Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Karşılıklı Temlik”
- Uyuşmazlık: Mirasbırakanın sağlığında eşine yaptığı taşınmaz temlikinin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mirasbırakanın işlem tarihlerinde fiil ehliyetine sahip olduğunun tespit edilmesi ve taşınmaz temlikinin karşılıksız olmadığına dair davalı eşin savunmasının aksine bir delil bulunmaması gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması ve davanın reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı şirketin, davalı şirkete verdiği çeklerin karşılığında mal teslim edilmediğini ileri sürerek açtığı istirdat davasında, dava konusu alacağın kısmen temlik edilmesi nedeniyle yargılama giderlerinden kimlerin sorumlu olacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu alacağın bir kısmının davacı tarafından devredilmesi ve daha sonra bu temlikten vazgeçilmesi sebebiyle, 6100 sayılı HMK'nın 125. maddesi uyarınca hem davacı şirketin hem de temlik alan kişilerin yargılama giderlerinden müteselsilen sorumlu olması gerektiği gözetilerek, mahkemenin yargılama giderlerinden sadece davalıyı sorumlu tutan hükmü düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Mirasbırakanın sağlığında yaptığı temlikler sebebiyle mirasçının saklı payının ihlal edilip edilmediği ve temliklerde muvazaa bulunup bulunmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin, mirasbırakanın davacı yararına hareketle ve karşılıklı akitlerle yaptığı temliklerde muvazaa bulunmadığı ve davacının saklı payının ihlal edilmediği yönündeki tespit ve değerlendirmesinde bir isabetsizlik görülmeyerek mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yüklenicinin temlikine dayalı tapu iptali ve tescil ile bedel iadesi ve tazminat istemine ilişkin davada, davacı tüketicinin tapu iptal ve tescil talebinin reddinin hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Karşılıklı edimleri içeren sözleşmelerde edimini ifa etmeyen tarafın karşı taraftan edimin ifasını isteyemeyeceği ve davalı yüklenicinin kendi edimini ifa etmediği gözetilerek davacının tapu iptal ve tescil talebinin reddine dair yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mirasbırakanın vekaletname ile yaptığı temlik işlemlerinin muvazaalı olup olmadığı ve davacı mirasçıların tapu iptali ve tescil taleplerinin kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalıların, davacıya miras payına karşılık bir taşınmaz devrettikleri ve böylece Yargıtay'ın önceki bozma kararında belirtilen hususun yerine getirildiği gözetilerek, yerel mahkemenin davanın reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mirasbırakanın taşınmazlarını erkek çocuklarına yaptığı temliklerin muvazaalı olup olmadığı ve davacıların miras payları oranında tapu iptali ve tescil istemlerinin kabul edilip edilmeyeceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, davacıların bir kısmının miras payı karşılığı sulh sözleşmesi ile anlaştıkları gözetilerek bu davacıların davalarının reddine, ancak sulh sözleşmesinde imzası bulunmayan davacı lehine miras payı oranında tapu iptali ve tesciline karar verilmiş ise de; davalının, dava dışı mirasçıdan satın aldığı payın da iptaline karar verilmesi hatalı olup, bozma ilamında belirtilen husus gözetilerek hüküm bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Muris muvazaası iddiasıyla açılan bedel davasında, davacılar ile davalılar arasında daha önce imzalanan sulh sözleşmelerinin ve karşılıklı anlaşma belgesinin davanın sonucuna etkisi.
Gerekçe ve Sonuç: Mirasbırakanın yaptığı temliklerin muvazaalı olduğu kabul edilmekle birlikte, davacılardan bir kısmının davalılar ile imzaladığı sulh sözleşmesi ve karşılıklı anlaşma belgesi uyarınca davalıların edimlerini yerine getirdiği, davacıların ise edimlerini ifadan imtina ettiği gözetilerek, sözleşmede imzası bulunan davacılar yönünden davanın reddine, imzası bulunmayan davacı yönünden ise davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, tüm davacılar lehine hüküm kurulması hatalı görülerek karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kasko sigortası poliçesinden kaynaklanan rücu davasında, sigorta priminin ödenmemesi nedeniyle geçerli bir kasko sözleşmesinin bulunup bulunmadığı ve alacağın temlikinin geçerliliğinin rücu hakkını doğurup doğurmadığı hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sigorta poliçesi ilk taksidinin ödendiği ve hasar ödemesinden sonra bakiye primin mahsup edildiği, ayrıca sigortalının alacağını sigorta şirketine temlik ettiği gözetilerek, geçerli bir sigorta sözleşmesi ve temlikin varlığı kabul edilmiş ve yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı sigorta şirketinin, sigortalıya ödediği hasar bedelini, hasar sorumlusundan alacağın temliki hükümlerine dayanarak talep etme hakkının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Alacağın temliki sözleşmesinin geçerlilik şartlarını taşıyan ibraname ile davacı sigorta şirketinin, sigortalısının hasar sorumlusuna karşı olan rücu hakkını devraldığı, sigorta şirketinin faaliyet alanı dışında bir alacağın söz konusu olmadığı ve bu nedenle davacı sigorta şirketinin, hasar sorumlusundan ödediği bedeli talep etme hakkının bulunduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının, devletten alacaklı olan bir çiftçinin pamuk destekleme primini temlik yoluyla devralmasına rağmen, bankanın bu primi çiftçinin kredi borcuna mahsup etmesi nedeniyle davacının alacağını tahsil edememesi üzerine açtığı alacak davasında bankanın sorumluluğunun bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Destekleme primlerinin ödenmesine ilişkin tebliğde vekâleten ödemenin yasak olması, bu yasağın temliki de kapsaması, bankanın çiftçi ile temlikten önce imzaladığı kredi sözleşmesi gereğince mahsup hakkına sahip olması ve asıl borçlunun İl Tarım Müdürlüğü, bankanın ise yalnızca aracı kurum olması gözetilerek, bankanın davacıya ödeme yapmamasında hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.