Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Maden”
- Uyuşmazlık: Maden işletme ruhsatının haczedilip haczedilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: 3213 sayılı Maden Kanunu'nun 40. maddesinde sayılan haczi yasaklı mallar arasında maden işletme ruhsatının bulunmaması, aksine kanunun 27, 39 ve 43. maddelerinde ruhsatın devredilebilir, rehnedilebilir ve ipotek edilebilir olduğunun düzenlenmesi ve 38. maddesinde ruhsat üzerindeki haciz işlemlerinin maden siciline işleneceğinin belirtilmesi karşısında, maden işletme ruhsatının haczedilebilir olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının murisinin belirli bir maden sahasında ... madeni dışında diğer madenler için de buluculuk hakkının olup olmadığının tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Muris ile Sanayi Bakanlığı arasında imzalanan maden sözleşmesi ve düzenlenen ruhsat kaydının sadece ... madenine ilişkin olduğu ve bilirkişi raporuyla da bu durumun teyit edilmesi gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi'nin davacının ... madeni dışındaki diğer madenler için buluculuk hakkı olmadığı yönündeki kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, murisinden miras kalan maden sahasının buluculuk hakkından kaynaklı 2008 yılına ait alacağın davalı şirketten tahsili istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Miras yoluyla intikal eden maden haklarının intikal işlemlerinin 6 ay içinde tamamlanmamış olması, maden sahasının davacının murisi tarafından yetkilisi olduğu şirkete devredilmiş olması ve maden sahalarının işletme ruhsatı düzenlenirken bulucunun belirtilmemiş olması hususları gözetilerek, davacının temyiz itirazlarının reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Maden işletme ruhsatının haczedilip haczedilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: 3213 sayılı Maden Kanunu'nun 40. maddesinde sayılan haczedilemez mallar arasında maden işletme ruhsatının yer almaması ve aynı Kanun'un 27, 39 ve 43. maddelerinde ruhsatın devredilebilir, rehnedilebilir ve icra yoluyla satılabilir olduğunun düzenlenmesi gözetilerek, maden işletme ruhsatının haczedilebileceği gerekçesiyle mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından rödövans sözleşmesine aykırı davranıldığı ve maden sahasının işletme hakkının 3. şahıslara devredilmeye çalışıldığı iddiasıyla açılan muarazanın men'i davasında, yerel mahkemenin davayı reddetmesi üzerine yapılan temyiz üzerine Yargıtay'ın bozma ilamına karşı direnme kararının incelenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı ile dava dışı bir kişi arasında yapılan ve daha sonra maden siciline tescil edilen rödövans sözleşmesinin, davacı ile davalı arasındaki daha önceki tarihsiz sözleşmeyi geçersiz kılmayacağı ve bu tarihsiz sözleşmeye dayalı taleplerin de değerlendirilmesi gerektiği, ayrıca maden sahasının teslimi hususunda verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılması talebinin bir dava olarak değerlendirilip hüküm kurulamayacağı, ayrıca davayı etkileyecek yeni bir rödövans sözleşmesinin maden siciline tescil edilmesi nedeniyle sözleşmenin taraflarının da davaya dahil edilerek yargılamaya devam edilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin, davacının mülkiyetindeki taşınmazdan maden çıkarması nedeniyle oluşan zararın tazmini davasında, tazminat miktarının tespiti ve madenlerin devlete ait olması nedeniyle oluşan hukuki durum.
Gerekçe ve Sonuç: Madenlerin devlet hüküm ve tasarrufu altında olduğu ve davacının maden ruhsatının bulunmadığı gözetilerek, taşınmazın değerinin belirlenmesi ve davacının zararının bu değere göre hesaplanması gerektiği, aksi halde haksız zenginleşme oluşabileceği gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Maden işletme ruhsatının haczedilip haczedilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: 3213 Sayılı Maden Kanunu'nun ilgili maddelerine göre, maden işletme ruhsatının devredilebilir, ipotek edilebilir ve icra dairesince satışı yapılabileceğinden, haczedilebilir nitelikte olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin aksine karar veren direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İzinsiz çıkarılan madenin bedelinin tahsili istemine ilişkin davada Hazine'nin aktif husumet ehliyetinin olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Madenlerin devletin hüküm ve tasarrufu altında olması ve izinsiz çıkarılan madenin devlete karşı işlenmiş fiil sayılması nedeniyle, çıkarılan maden bedelini isteme hakkının Hazine'de olduğu gözetilerek, Hazine'nin aktif husumet ehliyetini kabul eden Özel Daire bozma kararına uyulması gerekirken direnilmesi usul ve yasaya aykırı bulunarak direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İcra müdürlüğünün, Maden Kanunu'nun 40. maddesi gereğince haczi caiz olmayan maden işletmesi mallarına ilişkin haciz talebini, borçlunun şikayeti olmaksızın reddetmesinin doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Maden Kanunu'nun 40. maddesinde sayılan malların haczi caiz olmadığı, haczedilmezlik iddiasının borçluya tanınmış bir hak olduğu ve icra memurunun haciz talebini yerine getirme konusunda takdir yetkisi bulunmadığı gözetilerek, icra mahkemesinin şikayeti reddeden kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin, devraldığı maden sahasını terk etmesi nedeniyle davacı idarenin, sözleşmeye dayalı olarak maden arama katkı payı alacağının tahsili istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının, işletme projesinde belirtilen üretim miktarına göre maden arama katkı payını ödeme yükümlülüğünü ihlal ettiği, ancak yerel mahkemenin hükümde faiz hesaplamasında taleple bağlılık ilkesini ihlal ettiği gözetilerek, hüküm düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Maden bulucusu olduğunun tespiti davasında, davacının murisinin hangi maden sahasının bulucusu olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge adliye mahkemesi kararının hükmü ile gerekçesi arasında çelişki bulunması ve davacının murisinin işlettiği maden sahasının tereddüte mahal vermeyecek şekilde tespiti için mahallinde keşif yapılmasının gerekliliğinin gözetilmesiyle karar bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.