Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Kolektif Sendika Özgürlüğü”
- Uyuşmazlık: Sanıklara atılı sendikal hakların kullanılmasının engellenmesi suçunun oluşup oluşmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Katılanların iş akitlerinin sendikal nedenlerle feshedilmesinin bireysel sendika hakkına yönelik bir müdahale niteliğinde olduğu, bu eylemin TCK’nın 118/2. maddesi kapsamında sendikaya yönelik hukuka aykırı bir davranış olarak kabul edilemeyeceği, diğer taraftan TCK’nın 118/1. maddesindeki suçun bireysel sendikal hakkını korumaya yönelik olup bu suçun oluşabilmesi için cebir veya tehdit kullanılmasının gerektiği, ancak katılanların tehdit edildiklerine ilişkin beyanlarının dosyadaki tanık anlatımları ve diğer delillerle desteklenmediği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sendika yönetim kurulunun, sendika temsilcisini görevden alma kararının iptali talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Sendika tüzüğünün yönetim kuruluna temsilciyi görevden alma yetkisi verdiği ve bu yetkinin takdir yetkisi kapsamında kullanılmasının hukuka uygun olduğu gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının onanmasına ve sendika temsilcisini görevden alma kararının iptal talebinin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sendikanın, üyesi işçilere uygulanan giriş-çıkış imza zorunluluğunun ayrımcılık teşkil ettiğinin tespiti talebiyle açtığı topluluk davasında hukuki yararının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sendikanın, üyelerinin hak ve menfaatlerini korumak amacıyla, işçilere özgü olarak uygulanan ve ayrımcılık yaratan imza uygulamasının tespiti için topluluk davası açmasında hukuki yararının bulunduğu gözetilerek, davada hukuki yarar yokluğu nedeniyle usulden reddine karar veren Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sendika üyelik hakkının tespiti istemine ilişkin açılan davada, davacının dava açma ehliyeti ve hukuki yararının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sendikanın, üyesinin sendika üyelik hakkını korumak amacıyla dava açma ehliyetinin ve dava konusu uyuşmazlığın sendikanın hukuki durumunu da etkilemesi nedeniyle hukuki yararının bulunduğu gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına ve davaya devam edilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının iş sözleşmesinin sendikal nedenlerle feshedilip feshedilmediği ve feshin geçerli bir nedene dayanıp dayanmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesi'nin ihlal kararı ve işçilerin eyleminin demokratik tepki niteliğinde olduğu gözetilerek, feshin sendikal nedenlerle yapıldığı ve geçerli bir sebebe dayanmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, işe iadeye ve sendikal tazminata hükmedilmiştir. - Uyuşmazlık: Asıl işveren-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olduğu durumlarda, işçinin asıl işverenin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden yararlanabilmesi için sendika üyeliğinin asıl işverene bildirilmesinin gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Asıl işveren-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olması halinde, işçinin asıl işverenin işçisi sayılmasına rağmen, toplu iş sözleşmesinden yararlanabilmesi için 6356 sayılı Kanun'un 39. maddesindeki şartların gerçekleşmesi gerektiği, dolayısıyla işçi sendikasına üyeliğin asıl işverene bildirilmesinin zorunlu olduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı belediye ile alt işverenler arasında geçerli bir asıl işveren-alt işveren ilişkisinin bulunmadığının sabit olduğu durumda, davacının davalı belediye ile sendika arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden, sendika üyeliğinin davalıya bildirildiği tarihten itibaren mi yoksa sendikaya üye olduğu tarihten itibaren mi yararlanacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Asıl işveren-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olduğunun tespit edilmesi halinde alt işveren işçisinin başlangıçtan itibaren asıl işverenin işçisi sayılacağı, ancak toplu iş sözleşmesinden yararlanabilmesi için 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 39. maddesindeki şartların da mevcut olması gerektiği, bu kapsamda davacının sendika üyeliğinin davalıya bildirildiği tarihten itibaren toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği gözetilerek, direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Asıl işveren-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olduğu durumda, işçinin asıl işverenin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden yararlanabilmesi için sendika üyeliğinin asıl işverene bildirilmesinin gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Asıl işveren- alt işveren ilişkisinin muvazaalı olarak kurulması halinde alt işverenin işçilerinin baştan itibaren asıl işverenin işçisi sayılacağı, ancak asıl işverenin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden yararlanabilmek için 6356 sayılı Kanun’un 39. maddesindeki şartların oluşması gerektiği, bu kapsamda işçinin sendika üyeliğinin asıl işverene bildirilmesinin zorunlu olduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanıkların toplantı ve gösteri yürüyüşüne katılma eylemlerinin 6352 sayılı Kanun'un Geçici 1. maddesi kapsamında değerlendirilip, kovuşturmanın ertelenmesi gerekip gerekmediği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Toplantı ve gösteri yürüyüşlerinin Anayasa ve AİHS tarafından güvence altına alınan düşünce ve kanaat açıklama yöntemlerinden biri olduğu ve sanıkların eylemlerinin 2911 sayılı Kanun'un 32/2. maddesinde düzenlenen ve 6352 sayılı Kanun kapsamına giren fiillerden oluştuğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın toplantı ve gösteri yürüyüşüne silahla katılma eyleminin 6352 sayılı Kanun'un Geçici 1. maddesi kapsamında değerlendirilip kovuşturmanın ertelenmesi gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Toplantı ve gösteri yürüyüşlerinin düşünce ve kanaat açıklama yöntemi olarak kabul edilmesi ve sanığın eyleminin bu kapsamda değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanıkların toplantı ve gösteri yürüyüşlerine silahla katılma eylemlerinin 6352 sayılı Kanun'un Geçici 1. maddesi kapsamında değerlendirilip, kovuşturmanın ertelenmesi gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Toplantı ve gösteri yürüyüşlerinin Anayasa ve AİHS tarafından güvence altına alınan düşünce ve kanaat açıklama yöntemlerinden biri olduğu ve sanıkların eylemlerinin 2911 sayılı Kanun'un 33/1. maddesinde düzenlenen toplantı ve gösteri yürüyüşüne silahla katılma suçunu oluşturduğu, bu suçun da 6352 sayılı Kanun'un Geçici 1. maddesi kapsamında kaldığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın toplantı ve gösteri yürüyüşüne silahla katılma eyleminin 6352 sayılı Kanunun Geçici 1. maddesi kapsamında değerlendirilip kovuşturmanın ertelenmesi gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Toplantı ve gösteri yürüyüşlerinin Anayasa ve AİHS tarafından güvence altına alınan düşünce ve kanaat açıklama yöntemi olduğu, sanığın eyleminin de bu kapsamda değerlendirilmesi gerektiği ve 6352 sayılı Kanun'un Geçici 1. maddesi şartlarının oluştuğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.