Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Mahkeme Kararının İptali”
- Uyuşmazlık: Hakem kararının iptali davasında, taraflar arasında geçerli bir tahkim anlaşmasının bulunup bulunmadığı ve hakem kararının kamu düzenine aykırılık teşkil edip etmediği hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Taraflar arasında, kesinleşmiş bir mahkeme kararıyla tahkim yoluna başvurulması hususunda zımni olarak anlaşma sağlandığı, hakem kararında şirketin tüzel kişiliği ve temsil yetkisine ilişkin yapılan değerlendirmelerin ise kamu düzenini ilgilendirmediği gözetilerek, hakem kararının iptali isteminin reddine ve direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Anonim şirkette yapılan genel kurulda alınan finansal tabloların onaylanması, yönetim kurulunun ibrası ve kâr dağıtımına ilişkin kararların iptali gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Finansal tabloların onaylanmasına ilişkin kararın iptali için yeterli şartların oluşmadığı, ancak yönetim kurulu üyelerinin birbirlerinin ibrasında oy kullanmaları ve vasi ile kısıtlı arasında çıkar çatışması olması nedeniyle ibra kararının, düşük oranda kâr payı dağıtılmasına karar verilmesi nedeniyle de kâr dağıtım kararının iptal şartlarını taşıdığı gözetilerek, mahkeme kararının kısmen onanmasına, kısmen bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, 696 sayılı KHK ile 375 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçerken imzaladığı sulh sözleşmesiyle önceki iş ilişkisinden kaynaklanan haklarından feragat edip etmediği ve Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararının davaya etkisi.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesi'nin 375 sayılı KHK'nın ilgili bentlerini iptal etmesi ve iptal kararlarının kesinleşmemiş davalara uygulanması gerektiği gözetilerek, mahkeme dışı yapılan sulh sözleşmesinin kesin hüküm etkisi doğurmaması nedeniyle, ilk derece mahkemesinin muvazaa iddiasını araştırması ve sonucuna göre karar vermesi için karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Eser sözleşmesinden kaynaklanan hakedişe girmeyen işler, haksız kesintiler, vade farkı alacakları, tamamlanmayan işler nedeniyle oluşan kar kaybı ve manevi tazminat taleplerinin reddine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Yapım İşleri Genel Şartnamesi'nin 39. maddesinin delil sözleşmesi niteliğinde olduğu ve davacının hakediş raporlarına usulüne uygun itirazda bulunmadığı, ayrıca davacının iddialarını ispatlayacak deliller sunmadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının kıdem tazminatı, yıllık izin ücreti ve ikramiye alacaklarının olup olmadığı ve Anayasa Mahkemesi'nin 5953 sayılı Kanun'un 6. maddesinin birinci fıkrası ile yedinci fıkrasının ikinci cümlesinin iptaline ilişkin kararının davaya etkisinin ne olduğu hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesi'nin 5953 sayılı Kanun'un 6. maddesinin birinci ve yedinci fıkralarının bazı kısımlarını iptal etmesi ve bu iptal kararının Resmî Gazete'de yayımlanarak kesinleşmesi ve Anayasa Mahkemesi iptal kararlarının geriye yürümemekle birlikte derdest davalarda uygulanması gerektiği gözetilerek, İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kira sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıkta verilen hakem kararının iptali talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Hakem kararında, karşı davada talep edilmiş olmasına rağmen faiz talebi hakkında hüküm kurulmaması, istemin tamamı hakkında karar verilmediği anlamına geldiğinden ve bu durum Milletlerarası Tahkim Kanunu m.15/A-1-e'de iptal sebebi olarak sayıldığından hakem kararının kısmen iptali gerekirken, tamamının iptaline karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunarak karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Yolsuz tescile dayanak olan mahkeme kararının, başka bir mahkeme kararı ile iptal edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kesinleşmiş bir mahkeme kararının ancak yargılamanın iadesi sebepleriyle iptal edilebileceği, somut olayda bu sebeplerin bulunmadığı ve yolsuz tescil iddiasının tapu iptali ve tescil davası yoluyla ileri sürülebileceği gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kıyı kenar çizgisi içinde kaldığı iddia edilen taşınmazın tapu kaydının iptali ve yıkımı istemine ilişkin davada, Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararının uygulanıp uygulanamayacağı ve davanın reddine ilişkin hükmün kesinleşip kesinleşmediği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından tapu iptali ve yıkım talebiyle açılan davada, yerel mahkemece hak düşürücü süre nedeniyle davanın reddine karar verilmiş, bu karar Yargıtay tarafından yargılama giderleri yönünden bozulmuş, ancak davanın reddine ilişkin kısım onanmış, sonrasında Anayasa Mahkemesi’nin 5841 sayılı Yasa’nın ilgili maddesini iptal etmesi üzerine, davanın esası yönünden kesinleşen kararın Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararı nedeniyle yeniden incelenmesi gerektiği, bu nedenle hükmün bozulması gerektiği gözetilerek karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İdari yargı kararlarının uygulanmaması nedeniyle açılan manevi tazminat davasında, idari yargı sürecinde vekil olarak yer alan avukatların davacı ehliyetinin bulunup bulunmadığı ve imar planı değişikliği yapan Başbakan ile Bayındırlık Bakanı'nın tazminat sorumluluğunun olup olmadığı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: İdari yargıda vekil olarak görev yapan avukatların, müvekkilleri lehine verilen kararların uygulanmaması sebebiyle maruz kaldıkları manevi zarar nedeniyle davacı ehliyetleri olduğu ve Başbakan ile Bayındırlık Bakanı'nın idari yargı kararlarını etkisiz kılmak amacıyla imar planı değişikliği yapmalarının, idari yargı kararlarını uygulamama anlamına geldiği ve bu eylemlerinden dolayı tazminat sorumlulukları bulunduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hazine'nin, özel orman parsellerinin yolsuz tescil edildiği iddiasıyla açtığı tapu iptal ve tescil davasında, yerel mahkemenin davanın reddine ilişkin kararının Yargıtay tarafından bozulmasına rağmen direnme kararı vermesi üzerine, direnme kararının hukuki geçerliliği.
Gerekçe ve Sonuç: Özel orman parsellerinin oluşturulmasına ve tesciline esas teşkil eden işlemlerin yasa ve yönetmeliklere aykırı olarak yapıldığı, parsellerin 1942 yılı orman kadastrosunda orman sınırları içinde yer aldığı, 1945 tarihli 4785 sayılı Yasa ile devletleştirildiği ve 1950 tarihli 5658 sayılı Yasa kapsamındaki iade talebinin reddedilmesiyle Hazine mülkiyetinde kaldığı, ayrıca 1984 yılında yapılan orman kadastrosunda da parsellerin orman sınırları içinde gösterildiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.