Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Marka Lisans Sözleşmesi”
- Uyuşmazlık: Lisans sözleşmesinin feshi nedeniyle uğranılan zararın tazminine ilişkin davaya Asliye Ticaret Mahkemesi'nde mi yoksa Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi'nde mi bakılması gerektiği.
Gerekçe ve Sonuç: Lisans sözleşmesiyle davalıya ait markanın kullanım hakkının da verilmesi ve marka hakkına dayalı ihtilaflar olması nedeniyle uyuşmazlığın çözümünde 556 sayılı KHK hükümlerinin uygulanması ve davaya Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi'nde bakılması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin, davacının "NEZİH" ibareli markasını lisans sözleşmesine aykırı kullandığı iddiasıyla açılan marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet davasında, lisans sözleşmesinin geçerliliği ve lisans bedelinin tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Taraflar arasında geçerli bir lisans sözleşmesi bulunduğu, sözleşme bedelinin sembolik olarak düşük belirlenmesinin sözleşmenin geçersizliği sonucunu doğurmadığı ve davacının sözleşmeden doğan haklarını ileri sürebileceği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yetkili satıcılık sözleşmesinde yer alan ön onay şartına uyulmamasının, alt yetkili satıcılık sözleşmelerini geçersiz kılıp kılmayacağı ve tarafların Türk Medeni Kanunu'nun 2. maddesindeki dürüstlük kuralına aykırı davranıp davranmadıkları noktasında anlaşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Özel akitte yer alan ön onay şartının gerçekleşmediği, davacı şirketin marka devrinden sonra marka sahibi olduğu ve davalıların bu durumu bilmelerine rağmen ön onay almadan yeni alt lisans sözleşmeleri düzenlemelerinin dürüstlük kuralına aykırı olduğu değerlendirilerek mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalıya ait "Sosan" markasının davacıların sahip olduğu benzer markalara tecavüz edip etmediği ve hükümsüzlüğüne karar verilip verilmeyeceği ile davalı tarafından kullanılan ürünlerin haksız rekabete yol açıp açmadığının tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı markanın davacı markalarla benzerlik taşımasına ve aynı sınıfta tescilli olmasına rağmen, davacıların gerçek hak sahipliğini ve davalının kötü niyetini ispatlayamamaları, davalının ise önceki kullanım hakkını ortaya koyması gözetilerek, yerel mahkemenin davacı markanın hükümsüzlüğüne ve haksız rekabet iddiasının reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalının "HEPİDO" ibaresini internet sitesindeki bir sekmede kullanmasının davacıların 35. sınıfta tescilli "HEPİDO" markasına tecavüz oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının internet sitesinde "HEPİDO" ibaresini kullanmasının 35. sınıftaki mal ve hizmetlerde kullanım olarak değerlendirilemeyeceği ve davacıların marka hakkına tecavüz teşkil etmediği gözetilerek yerel mahkemenin davayı reddeden kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı şirketler arasındaki ilişkinin hukuki niteliği ve davalı Final Eğitim Danışmanlık Şirketi'nin husumet ehliyetinin bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından, davalı şirketler arasında işyeri devri, iş sözleşmesi devri, birlikte istihdam gibi bir ilişki veya hileli bir işlemin varlığının kanıtlanamaması, davalı şirketlerin farklı tüzel kişiliklere, ortak ve yetkililere sahip olması ve aralarında organik bağ bulunmaması, marka lisans sözleşmesinin ise asıl işveren-alt işveren ilişkisini kanıtlamadığı gözetilerek, davalı Final Eğitim Danışmanlık Şirketi yönünden husumet yokluğundan davanın reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: TSE garanti markasının izinsiz kullanımında, davacı kurumun iç düzenlemesi olan TSE Ürün Belgelendirme Yönergesi'nde belirtilen yıllık emsal belge kullanım bedelinin iki katının maddi tazminat olarak hükmedilip hükmedilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: TSE Ürün Belgelendirme Yönergesi'nin davacı kurumun iç düzenlemesi niteliğinde olması ve mahkemeyi bağlayıcı olmaması, ancak TSE garanti markasının izinsiz kullanımının tüketiciyi yanıltması ve ürünün satışına ekonomik katkı sağlaması nedeniyle 556 sayılı KHK'nin 66/2. maddesi uyarınca belirlenecek tazminatın 66/3. ve 67. maddeleri gözetilerek artırılabileceği gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Marka hakkına tecavüz nedeniyle davacının yoksun kaldığı kazancın nasıl hesaplanması gerektiği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının yoksun kaldığı kazancın hesaplanması için 556 sayılı KHK'nın 66/2. maddesinde belirtilen yöntemlerden birinin seçilmesi gerektiği, davacının bu yöntemlerden 66/2-a maddesinde belirtilen yöntemi seçtiği, dosyada davacının yoksun kaldığı kazancın bu maddeye göre hesaplanmasına esas olabilecek yeterli veri bulunduğu ve bu nedenle BK'nın 42. maddesinin uygulanamayacağı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, davalı şirketin ortağı olmasına rağmen, şirket adına tescilli bir marka üzerindeki tecavüz iddiasında aktif dava ehliyetinin bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının marka üzerinde şahsi bir hakkının bulunmadığı, marka hakkının davalı şirkete ait olduğu ve şirketin ayrı bir tüzel kişiliğe sahip olması nedeniyle davacının marka hakkına tecavüz iddiasında bulunabilmesi için aktif dava ehliyetinin olmadığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi'nin davayı husumet nedeniyle usulden reddetme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.