Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Kasıtlı Eylem”
- Uyuşmazlık: Sigorta şirketinin, sigortalısının kasıtlı eylemi sonucu oluşan zararı ödedikten sonra, haksız tahrik indirimi uygulanıp uygulanmayacağı hususunda rücuen tazminat istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sigortalının eyleminin haksız tahrik altında gerçekleştiğinin ceza mahkemesince kesinleşmesi, hukuk hakimini bağlayan bir maddi vakıa olduğundan, rücu tazminatının hesaplanmasında haksız tahrik indiriminin uygulanması gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mezar tadilatı sırasında bitişik mezara verilen zarar nedeniyle hükmedilen manevi tazminat miktarının fazla olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mezar tadilatı sırasında gerekli özenin gösterilmemesinden kaynaklanan zararın, kasıtlı bir eylem niteliğinde olmadığı ve mezarlığa/mevtaya yönelik bir saldırı olarak değerlendirilemeyeceği gözetilerek, hükmedilen manevi tazminat miktarının fazla olduğu gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Görev sırasında ölümlü trafik kazasına sebebiyet veren polis memurunun eyleminin hizmet kusuru mu yoksa kişisel kusur mu olduğu ve buna bağlı olarak tazminat davasında husumetin kime yöneltileceği.
Gerekçe ve Sonuç: Kamu görevlisinin yetkisini kullanırken yaptığı eylemlerden doğan zararlar, eylemin kasıtlı veya ihmali olmasına bakılmaksızın hizmet kusuru olarak kabul edildiğinden ve Anayasa'nın 129/5. maddesi ile 657 sayılı Kanun'un 13. maddesi gereğince bu tür davaların idareye karşı açılması gerektiği gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Haksız tutuklama iddiasıyla hakime karşı açılan tazminat davasında görevli mahkemenin hangisi olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın, hakimin koruma tedbiri kararının hukuka aykırı biçimde verilmesi nedeniyle değil, kanunun açık hükmüne aykırı kasıtlı bir eylemle tutuklama kararı verilmesi nedeniyle hakimin sorumluluğuna dayandığı ve bu nedenle de 6110 sayılı Kanun'un geçici 2/1-a maddesi uyarınca Yargıtay ilgili hukuk dairesinin görevli olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin görevsizlik kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı hakimin, kesinleşmemiş bir ceza davasında sanığın temyiz talebini kabul etmesi nedeniyle açılan hakimlik sorumluluğu davasında, hakimin hukuki sorumluluğunun bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Hakimlerin yargısal faaliyetleri kapsamında verdikleri kararların kanuna aykırılık teşkil etmesi ve bu aykırılığın hakimin kasıtlı bir eylemi sonucu oluşması halinde hukuki sorumluluklarının doğacağı, ancak somut olayda hakimin ceza davasında sanığın temyiz yoluna başvurma hakkını kullanmasına imkan tanımasının ve bu hususta takdir yetkisini kullanmasının hukuka aykırılık oluşturmayacağı ve hakimlik sorumluluğunu gerektirmeyeceği gözetilerek, ilk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay 4. Hukuk Dairesince davanın reddine karar verilmesi onanmıştır. - Uyuşmazlık: HAGB kararı sonrası denetim süresi içinde yeni suç işleyen sanığa verilen cezanın miktarı ve haksız tahrik ile takdiri indirim uygulanmasının isabetliliği.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın eyleminin kasıtlı olduğu, ceza tayininin eylemle orantılı olduğu, haksız tahrik ve takdiri indirim uygulamasının yerinde ve yeterli gerekçelere dayandığı gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hatalı gümrük beyanı nedeniyle el konulan yaş sebzelerin bozulması üzerine, davacı şirketin 5271 sayılı CMK uyarınca tazminat talep edip edemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Hatalı beyan nedeniyle el konulan yaş sebzelerin, gümrük idaresinin 5607 sayılı Kanun'un 16. maddesindeki tasfiye yükümlülüğünü yerine getirmemesi ve sebzelerin uygun şekilde muhafaza edilmemesi nedeniyle bozulduğu, davacı şirket yetkilisinin kusurlu hareketiyle el koymaya sebebiyet vermiş olsa da idarenin ihmali nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hâkimin kısıtlama kararı vermesi nedeniyle açılan tazminat davasında, HMK’nın 46. maddesinde belirtilen hâkimin hukuki sorumluluğuna ilişkin şartların oluşup oluşmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Hâkimin, davacı hakkında yapılan ihbar üzerine ve usule uygun olarak sağlık kurulu raporu aldırdığı, rapor doğrultusunda kısıtlama kararı verdiği, bu işlemlerin HMK’nın 46. maddesinde sayılan sorumluluk nedenlerinden hiçbirini oluşturmadığı gözetilerek, davanın reddine karar verilmesi onanmıştır. - Uyuşmazlık: Futbol müsabakası sırasında meydana gelen yaralanmaya ilişkin tazminat davasında, davalının futbol oyun kurallarına aykırı ve sportmenliğe aykırı hareketi nedeniyle sorumlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının eyleminin futbol oyun kurallarına aykırı olup olmadığı, adil oyun sınırlarının aşıldığı ve sportmenliğe aykırı bir davranış olup olmadığının tespiti için uzman bilirkişi heyetinden rapor alınması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Haksız eylemden kaynaklanan tazminat davasında, tapu memurunun sahte işlem yapması nedeniyle oluşan zarardan Hazine'nin sorumlu olup olmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Zarara yol açan eylemin tapu memurunun hukuka aykırı ağır kusurundan kaynaklandığı, tapu sicilinin yolsuz tutulmasından kaynaklanan bir zarar olmadığı ve mevcut ayni haklarda bir değişiklik veya hak kaybına yol açmadığı gözetilerek, Hazine'nin sorumlu tutulmasına imkan olmadığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, davalı eczane hakkında Sosyal Güvenlik Kurumu'na sahte reçete fatura edildiği iddiasıyla açtığı alacak davasının reddine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı hakkında uygulanan cezai işlemin dayanağı olan 2009 yılı protokolü yerine, lehe olan 2016 yılı protokol hükümlerinin uygulanması gerektiği, davalının eczanesinde kupür bulundurması nedeniyle tesis edilen cezai işlemin 2016 protokolünde kaldırılmış olduğu ve reçete arkasındaki imzaların hastalara ait olmaması dışında hastaların ilaçları aldıklarını beyan etmeleri gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.