Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Kanun Yorumu”
- Uyuşmazlık: Sanığın, müdürlüğünü yaptığı otelin lobisinde ve odalarında müzik yayını yapması eyleminin, Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'na muhalefet suçunu oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Televizyon kuruluşlarınca yapılan yayın içeriğine müdahale yetkisi ve imkânı bulunmayan sanığın, yayın akışında Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu tarafından korunan eserlerin kullanılacağını bilmeyerek televizyon yayınını müşterilere sunması nedeniyle, suça konu musiki eserlerinin umumi mahalde son tüketiciye kasten temsil ve iletimi sağlanmadığından, suçun manevi unsuru oluşmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığa atılı 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’na muhalefet suçunun unsurlarının oluşup oluşmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, radyo yayını içeriğine müdahale imkânı bulunmadığından yayın akışında telif hakkıyla korunan eserlerin kullanılacağını bilmeden radyo yayınını umuma açık mahalde müşterilere sunması nedeniyle kast unsurunun oluşmadığı gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazının reddine ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık Cumhuriyet savcılarının, kamu görevlileri hakkında yürüttükleri soruşturmalarda ve açtıkları kamu davalarında görevi kötüye kullanıp kullanmadıkları.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık Cumhuriyet savcılarının, FETÖ/PDY silahlı terör örgütü ile bağlantılı oldukları ve örgütsel saiklerle hareket ederek, kamu görevlileri hakkında yeterli delil olmadan soruşturma başlattıkları, iddianame düzenledikleri ve yargılanmalarına sebebiyet vererek mağduriyetlerine neden oldukları gözetilerek, sanıklar hakkında görevi kötüye kullanma suçundan kurulan mahkûmiyet hükümlerinin onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Organize Sanayi Bölgesi (OSB) tüzel kişiliğinin, serbest tüketici olarak tedarikçiden aldığı elektrik enerjisi için TRT payı ödeyip ödemeyeceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: 3093 sayılı TRT Gelirleri Kanunu'nun 4/c maddesinin 26.07.2008 tarihli değişikliğinin lafzi, tarihsel ve amaçsal yorumu yapılarak, OSB'lerin TRT payından muaf olmadığı, aksine mükerrer ödemeyi engellemek amacıyla düzenleme yapıldığı, dolayısıyla davacı OSB'nin tedarikçiye ödediği TRT payını geri isteme talebinin yerinde olmadığı değerlendirilerek yerel mahkemenin kabul kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Yetki tespit başvuru tarihindeki üyelerinin dörtte üçünü kaybetmesi nedeniyle uygulamaya koyduğu grev mahkeme kararı ile sona erdirilen sendikanın yetki belgesinin geçersiz olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 75/6. maddesinde, yetki tespit başvuru tarihindeki üyelerinin dörtte üçünü kaybeden sendikanın uygulamaya koyduğu grevin sona erdirileceği düzenlenmiş, ancak sendikanın yetkisinin devam edip etmeyeceği konusunda bir hüküm bulunmadığından, kanundaki bu açık boşluğun, grevin uygulanamaz hale gelmesi durumunda yetkinin düşeceğini öngören diğer kanun hükümleriyle kıyas yoluyla doldurulması ve işçilerin sendikal hak ve özgürlüklerinin korunması amacıyla, uygulamaya koyduğu grev mahkeme kararı ile sona erdirilen sendikanın yetki belgesinin de geçersiz olduğuna karar verilmesi gerektiği gözetilerek, direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sosyal güvenlik davalarında, 6552 sayılı Kanun'un 64. maddesi ile 5521 sayılı Kanun'un 7. maddesine eklenen (7036 sayılı Kanun'un 4. maddesi) dava açılmadan önce Sosyal Güvenlik Kurumu'na başvuru zorunluluğu hükmünün, tamamlanabilir bir dava şartı olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sosyal güvenlik hakkının anayasal güvence altında olduğu, hak arama özgürlüğünün kısıtlanmaması gerektiği, usul ekonomisi ve yargı yükünün azaltılması amacıyla Kuruma başvuru şartının yargılama aşamasında da tamamlanabileceğinin kabulünün mümkün olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşçinin işe iade kararının kesinleşmesinden sonra işverene işe başlatılması için yaptığı başvurunun geçerliliği ve buna bağlı olarak işe başlatmama tazminatı ile boşta geçen süre ücretine hak kazanıp kazanmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İşçinin işe başlatılması için işverene yaptığı başvurunun, yakın akrabalarının tanıklığıyla da desteklenen tutanakla ispatlandığı, başka bir işte çalışmasının işe iade kararının kesinleşmesinden sonra geçen uzun süre nedeniyle işe başlama talebinin samimiyetini ortadan kaldırmadığı ve işçi lehine yorum ilkesi gözetilerek direnme kararı onanmış, ancak alacak miktarlarının temyizen incelenmesi için dosya Özel Daireye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: 15 yaşından küçükken çalıştırılmaya başlanan işçinin, iş sözleşmesinin ölümle sona ermesi üzerine mirasçıları tarafından açılan işçilik alacakları davasında, işçinin işe başlama tarihinin tespiti ve bu tarihe göre alacakların hesaplanması uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: 15 yaşından küçükken çalıştırılan işçinin iş sözleşmesinin geçersiz sayılamayacağı, işçi lehine yorum ilkesi gereği bu döneme ait çalışmalarının da işçilik hakları hesabında dikkate alınması gerektiği, işe başlama tarihine ilişkin babanın olaydan hemen sonra kollukta verdiği beyanın diğer delillerle birlikte değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek Özel Daire bozma kararına uyularak direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Konkordato hakkında verilen tasdik kararına karşı, sadece tasdik duruşmasından önce itiraz sebeplerini bildiren alacaklılar mı yoksa konkordato teklifine karşı olumsuz oy kullanan tüm alacaklılar da istinaf yoluna başvurabilir mi?
Gerekçe ve Sonuç: İİK'nın 308/a maddesindeki "itiraz eden alacaklılar" ibaresinin, İİK'nın 304. maddesi uyarınca tasdik duruşmasından önce itiraz sebeplerini yazılı olarak bildiren ve duruşmaya katılan alacaklılar ile sınırlı olduğu, konkordato teklifine red oyu veren ancak tasdik duruşmasından önce itiraz sebeplerini bildirmeyen alacaklının istinaf hakkının bulunmadığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesinin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Konkordato tasdik kararına karşı istinaf yoluna başvurabilmek için, alacaklılar toplantısında ret oyu kullanmanın yeterli olup olmadığı veya İİK m. 304/1 uyarınca ayrıca tasdik duruşmasından önce yazılı itirazda bulunmanın gerekli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İİK’nın 308/a maddesinde kanun yoluna başvuru hakkı tanınan “itiraz eden alacaklı” deyiminden, tasdik duruşmasından önce itirazlarını bildiren ve tasdik talebinin incelendiği duruşmaya gelerek konkordatonun tasdiki talebinin reddine karşı itirazlarını dile getiren alacaklının kastedilmesi gerektiği, alacaklılar toplantısında ret oyu kullanan alacaklının ayrıca yazılı bir itirazda bulunmadan kanun yoluna başvurma hakkının bulunmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Konkordato hakkında verilen tasdik kararına karşı istinaf yoluna başvurabilmek için, İİK m. 304/1 uyarınca tasdik duruşmasından önce alacaklının yazılı olarak itirazda bulunmasının gerekli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İİK m. 308/a'da kanun yoluna başvurma hakkı tanınan "itiraz eden alacaklı" deyiminden, tasdik duruşmasından önce itirazlarını bildiren alacaklının kastedildiği, konkordato sürecinin şekli yapısı gereği işlemlerin hızlıca tamamlanması gerektiği ve kanunda öngörülmeyen bir kanun yolunun yorum yoluyla kabul edilemeyeceği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi'nin alacaklı vekilinin istinaf dilekçesinin reddine ilişkin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Toplu iş sözleşmesinin yorumuna ilişkin davada verilen kararın temyiz edilebilirliği ve Hukuk Genel Kurulu'nun bu konudaki kararında maddi hata bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Toplu iş sözleşmesinin yorumu davalarına ilişkin 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'nun 8. maddesindeki temyiz yasağı hükmünün, topluluk davası olarak açılmış olsa dahi uygulanacağı, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 53. maddesinde düzenlenen yorum davasının topluluk davasının özel bir görünümü olduğu ve bu nedenle Hukuk Genel Kurulu kararında maddi hata bulunmadığı gözetilerek davacı vekilinin maddi hatanın düzeltilmesi talebinin reddine karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.