Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Kazanç Ortaklığı”
- Uyuşmazlık: Sanıkların, ilişkili şirkete mal satışı yapıp kira alacağını tahsil etmemeleri nedeniyle örtülü kazanç aktarımı yasağına aykırılık suçunu mu yoksa hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu mu işledikleri ve suç tarihinden sonra TCK 155'in uzlaştırma kapsamına alınmasının sanıkların hukuki durumunu etkileyip etkilemeyeceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların eylemlerinin örtülü kazanç aktarımı suçunun unsurlarını oluşturmadığı, ancak şirket malvarlığı üzerinde tevdi amacına aykırı tasarrufta bulunarak şirketi ve ortaklarını zarara uğratmaları suretiyle hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu oluşturduğu, ayrıca suç tarihinden sonra güveni kötüye kullanma suçunun uzlaştırma kapsamına alınması nedeniyle mahkemece uzlaştırma yoluna gidilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Adi ortaklıklarda, ortaklardan birinin kişisel borçlarından dolayı hakkında takip yapılması halinde, ortaklığın üçüncü kişiden olan istihkakına haciz konulup konulamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Adi ortaklıkta, henüz ortaklığa ait kazancın ortaklar arasında paylaştırılmadığı veya tasfiye halinde borçlu ortağa isabet edecek payın belirlenmediği aşamada, ortaklığın üçüncü kişiden olan istihkakına haciz konulamayacağı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Adi ortaklıklarda, ortaklardan birinin kişisel borçlarından dolayı hakkında takip yapılması halinde, ortağa düşecek semerelere haciz konulup konulamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Adi ortaklıkta, ortağın kişisel alacaklıları, borçlu ortağın kar payını veya tasfiye payını haczettirebilse de henüz ortaklığa ait kazancın ortaklar arasında taksim edilmediği veya ortaklığın tasfiye edilmesi halinde borçlu ortağa isabet edecek tasfiye payının belirlenmediği bir aşamada, adi ortaklığın yaptığı işin karşılığında üçüncü kişiden alacağının haczinin mümkün olmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Taraflar arasında imzalanan adi ortaklık sözleşmesinin fiilen uygulanıp uygulanmadığı ve buna bağlı olarak tasfiye işlemlerinin yapılıp yapılmayacağı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemece, davacı tarafından teklif edilen ve davalı tarafından eda edilen yeminin kesin delil olarak kabul edilmesi hatalı olup, ispat yükü davacıya yüklenmemesi, ayrıca yemin metni ve usulüne ilişkin hükümlere aykırılık ve adi ortaklığın tasfiyesi işlemlerinin TBK hükümlerine göre yapılmaması hususları gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Adi ortaklığın tasfiyesinde, tasfiye heyeti tarafından yapılan işlemlerin eksik olup olmadığı ve davalının ortaklık masraflarının dikkate alınıp alınmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Tasfiye heyetince ortaklığın sona erme tarihinin hatalı tespiti, davalının ortaklık masraflarının dikkate alınmaması ve çeltik ortaklığına ilişkin giderlerin belirlenmemesi gibi hususlarda eksik inceleme yapıldığı ve bozma kararının gereklerinin yerine getirilmediği gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından, davalının ortaklık sözleşmesine aykırı davrandığı iddiasıyla açılan alacak davasında, talebin ortaklığın feshine ve tasfiyesine ilişkin olup olmadığı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, davalının sözleşmeye aykırı davranışları nedeniyle katılım ve kazanç payları ile cezai şart talep etmesinin, ortaklığın fesih ve tasfiyesinin istendiği anlamına geldiği, bu nedenle mahkemenin 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun adi ortaklığın tasfiyesine ilişkin hükümlerini uygulayarak karar vermesi gerekirken, eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurması doğru görülmeyerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Adî ortaklığın tasfiyesinden kaynaklanan alacak ve ortaklığın zararının tahsili istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hukuki ilişkiye ve uyuşmazlığa uygulanacak hukuk kurallarının doğru şekilde uygulandığı, bozma ilamına uygun olarak adî ortaklığın tasfiyesinin gerçekleştirildiği ve bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin ileri sürülen sebeplerin incelenmesinin artık mümkün olmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacıların murisi ile davalı arasında adi ortaklık kurulup kurulmadığı ve buna bağlı olarak dava konusu taşınmazlar üzerinde davacıların hak sahibi olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkeme, adi ortaklığın yakın akrabalar arasında sözlü olarak kurulabileceği, gizli adi ortaklık iddiasının varlığı ve tanık delillerinin bu durumda değerlendirilebileceği gözetilerek yerel mahkemenin yazılı delil bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine ilişkin kararını bozmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından, borcun ödenmesi nedeniyle rehnin kaldırılması talebiyle açılan davaya karşılık davalının, alacağının tamamının ödenmediğini iddia etmesi ve ortaklıktan kaynaklanan alacak talebiyle karşı dava açması üzerine adi ortaklığın feshinin ve tasfiyesinin nasıl yapılacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, adi ortaklığın feshine ve tasfiyesine karar verilerek, ortaklığın tüm malvarlığının tespiti, yönetici ortaktan hesap istenmesi, alacak ve borçların belirlenmesi, sermaye bedelinin iadesinin gözetilmesi ve tasfiye işlemlerinin Türk Borçlar Kanunu'nun ilgili hükümlerine uygun olarak yapılması gerektiği gözetilerek, eksik inceleme ile hüküm kurulması nedeniyle yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı ile davalı kardeşler arasında var olduğu iddia edilen adi ortaklığın tasfiyesi talebiyle açılan davanın reddine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Taraflar arasında adi ortaklığın varlığına ve davacının ortaklıktaki payına dair tanık beyanları ve kesinleşmiş başka bir dava dosyası içeriğiyle birlikte değerlendirildiğinde, adi ortaklığın tasfiyesinin mahkemece yapılması gerektiği, bu nedenle ilk derece mahkemesinin eksik inceleme ile davanın reddine karar vermesinin hatalı olduğu gözetilerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Süreli adi ortaklığın sona ermesiyle ortaklığın tasfiyesi ve davacının payına düşen alacağın tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, adi ortaklığın tasfiyesi için gerekli tüm muhasebe kayıtları, defterler ve belgelerin incelenmesi, ortaklığa konu teknelerin işletimine ve ortaklık işleyişine ilişkin tüm iş ve harcamaların araştırılması, aktif ve pasifin hesaplanması ve uzman bilirkişi heyetinden rapor alınması hususlarını yerine getirmeden eksik inceleme yaparak karar vermesi bozmayı gerektirmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.