Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Konusu Kalmayan İstem”
- Uyuşmazlık: İcra takibinin zamanaşımı nedeniyle talik edilip edilmeyeceği hususunda yaşanan hukuki anlaşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Borçlu şirket hakkında, dayanak bonodaki imzanın sahteliği iddiasıyla açılan davada takibin iptaline karar verildiğinden ve bu karar kesinleştiğinden, artık devam eden bir icra takibi bulunmaması nedeniyle, konusu kalmayan talik istemi hakkında karar verilmesine yer olmadığı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İş kazasının tespiti davasında, davalı Kurumun olayı iş kazası olarak kabul etmesiyle davanın konusuz kalıp kalmadığı ve davalı işveren yönünden de olayın iş kazası olup olmadığının tespit edilip edilmeyeceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: İş kazası tespiti davasında, Kurumun olayı iş kazası olarak kabul etmesinin davalı işvereni bağlamayacağı, olayın iş kazası olup olmadığının tüm taraflar bakımından tespit edilmesi gerektiği ve bu hususun kamu düzeninden olduğu gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atma iddiasına dayalı tazminat davasında, el atmanın sona ermesi ve davalı idarelerden birinin taşınmazda paydaş olması nedeniyle davanın reddine ilişkin direnme kararının hukuka uygunluğu.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı İzmir Büyükşehir Belediyesi yönünden direnme kararının yeni hüküm niteliğinde olması nedeniyle Yargıtay 5. Hukuk Dairesine gönderilmesine, davalı İZSU yönünden ise önceki kararda davanın konusuz kalması nedeniyle davalı lehine usulü kazanılmış hak doğduğu gözetilerek direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tasarrufun iptali davasında, İİK m. 277 vd. maddeleri ile BK m. 179, 180 ve 110. maddelerine dayalı taleplerin birlikte görülüp görülemeyeceği, borçlu ile üçüncü kişi arasında iptal davasına konu olabilecek bir tasarruf işleminin bulunup bulunmadığı, bulunması halinde davanın konusuz kalıp kalmadığı, bekletici mesele ve yargılama giderlerinin belirlenmesi hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının talepleri arasında terdit bulunmadığı, somut uyuşmazlığın niteliği, BK’nın 110, 179 ve 180. maddeleri kapsamındaki taleplerin İİK m. 280/3’deki iptal sebepleri bakımından birlikte değerlendirilmesi gerektiği, taleplerden birine ilişkin verilecek kararın diğerini doğrudan etkileyeceği, bu sebeple davacının taleplerinin bir bütün olarak ele alınarak çözülmesinin usul ekonomisine uygun olduğu, ayrıca dosya kapsamında icra iflas hukuku anlamında iptale konu edilebilecek bir devir veya tasarruf işleminin bulunmadığı gözetilerek direnme kararı onanmış, davacı vekilinin direnme kapsamı dışında kalan ve Özel Dairece incelenmeyen temyiz itirazlarının değerlendirilmesi için dosya Yargıtay’a gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Kuruma yerleştirilmiş bir çocuğun evlat edinilmesinde ana-baba rızasının aranmamasına ilişkin davanın hangi aşamada açılabileceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Çocuğun dava devam ederken evlat edinilmiş olması nedeniyle davanın konusu kalmadığı gözetilerek, ilk derece mahkemesinin davanın reddine ilişkin hükmünün bozulmasına ve konusu kalmayan dava hakkında hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Muvazaalı olduğu iddia edilen bir gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil davasında, Yargıtay’ın ilk bozma kararına uyulmasıyla oluşan usulü kazanılmış hakkın ileri sürülebilir olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Satış vaadi sözleşmesinin TMSF tarafından muvazaalı olduğu gerekçesiyle geçersiz sayılmasına karar verildiği ve bu kararın idari yargıda kesinleştiği, dolayısıyla ilk bozma kararının maddi bir hataya dayandığı gözetilerek, Hukuk Genel Kurulu’nun bozma kararı kaldırılarak yerel mahkemenin davanın reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kuruma yerleştirilmiş bir çocuğun evlat edinilmesinde ana-baba rızasının aranmamasına ilişkin davanın hangi aşamada açılabileceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Türk Medeni Kanunu'nun 312. maddesinin yorumlanması suretiyle, çocuğun kuruma yerleştirilmesinden sonra evlat edinme işlemleri sırasında rızanın aranıp aranmayacağına karar verileceği, ancak somut olayda çocuğun zaten evlat edinilmiş olduğunun tespit edilmesi nedeniyle davanın konusunun kalmadığı gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına ve konusu kalmayan dava hakkında hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Konusu kalmayan bir davada, seri dava niteliği nedeniyle hükmedilen vekalet ücretinin miktarına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında isabetsizlik bulunmadığı ve bozma ile kesinleşen hususların tekrar incelenemeyeceği gözetilerek davalı idare vekilinin temyiz itirazlarının reddine ve İlk Derece Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalıların, davacılardan aldıkları teminat çeklerini iade etmeyip, sözleşme borcuna karşılık olarak kullanmaları üzerine açılan menfi tespit ve çek iptali davasının reddine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıların, çeklerin teminat amacıyla verildiğini ispatlayamamaları ve taraflar arasında alacak-borç ilişkisinin devam ettiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kuruma yerleştirilmiş küçüğün evlat edinilmesinde ana baba rızasının aranmamasına ilişkin davanın reddine dair kararın temyizi.
Gerekçe ve Sonuç: Küçük, dava devam ederken kesinleşen mahkeme kararıyla evlat edinildiğinden davanın konusu kalmadığı gözetilerek, ilk derece mahkemesi hükmünün bozulmasına ve konusu kalmayan dava hakkında hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Evlat edinmede ana baba rızası aranmaması davasının, çocuğun evlat edinecek aile yanına yerleştirilmesinden sonra açılıp açılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Çocuğun evlat edinme davası kesinleştikten sonra ana baba rızası aranmaması davasının konusunun kalmadığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.