Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Mahalle Sınır Değişikliği”
- Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedeli tespiti davasında, muhdesatın bulunduğu sokağın adının hatalı yazılması nedeniyle hükmün düzeltilip düzeltilemeyeceğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahalle sınır değişikliği nedeniyle muhdesatın bulunduğu sokağın adının hatalı yazılmasının hükmün özüne etki etmediği ve bu yanlışlığın düzeltilmesinin yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediği gözetilerek, bölge adliye mahkemesi kararının HMK'nın 370/2. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro tespiti sırasında tescil harici bırakılan ve sonradan Hazine adına tescil edilen taşınmaza ilişkin tapu iptali ve tescil davasında, zilyetlik yoluyla iktisap şartlarının oluşup oluşmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin Yargıtay'ın önceki bozma kararında belirtilen hususlara tam olarak uymaması, özellikle hava fotoğrafları, bilirkişi raporları ve tanık ifadelerinin birlikte değerlendirilerek eksik inceleme yapması ve idari sınır değişikliği hususunu göz ardı etmesi bozmayı gerektirmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro tespitine itiraz davasında, çekişmeli parsellerin davacıların dayandığı tapu ve vergi kaydı kapsamında olup olmadığı, zilyetlik yoluyla kazanılıp kazanılamayacağı ve orman içi açıklık niteliğinde olup olmadığı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Çekişmeli parsellerin, davacıların dayandığı tapu kaydının sınır ve miktar itibariyle kapsamı dışında kaldığı, parsellerin etrafının devlet ormanı ile çevrili olduğu, orman bütünlüğü bozulmadan ayrılmasının mümkün olmadığı, eğim ve bitki örtüsü itibariyle orman içi açıklık niteliğinde olduğu ve bu nedenle zilyetlik yoluyla kazanılamayacağı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu Hazine adına kayıtlı taşınmazların yüzölçümünde meydana gelen azalmanın, komşu parselle olan sınır değişikliğinden kaynaklanıp kaynaklanmadığı ve bu değişikliğin düzeltilip düzeltilemeyeceğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bilirkişi raporunda, yüzölçümündeki azalmanın sınır değişikliğinden değil, sayısallaştırma çalışmaları sırasındaki bir kayıklıktan kaynaklandığı ve yapılan işlemlerin mevzuata uygun olduğu tespit edilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Maliye Hazinesi'nin köy boşluğuna tecavüz suçundan açılan kamu davasına katılma ve hükmü temyiz hak ve yetkisinin bulunup bulunmadığı ile köy merasına tecavüz suçunda 6360 sayılı Kanun'un TCK'nın 7. maddesindeki zaman bakımından uygulama kuralı kapsamında değerlendirilip değerlendirilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Köy boşluğunun mülkiyet hakkı sahibi olan ve köylülerle birlikte ortak kullanım hakkı bulunan Hazinenin, köy boşluğuna tecavüz suçundan doğrudan zarar gördüğü gözetilerek davaya katılma ve temyiz hakkı bulunduğuna, ancak 6360 sayılı Kanun'un suç tanımını veya cezasını değiştirmeyip yalnızca köy tüzel kişiliğinin statüsünü değiştirdiğinden, TCK'nın 7. maddesindeki fail lehine olan hükmün uygulanamayacağına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu davalı köy adına tescil edilen cami ve arsasının, davacı köyün idari sınırları içerisinde kaldığı iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil davasında, taşınmazın hangi köye ait olduğunun tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Çekişmeli taşınmazın cami ve arsası vasfında kamu hizmet malı sayılması ve davacı köyün idari sınırları içerisinde kaldığının tespit edilmesi, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 16/A maddesi gereğince taşınmazın davacı köy adına tescilini gerektirdiğinden, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu mera olarak tespit edilen taşınmazın bir kısmı üzerindeki tapu kaydına dayanarak açılan tapu iptali ve tescil davasında, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesindeki on yıllık hak düşürücü sürenin uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazın kadastro tutanağının kesinleştiği tarih ile dava tarihi arasında on yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş olması ve taşınmazın idari yönden başka köy hudutları içerisinde kalmasının bu süreyi bertaraf etmeyeceği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kadastro tespiti sonucu ölü bir şahıs adına tescil edilen taşınmazlara mirasçıları ve Hazine tarafından ayrı ayrı tapu iptali ve tescil davası açılması üzerine, taşınmazların mülkiyetinin kime ait olduğunun tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, taraf teşkili ve delil toplamada eksiklikler bulunduğu, tapu kayıtlarının ve Hazine'nin davasının hukuki dayanaklarının yeterince araştırılmadığı, davacı mirasçıların dayandığı tapu kaydı ve veraset ilamındaki tüm mirasçıların davaya dahil edilmemesi, Hazine'nin dava sebebinin açıklatılmaması ve taşınmazlar üzerinde ifraz kararı verilmesinin hatalı olduğu gerekçeleriyle bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Yoksulluk nafakasının kaldırılması davasında, yerel mahkemenin direnme kararının temyiz edilebilirliği.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın açıldığı tarihte yürürlükte olan kanuna göre yıllık nafaka miktarı temyiz sınırının altında olsa da direnme kararının verildiği tarihte yürürlükte olan 5219 sayılı Kanun ile belirlenen yeni temyiz sınırının altında kaldığı ve nafaka davalarında yıllık nafaka tutarının dikkate alınması gerektiği gözetilerek direnme kararının temyiz edilemez olduğuna ve davalı vekilinin temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Uygulama kadastrosu sonucu tespit edilen taşınmaz sınırlarına itirazın kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Tesis kadastrosu ile uygulama kadastrosu sınırlarının örtüştüğü, uygulama kadastrosu çalışmalarında taşınmazlar arasındaki sınırlarda bir değişiklik yapılmadığı ve çalışmaların mevzuata uygun olduğu gözetilerek yerel mahkemenin davayı reddeden kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.