Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Kesinleşmiş İlam”
- Uyuşmazlık: Yabancı mahkeme kararının tenfizi için MÖHUK'un 50. maddesi gereğince aranan "kesinleşmiş ilam" niteliğinde olup olmadığı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Yabancı mahkemenin kendi usul hukukuna göre vermiş olduğu kararın, ödeme emri şeklinde olsa dahi, kesinleşmesi ve ilam hükmünde kabul edilmesi gerektiği, aksi halde lex fori ilkesinin ihlal edileceği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Yabancı ülkede noter tarafından düzenlenen vasiyetnamenin Türkiye'de tanınıp tenfiz edilebileceği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Yabancı mahkemelerden hukuk davalarına ilişkin verilmiş kesinleşmiş ilamların tenfiz edilebileceği, ancak noterde düzenlenen vasiyetnamenin yargılama sonucu verilmiş bir ilam niteliğinde olmadığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı kooperatifin ilama dayalı kesinleşmiş borcunu ödememesi nedeniyle açılan doğrudan doğruya iflas davasının kabulünün hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İİK'nın 177/4. maddesi uyarınca ilama dayalı kesinleşmiş borcun ödenmemesi halinde iflas kararı verilebileceği gözetilerek, davalı kooperatifin icra emrine rağmen borcunu ödememesi nedeniyle yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İlamlı takipte, dayanak ilamda asıl alacağın %20'si oranında tazminatın davacılardan alınarak davalıya verilmesine karar verilmişken, icra emrinde inkar tazminatının yabancı para üzerinden talep edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Kesinleşmiş ilamda asıl alacak USD cinsinden belirlendiği ve %20 oranında inkar tazminatına hükmedildiği, ilamın infaz edilecek kısmının hüküm bölümü olduğu ve hüküm bölümünün yorum yoluyla genişletilemeyeceği veya değiştirilemeyeceği, kesinleşmiş ilama uygun icra emri gönderilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin icra emrinin düzeltilmesine ilişkin kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacıların imar ve ihya yoluyla zilyetliğe dayanarak tescil istedikleri taşınmazın mera olup olmadığı ve tescil koşullarının oluşup oluşmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın kadastro sırasında taşlık olarak tescil dışı bırakıldığı, davacıların yaptığı imar ve ihya çalışmaları sonucu tarıma elverişli hale geldiği, çevrede tahsisli veya kadim mera bulunmadığı, hava fotoğraflarında taşınmazın ekili alan olarak göründüğü, davacıların 20 yılı aşkın süredir zilyetliğinin bulunduğu ve taşınmaz üzerinde mera bitkilerine rastlanmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına ve davanın kabulüne karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kesinleşmemiş kamulaştırma bedeli üzerinden başlatılan icra takibinde, takip tarihinden itibaren Anayasa'nın 46. maddesi uyarınca kamu alacakları için öngörülen en yüksek faizin uygulanıp uygulanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Kamulaştırma bedellerine Anayasa'nın 46/son maddesi uyarınca kamu alacakları için öngörülen en yüksek faizin uygulanabilmesi için, ortada hukuken geçerli bir kamulaştırma işleminin varlığı ve bedelin kesinleşmiş olması gerektiği, bu nedenle henüz kesinleşmemiş bir ilama dayalı olarak yapılan takipte, ilamın kesinleşeceği tarihe kadar ilam hükmü uyarınca yasal faizin, kesinleşme tarihinden sonra ise Anayasanın 46. maddesinde belirtilen en yüksek faizin uygulanması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İlamlı icra takibinde davalı tarafından fazladan para tahsil edildiği iddiasıyla açılan istirdat davasında, davacının dava açmakta hukuki yararı olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İcra takibinde borçludan fazla para tahsil edilmesi halinde İcra ve İflas Kanunu'nun 361. maddesi gereğince icra dairesinin fazla tahsilatı re'sen geri vermekle yükümlü olduğu ve bu durumun davacıya dava yoluna başvurmaksızın hakkını elde etme imkanı sağladığı gözetilerek, davacının istirdat davası açmakta hukuki yararının olmadığı ve davanın reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Yabancı mahkeme kararıyla boşanma durumunda, mal rejiminin tasfiyesi davasında zamanaşımının yabancı kararın kesinleşme tarihinden mi yoksa tanıma-tenfiz kararının kesinleşme tarihinden mi başlayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Yabancı mahkeme kararlarının maddi hukuk bakımından etkisinin 5718 sayılı MÖHUK'un 59. maddesi uyarınca yabancı kararın kesinleştiği tarihten itibaren başlayacağı ve boşanmanın malî sonuçlarının da bu kapsamda değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kesinleşmiş bir ilamın icrası sırasında, borçlunun fazla ödendiğini iddia ettiği bir miktarın icra dosyasından iadesine ilişkin şikayetin kabul edilip edilmeyeceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kesinleşmiş mahkeme kararına göre borçlu olmadığı tespit edilen miktarın, borçlunun ayrıca istirdat davası açmış olması ve hakkında başka bir dava bulunması icra dosyasındaki iade talebinin reddine engel teşkil etmediği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kesinleşmiş bir ilama dayanarak ödenen tazminatın, sonradan tapu kaydının ihya edilmesiyle ortadan kalktığı iddiasıyla açılan yargılamanın iadesi talebinin kabul edilip edilmeyeceğine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Yargılamanın iadesi sebeplerinin 6100 sayılı HMK'nın 375. maddesinde sınırlı olarak sayıldığı ve somut olayda bu sebeplerin gerçekleşmediği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.