Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Kasten Yaralama Teşebbüsü”
- Uyuşmazlık: Sanığın nitelikli kasten öldürmeye teşebbüs, kasten öldürmeye teşebbüs, kasten yaralama, tehdit ve hakaret suçlarından verilen mahkumiyet kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin temyiz incelemesi.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık ve müdafiinin temyiz sebeplerinin incelenmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı, delillerin eksiksiz değerlendirildiği, sanığın eyleminin nitelendirilmesinin ve ceza tayininin yerinde olduğu gözetilerek, tehdit ve hakaret suçlarından verilen beraat kararları ile kasten yaralama suçundan verilen mahkumiyet kararının temyiz edilemez olduğu, nitelikli kasten öldürmeye teşebbüs ve kasten öldürmeye teşebbüs suçlarından verilen mahkumiyet kararlarının ise esastan reddiyle onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kasten öldürmeye teşebbüs, kasten yaralama, tehdit ve hakaret suçlarından sanıkların beraatine ilişkin katılanların temyiz isteminin değerlendirilmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Kasten öldürmeye teşebbüs suçlarından beraat kararlarına yönelik yapılan temyizde, sanıkların üzerine atılı suçu işlediklerine dair her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı, şüphenin sanıklar lehine yorumlanması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin beraat kararları onanmış, kasten yaralama, tehdit ve hakaret suçlarından verilen beraat kararları ise zaman aşımı nedeniyle düşmüştür. - Uyuşmazlık: Karşılıklı silahlı çatışma sonucu meydana gelen kasten öldürmeye teşebbüs ve kasten yaralama suçlarından sanıkların cezalandırılmasına ilişkin istinaf başvurularının reddine dair temyiz incelemesi.
Gerekçe ve Sonuç: Bazı sanıklar hakkındaki kasten yaralama ve 6136 sayılı Kanuna muhalefet suçlarından verilen hükümler temyiz incelemesine tabi olmadığından reddedilmiş, diğer sanıklar hakkındaki kasten öldürmeye teşebbüs suçundan verilen hükümlerden bir kısmı, eksik ceza tayini ve haksız tahrik indiriminin sanık yararına uygulanmaması sebebiyle bozulmuş, diğerleri ise onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanığın mağdurlara yönelik eylemlerinin kasten öldürme suçuna teşebbüs mü yoksa kasten yaralama suçu mu oluşturduğu.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın mağdur ...'a yönelik eyleminde kullandığı bıçağın öldürmeye elverişli olması, yaralanmaların niteliği ve sayısı ile olay öncesi, sırası ve sonrasındaki davranışları birlikte değerlendirildiğinde kastının öldürmeye yönelik olduğu, mağdur ...'e yönelik eyleminde ise, yara sayısının tek oluşu, yaşamsal bölgenin hedef alınmadığı ve sanığın eylemine kendiliğinden son vermesi nazara alınarak kastının yaralamaya yönelik olduğu gözetilerek, birinci uyuşmazlıkta Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazı reddedilmiş, ikinci uyuşmazlıkta ise kabul edilerek yerel mahkeme kararının bir kısmı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın kavgada yumruk atarak katılanı yaraladıktan sonra kırdığı bira şişesini katılana salladığı ancak isabet ettiremediği olayda, eylemin basit yaralama, silahla yaralamaya teşebbüs veya tamamlanmış silahla yaralama suçlarından hangisini oluşturduğu ve TCK’nın 86/3-e maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın eylemlerinin bir bütün olarak silahla kasten yaralamaya teşebbüs suçunu oluşturduğu, ancak tamamlanmış basit yaralama suçunun da varlığı gözetilerek, teşebbüs nedeniyle indirilecek cezanın basit yaralama suçunun cezasının altına düşmemesi gerektiği değerlendirilerek yerel mahkemenin direnme kararı düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanığın kavgada mağdura önce yumruk atıp yaraladıktan sonra bıçak salladığı ancak isabet ettiremediği olayda, eylemin hukuki nitelendirmesinin ne olacağı ve TCK'nın 86/3-e maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı noktasında yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın eylemlerinin kısa süre içinde ve aynı mağdura yönelik olması sebebiyle tek bir fiil olarak kabul edilmesi, ancak bıçak kullanılmasının yaralama suçunun işleniş biçimini ağırlaştıran bir unsur olarak değerlendirilmesi ve bu nedenle sanığın TCK'nın 86/2, 86/3-e ve 35. maddeleri uyarınca silahla kasten yaralamaya teşebbüsten cezalandırılması gerektiği, ancak verilecek cezanın tamamlanmış basit yaralama suçu için öngörülen cezanın altına düşmemesi gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İki aile arasında meydana gelen silahlı kavgada bazı kişilerin öldürülmesi ve yaralanması olayına ilişkin verilen mahkumiyet