Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Koçan Kısmı”
- Uyuşmazlık: Bonolar üzerindeki "... tarihinde yapılan sözleşmeye istinaden teslim edilmiştir" kaydının bononun kambiyo senedi niteliğini ortadan kaldırıp kaldırmadığı ve kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takibin iptal edilip edilmeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bonoların üzerindeki şarta bağlı ödeme kaydının, senedin sağ tarafındaki koçan kısmında yer alması ve senet metnine dahil olmaması nedeniyle, bononun kayıtsız şartsız ödeme vaadini ortadan kaldırmadığı ve kambiyo senedi niteliğini etkilemediği gözetilerek, yerel mahkemenin takibin iptali kararının bozulmasına ve davanın reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıklara atılı nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarının unsurları itibarıyla oluşup oluşmadığının tespiti bakımından eksik araştırma ile hüküm kurulup kurulmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık beyanları doğrultusunda, suça konu senedin içeriğinin oluşturulmasına ilişkin ve suçun ispatı için önemli nitelikte olan protokolün aslının getirtilerek katılana sorulması, inkârı halinde protokol üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılması ve toplanan delillerin birlikte değerlendirilerek sanıkların hukuki durumlarının belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ile mahkûmiyet hükmü kurulması usul ve yasaya aykırı görülerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Üniversite kütüphanesinden alınan kitapların gecikme bedellerinden oluşan kurum zararından davalıların sorumlu olup olmadığına ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu ve hukuka aykırılık bulunmadığı gözetilerek davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle, davanın reddine dair mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mahkemece kurulan hüküm ile gerekçesinin uyumlu olup olmadığı ve bozma kararında belirtilen araştırma ve değerlendirmelerin yapılıp yapılmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, direnme kararında çek bedelleri hususunda düzeltme yaparak çelişkiyi giderdiği, bilirkişi raporunda da gerekli incelemelerin yapıldığı ve davalıların sorumluluk kapsamının belirlendiği gözetilerek direnme kararı uygun bulunmuş, ancak bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının incelenmemesi nedeniyle dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıkların eylemlerinin mağdur sayısınca ayrı ayrı nitelikli dolandırıcılık suçunu mu yoksa zincirleme suç mu oluşturduğu, resmi belgede sahtecilik suçunun tek mi yoksa iki ayrı suç mu olduğu ve Özel Dairenin “kabule göre” bozma nedenine direnmenin mümkün olup olmadığı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların mağdurlarla aynı anda mı yoksa ayrı ayrı mı görüşerek dolandırıcılık eylemini gerçekleştirdiğinin tespiti için eksik araştırma yapıldığı, TCK'nın 158/1-f. maddesindeki ceza alt sınırı ve adli para cezası miktarına ilişkin hükme aykırı ceza verildiği, Anayasa Mahkemesi’nin TCK’nın 53. maddesinin bazı hükümlerini iptal etmesi nedeniyle hükmün bu hususta yeniden değerlendirilmesi gerektiği ve resmi belgede sahtecilik suçuna ilişkin yerel mahkemenin kararının yeni hüküm niteliğinde olduğu gözetilerek, nitelikli dolandırıcılık suçundan kurulan hüküm sanık yararına bozulmuş, resmi belgede sahtecilik suçuna ilişkin yeni hüküm ise Özel Daireye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında, farklı tarihlerde işlenen kaçakçılık suçlarından açılan kamu davaları arasında zincirleme suç hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Özel Daire ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı arasında oluşan uyuşmazlıkta, inceleme konusu suç tarihinden önce işlenen suça ilişkin düzenlenen ve yerel mahkemece kabul edilen iddianamenin, davaya konu suç ile diğer suçlar arasında hukuki kesinti oluşturduğu, bu nedenle zincirleme suç hükümlerinin uygulanma şartlarının bulunmadığı gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazının reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın nitelikli dolandırıcılık ve resmî belgede sahtecilik suçlarından mahkumiyetine ilişkin hükmün eksik araştırma ile verilip verilmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın pamuk ekimi yaptığı iddiasıyla aldığı destekleme primlerine ilişkin suçun oluşumu hususunda, suça konu arazilerin durumu, pamuk ekim alanının sanığın beyanı ve destekleme primine konu alan ile örtüşüp örtüşmediği, sanığın pamuk ekimi ve satışına dair sunduğu belgelerin gerçeği yansıtıp yansıtmadığı hususlarının yeterince araştırılmadan hüküm kurulduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Özelleştirme yoluyla hisse devri yapılan bir şirkette çalışan işçinin işçilik alacaklarından, hisseleri devralan şirketin de sorumlu olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Özelleştirme yoluyla yapılan hisse devrinin işyeri devri sayılıp sayılmayacağının, özelleştirme yöntemine ve işçinin çalıştığı birimin devrinin yapılıp yapılmadığına göre değerlendirilmesi gerektiği, mahkemenin ise bu hususları yeterince araştırmadığı gözetilerek karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Taşınmaz satış vaadi sözleşmesinden doğan çeklerin iptali, borçlu olmadığının tespiti, satış vaadi sözleşmesinin iptali ve ödenen bedellerin iadesi talepleri.
Gerekçe ve Sonuç: Hukuk Genel Kurulu, yerel mahkemenin bozma kararına konu hususları hükme esas aldığı raporda tek tek incelediği ve davalıların sorumluluk kapsamını belirlediği gerekçesiyle direnme kararını uygun bulmuş, bu nedenle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar vermiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 194. maddesi gereğince, aile konutu üzerindeki ipoteğin kaldırılması talebinin kabul edilip edilmeyeceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı bankanın, ipotek tesis edilirken davacı eşten gerekli muvafakati almadığı ve özen yükümlülüğünü ihlal ettiği, davacının imzasının bulunmadığı ve Türkçe bilmediği hususları gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.