Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Kesin Hükmün Otoritesi”
- Uyuşmazlık: Miktar itibariyle kesin nitelikteki yerel mahkeme hükmüne karşı suç vasfına yönelik yapılan temyiz başvurusunun kabulünden sonra, hükmün kesinliği gerekçe gösterilerek temyiz isteminin reddinin isabetli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kesin nitelikteki hükmün dahi suç vasfına yönelik temyiz incelemesine konu olabileceği, temyiz incelemesinin kabulünün ardından hükmün esası incelenerek karar verilmesi gerektiği, bu nedenle hükmün kesinliği gerekçe gösterilerek temyiz isteminin reddinin usule aykırı olduğu gözetilerek Özel Daire kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Temyiz denetiminden geçerek kesinleşmiş hükümlere yönelik olarak yapılan uyarlama yargılaması üzerine verilen kararların, temyiz mi yoksa istinaf kanun yolu denetimine mi tabi olduğunun belirlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesindeki istisnai hükmün, kıyas yoluyla uyarlama kararlarına uygulanmasının mümkün olmadığı, uyarlama kararlarının infaza ilişkin tali bir karar niteliğinde olduğu ve kesin hükmün otoritesini sarsmadığı, ancak Yargıtay denetiminden geçen ilk hükme istinaf incelemesinin uygulanmasının denetim hiyerarşisine aykırı olduğu ve davanın makul sürede sonuçlandırılması ilkesine de ters düşeceği gözetilerek, uyarlama kararlarının temyiz yoluna tabi olduğuna ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazının kabulüne karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yerel mahkemenin direnme kararı üzerine Yargıtay Ceza Genel Kurulunca verilen bozma kararına karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itiraz yetkisinin bulunup bulunmadığı ve bulunması halinde sanıklar hakkında usulüne uygun açılmış bir kamu davasının olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay Ceza Genel Kurulu kararlarına karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itiraz yetkisini düzenleyen bir kanun hükmü bulunmadığı ve kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın verildiği fiille aynı fiilden dolayı sanıklar hakkında daha sonra kamu davası açılmasının CMK'nın 172/2 ve 173/6. maddelerine aykırı olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Özet bulunamadı.
- Uyuşmazlık: Adli para cezasına çevrilen hapis cezası ile cezalandırılan sanık hakkında TCK'nın 53. maddesindeki hak yoksunluğuna hükmedilmesinin kanun yararına bozma yoluyla düzeltilip düzeltilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: TCK'nın 53. maddesindeki hak yoksunluğunun hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olduğu, sanık hakkında verilen hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi nedeniyle anılan maddedeki hak yoksunluğuna hükmedilmesinin hukuka aykırı olduğu ve bu aykırılığın sanık aleyhine sonuç doğurduğu gözetilerek, kanun yararına bozma talebinin kabulüne ve Özel Daire kararının kaldırılmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıklar hakkında Sermaye Piyasası Kanununa aykırılık suçundan verilen beraat kararına yönelik temyiz incelemesinde, sanıklar hakkında daha önce aynı fiilden dolayı güveni kötüye kullanma suçundan verilen kovuşturmaya yer olmadığı kararına yapılan itirazın reddine ilişkin karar bulunması nedeniyle, CMK'nın 172/2 ve 173/6. maddeleri uyarınca usulüne uygun kamu davası açılıp açılmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıklar hakkında aynı fiilden dolayı verilen kovuşturmaya yer olmadığı kararına yapılan itirazın reddine ilişkin kararın kesinleşmesinden sonra, yeni delil elde edilmeden ve itiraz merciinden izin alınmadan Sermaye Piyasası Kanununa aykırılık suçundan kamu davası açılmasının, CMK'nın 172/2 ve 173/6. maddelerine, adil yargılanma hakkına ve non bis in idem ilkesine aykırı olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında hükmedilen adli para cezasının taksitlendirilmesinde TCK'nun 52/4. maddesindeki taksit miktarının dörtten az olamayacağı hükmüne aykırı olarak iki taksitte ödenmesine karar verilmesinin kanun yararına bozma yoluyla incelenip incelenemeyeceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: 5275 sayılı Kanun'un 98. maddesi uyarınca hükmün bünyesine dahil bir husustaki hukuka aykırılığın infaz aşamasında alınacak bir kararla düzeltilemeyeceği, bu sebeple hükmün bünyesine dahil olan ve sanık aleyhine sonuç doğuran adli para cezasının taksitlendirilmesindeki hukuka aykırılığın kanun yararına bozma yoluyla incelenebileceği gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazının kabulüyle yerel mahkeme hükmünün bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Seçimlik ceza öngören taksirle yaralama suçunda, sanık hakkında hapis cezası tercih edildikten sonra, hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi ve bu cezanın ertelenmesinin hukuka aykırı olup olmadığı ve kanun yararına bozma nedeni oluşturup oluşturmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: TCK’nın 50/2. maddesi uyarınca suç tanımında hapis cezası ile adli para cezasının seçenek olarak öngörüldüğü hallerde, hapis cezasına hükmedilmişse bu cezanın adli para cezasına çevrilemeyeceği ve TCK’nın 51. maddesi uyarınca da adli para cezalarının ertelenmesinin mümkün olmadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararındaki bu aykırılığın kanun yararına bozma nedeni oluşturduğu kabul edilerek Özel Daire kararının kaldırılmasına ve dosyanın kanun yararına bozma konusunda karar verilmesi için Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davadan feragat üzerine ödenmesi gereken harcın tespiti ve fazla yatırılan harcın iadesi talebinin reddine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının kesinleşmesi nedeniyle ilk derece mahkemesi kararına karşı yapılan kanun yararına bozma talebinin HMK 363/1. maddesi uyarınca reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Vekalet görevinin kötüye kullanıldığı iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil davasında, mahkemenin taşınmaz değerini takdir yetkisi kapsamında belirlemesi ve davacının pay oranını dikkate almadan hüküm kurması nedeniyle kanun yararına bozma talebinin reddine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hakimlerin takdir yetkisi dahilinde olan delil değerlendirmesi ve bedel tespitine ilişkin kararların, esasa etkili bir usul hatası veya uygulamadaki esaslı yanlışlıklar içermediği sürece kanun yararına bozma nedeni oluşturmayacağı gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Nafaka hükümlerine uymamaktan verilen mahkûmiyet hükmünün sanığın borcu ödemesi sebebiyle düşürülmesi üzerine, kısa kararda hükmedilen vekalet ücretine gerekçeli kararda yer verilmemesi nedeniyle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından kanun yararına bozma isteminde bulunulması.
Gerekçe ve Sonuç: Vekalet ücretinin şahsi hakka ilişkin olması ve kanun yararına bozma yolunun şahsi haklara ilişkin konularda kullanılamayacağı gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma istemi reddedilmiştir. - Uyuşmazlık: Kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itirazın reddine ilişkin merci kararının CMK'nın 309. maddesi çerçevesinde kanun yararına bozma yoluyla denetlenip denetlenemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yapılan itiraz üzerine verilen ret kararının kesin nitelikte olması, CMK'nın 309. maddesinde bu tür kararların kanun yararına bozma kapsamı dışında olduğuna dair bir düzenleme olmaması, etkin soruşturma yükümlülüğü ve kamu davası açma mecburiyeti ilkelerine aykırı hususların merci kararında değerlendirilmesinin zorunlu olması ve bu hususların sulh ceza hâkiminin takdir yetkisi kapsamında olmaması gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazının kabulüne ve Yargıtay 9. Ceza Dairesinin ret kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.