kararlarına karşı yapılan temyiz başvurularının değerlendirilmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıklar hakkında maktul ...'a yönelik nitelikli kasten öldürme ve müşteki ...'a yönelik kasten öldürmeye teşebbüs suçlarından kurulan hükümlerde hukuka aykırılık bulunmadığından temyiz istemlerinin esastan reddine, ancak diğer müştekilere yönelik kasten öldürmeye teşebbüs suçundan verilen cezaların fazla olduğu gözetilerek bu suçlar yönünden hükmün bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Karşılıklı ateş açılması sonucu meydana gelen yaralama olayında, sanıkların eylemlerinin kasten öldürme suçuna mı yoksa kasten yaralama suçuna mı teşebbüs teşkil ettiği, haksız tahrik ve meşru savunma hükümlerinin uygulanıp uygulanamayacağı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık ...’ın, husumetli olduğu mağdur ...’a doğrudan hedef alarak sekiz el ateş etmesi, mermilerin isabet ettiği yerler ve olaydaki diğer unsurlar değerlendirilerek eyleminin kasten öldürme suçuna teşebbüs oluşturduğu, ancak karşılıklı çatışma şeklinde gerçekleşen olayda ilk haksız hareketin kimden geldiğinin tespit edilememesi nedeniyle haksız tahrik hükümlerinin uygulanması gerektiği, sanık ...’ın ise meşru savunma hükümlerinden faydalanamayacağı, eyleminin kasten öldürme suçuna teşebbüs teşkil ettiği ve hakkında da haksız tahrik hükümlerinin uygulanması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı kısmen bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Yerel mahkemenin, Yargıtay’ın bozma kararına kısmen uyup kısmen direnmesi üzerine, dosyanın ilk olarak Ceza Genel Kurulu tarafından mı yoksa ilgili Özel Daire tarafından mı incelenmesi gerektiği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmen direnme kısmen uyma kararı verildiğinde, kural olarak direnme kararının Ceza Genel Kurulu tarafından, bozmaya uyulan kısımlar bakımından ise ilgili dairece temyiz incelemesinin yapılması gerektiği, ancak asıl fail hakkındaki bozma nedenine uyulduğu takdirde öncelikle bu fail hakkında Özel Dairece temyiz incelemesinin yapılması, daha sonra müşterek fail ve yardım edenler yönünden verilen direnme hükmünün Ceza Genel Kurulunca incelenmesi gerektiği gözetilerek dosyanın öncelikle Yargıtay ... Ceza Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın eyleminin kasten öldürmeye mi yoksa yaralamaya mı teşebbüs teşkil ettiği, genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçunun oluşup oluşmadığı ve TCK'nın 44. maddesindeki fikri içtima hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı hususlarında yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın mağduru takip ederek araçlarına ve işyerine ateş etmesi eyleminin, husumetin derecesi, yaralanma olmaması ve sanığın eylemine kendiliğinden son vermesi gibi nedenlerle kasten öldürmeye teşebbüs değil, kasten yaralamaya teşebbüs suçu oluşturduğu, ayrıca eylemin belirli bir hedefe yönelik olması nedeniyle genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçunun da oluşmadığı, bu nedenle tek fiille işlenen kasten yaralamaya teşebbüs ve mala zarar verme suçlarından TCK'nın 44. maddesi gereğince en ağır cezayı gerektiren suçtan hüküm kurulması gerektiği gözetilerek Özel Daire bozma kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıkların katılana yönelik eylemlerinin kasten öldürmeye teşebbüs suçu mu, yoksa silahla tehdit ve kasten yaralama suçlarını mı oluşturduğu ve ikinci olayda kasten öldürmeye teşebbüs suçunun tasarlanarak işlenip işlenmediği noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların 31.03.2008 tarihli eylemlerinin, gözdağı verme amacıyla işlenmiş silahla tehdit ve kasten yaralama suçlarını oluşturduğu, 26.07.2008 tarihli eylemin ise tasarlanarak işlenmiş kasten öldürmeye teşebbüs suçu niteliğinde olduğu gözetilerek, birinci olay bakımından yerel mahkeme kararının bozulmasına, ikinci olay bakımından ise onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıklar hakkında açılan davalarda, bazı suçlar yönünden hüküm kurulmamasının CMK 225. maddesine aykırılığı nedeniyle bozma kararı verildikten sonra, yerel mahkemenin direnme kararında verdiği gerekçelerin hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Özel Daire'nin bozma kararının, hüküm kurulmasının unutulması nedeniyle verilen ve mahallinde hüküm kurulması gerektiğini belirten uyarı niteliğinde bir karar olduğu, bu nedenle direnme kararının mümkün olmadığı ve yerel mahkemenin bozma sonrası verdiği kararın da Özel Dairece incelenmemiş yeni bir hüküm niteliğinde olduğu gözetilerek, dosyanın Yargıtay 1. Ceza Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.