nin itfaiye hizmetine ilişkin iptal kararında da vurgulandığı üzere genel idare esaslarına göre yürütülen asli ve sürekli kamu hizmetlerinin memurlar eliyle görülmesi gerektiği gözetilerek, zabıta hizmetinin alt işverene verilemeyeceği yönündeki bölge adliye mahkemesi kararları doğrultusunda uyuşmazlık giderilmiştir. - Uyuşmazlık: Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfının 6772 sayılı Kanun kapsamında olup olmadığı ve buna bağlı olarak vakıf çalışanlarının ilave tediye alacağına hak kazanıp kazanmadıkları.
Gerekçe ve Sonuç: Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıflarının özel hukuk tüzel kişisi oldukları, kamu tüzel kişisi sayılabilmeleri için açık bir kanun hükmü bulunmadığı, 7144 sayılı Kanun ile yapılan değişikliğin vakıfların sadece toplu iş sözleşmesi bakımından kamu işyeri sayılmasını öngördüğü, bu nedenle vakıf çalışanlarının 6772 sayılı Kanun kapsamında ilave tediye alacağına hak kazanamayacakları gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesinin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Belediye tüketim vergisinin ödenmemesi nedeniyle açılan alacak davasında, adli yargının görevli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Uyuşmazlığın belediye tüketim vergisine ilişkin olması ve davalının enerji dağıtımı gibi kamusal bir işlevi yerine getirmesi nedeniyle uyuşmazlığın çözümünde idari yargının görevli olduğu gözetilerek, ilk derece mahkemesinin ve bölge adliye mahkemesinin kararları bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Belediye ile Hazine Müsteşarlığı arasında imzalanan borç yapılandırma protokolünün uyarlanması talebi üzerine görevli mahkemenin adli yargı mı yoksa idari yargı mı olduğunun tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Borç yapılandırma protokolünün dayanağı olan 4749 sayılı Kanun ve protokol hükümleri birlikte değerlendirildiğinde, protokolde idareye üstünlük ve kamu gücüne dayalı yetkiler tanındığı, dolayısıyla sözleşmenin idari sözleşme niteliğinde olduğu ve uyuşmazlığın çözümünde idari yargının görevli olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Tasarruf teşvik ana para ve nema alacağı davasında görevli yargı yerinin adli yargı mı yoksa idari yargı mı olduğu hususunda ihtilaf.
Gerekçe ve Sonuç: 3417 sayılı ve 4853 sayılı Kanunlar uyarınca yapılan tasarruf kesintilerinin kamu gücü kullanılarak yapılması ve kamusal bir hizmet niteliğinde olması nedeniyle uyuşmazlığın kamu hukuku alanına girdiği, dolayısıyla görevli yargı yerinin idari yargı olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Tasarruf teşvik ana para, katkı payı ve nema alacağı talebi yönünden Hazine Müsteşarlığı'nın sorumluluğunun bulunup bulunmadığı ve görevli mahkemenin hangisi olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 3417 sayılı Yasa ile düzenlenen tasarruf kesintilerinin kamu gücü kullanılarak yapılması, idari bir işlem niteliğinde olması ve kamusal bir hizmeti ilgilendirmesi nedeniyle uyuşmazlığın kamu hukuku alanına girdiği ve dolayısıyla görevli mahkemenin idari yargı yeri olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Tasarruf teşvik ana para, katkı payı ve nema alacağının tahsiline ilişkin davada adli yargı yerinin görevli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 3417 sayılı Yasa ve 4853 sayılı Yasa uyarınca yapılan tasarruf kesintilerinin, işveren ve devlet katkılarının kamu gücü kullanılarak yapılması ve kamusal bir hizmet niteliğinde olması nedeniyle uyuşmazlığın kamu hukuku alanına girdiği ve idari yargı yerlerinin görevli olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.