Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Menkul Haciz”
- Uyuşmazlık: Üçüncü kişinin icra takibine konu mallara istihkak iddiasında bulunması üzerine açılan davada, malların borçluya ait olup olmadığı hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Borçlu ile üçüncü kişi arasında mal kaçırmak amacıyla muvazaalı işlemler yapıldığı, haciz tutanağının aksi sabit oluncaya kadar geçerli olduğu ve daha önceki hacizlerde aynı malların haczedilmiş olduğunun tespit edilmesi gözetilerek, yerel mahkemenin üçüncü kişi lehine verdiği karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığa atılı muhafaza görevini kötüye kullanma suçunun unsurlarının oluşup oluşmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Hacizli malların sanığa yediemin olarak teslim edildiği tarih ile malların yerinde olmadığının tespit edildiği tarih arasında İcra ve İflas Kanunu'nda öngörülen satış isteme süresinin dolmamış olması ve haczin geçerliliğini koruması gözetilerek, sanık hakkında muhafaza görevini kötüye kullanma suçundan mahkumiyet kararı veren yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Haczedilen menkul malın satış talebinin, İİK m. 106'da öngörülen süre geçtikten sonra yapılması nedeniyle haczin kalkıp kalkmadığı ve buna bağlı olarak ihalenin fesh edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: İİK m. 106'da belirtilen bir yıllık satış talep süresinin hak düşürücü süre olması ve bu sürenin geçirilmesiyle haczin kalkmış sayılması nedeniyle, geçerli bir haciz yokken yapılan ihalenin de feshedilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Haczedilen mallar üzerinde üçüncü kişinin istihkak iddiasında bulunması ve haczin İİK'nın 97-99. maddelerine uygun olarak yapılmadığı iddiasıyla açılan şikayetin reddine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: İcra mahkemesinin haciz mahallindeki ilk duruma göre mahcuzun kimin elinde olduğunu tespit etmekle yetkili olduğu, istihkak davasında ise mülkiyet karinesi ve ispat yükünün sadece tarafların sıfatına göre değil, haciz yeri, adres, borçlu ile bağlantı gibi birçok veriye göre değerlendirilmesi gerektiği, bu durumda haczin borçlunun ödeme emri tebliğ edilen adresinde yapılmadığı, haciz mahallinde borçlunun bulunmadığı ve borçlu adına evrak da bulunmadığı gözetilerek, haczedilen menkullerin haciz tarihinde 3. kişinin elinde olduğunun kabulü ve şikayetin reddiyle birlikte istihkak iddiasının esasının incelenmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulmasının doğru olmadığı gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Haczedilen menkul malların devrinin iptali ve bedelinin tahsili istemine ilişkin davada, davalının temyiz itirazlarının değerlendirilmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, davacının haciz işlemini akamete uğrattığı ve malların satılmasını engellediği iddialarını yerinde bulmayarak, davacının dava açmakta hukuki yararının bulunduğunu ve davalıya tazminata hükmedilmesinin hukuka uygun olduğunu gözeterek yerel mahkeme kararını onamıştır. - Uyuşmazlık: Üzerinde haciz yapılan taşınmazın maliki aynı zamanda ipotek alacaklısı olan üçüncü kişi ise, üçüncü kişinin icra mahkemesine başvurusunun haciz yoluyla şikayet mi yoksa istihkak davası olarak mı nitelendirilmesi gerektiği.
Gerekçe ve Sonuç: İpotekli taşınmazın sonradan ipotek alacaklısına devredilmesi halinde ipoteğin kendiliğinden sona ermeyeceği, ipotek hakkının uyku halinde kalacağı ve ipotek alacaklısının 2004 sayılı İİK'nın 83/c maddesine dayanarak şikayette bulunamayacağı, üçüncü kişinin başvurusunun istihkak davası niteliğinde olduğu gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Haczedilen menkullerin gemi yapı ipoteği kapsamında olup olmadığına ve bu nedenle haczedilmezlik şikayetinin kabul edilip edilmeyeceğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Şikayetçinin, gemi ipoteğini temlik etmesi nedeniyle haczedilen malların ipoteğin kapsamında olup olmadığı hususunda şikayette bulunma hakkının bulunmadığı gözetilerek, direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Haczedilen taşınır mallar üzerinde mülkiyet karinesinin kimin lehine işlediği ve ispat yükünün hangi tarafta bulunduğu hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Haczin üçüncü kişinin ticaret sicil adresinde yapılması, borçlunun bu adreste faaliyet göstermemesi ve haciz sırasında bulunan belgelerin güncel olmaması, ayrıca borçlu şirket ortağının hisselerini borcun doğum tarihinden önce devretmiş olması nedeniyle mülkiyet karinesinin üçüncü kişi lehine işlediği, ispat yükünün alacaklıda olduğu ve alacaklının karinenin aksini ispatlayamadığı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: 1086 sayılı HUMK döneminde açılan ancak 6100 sayılı HMK'nın yürürlüğe girmesinden sonra işlemden kaldırılan bir istihkak davasında, HMK'nın 320/4. maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasının doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 6100 sayılı HMK'nın 448. maddesi gereği usul hükümlerinin derhal uygulanması ilkesi ve davanın ilk işlemden kaldırılmasının yeni HMK döneminde gerçekleşmesi nedeniyle davacının HUMK'nun 409. maddesi kapsamında iki kez takipsiz bırakma hakkına sahip olmadığı gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Üçüncü kişi tarafından açılan istihkak davasında, davacının kira sözleşmesinin yapıldığı şirkete ait defterler, faturalar ve ödeme belgelerine dayanması nedeniyle, bu delillerin toplanıp incelenmeden davanın reddinin hukuki dinlenilme hakkının ihlal edip etmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı üçüncü kişinin istihkak iddiasını desteklemek için ileri sürdüğü ve ilk derece mahkemesince toplanan deliller dışında, kira sözleşmesinin yapıldığı şirkete ait defterler, faturalar ve ödeme belgelerine de dayanması karşısında, hukuki dinlenilme hakkı gereğince tarafların gösterdiği tüm delillerin toplanıp incelenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma ile davanın reddine karar verilmesinin doğru olmadığı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İcra takibinde haczedilen mallar üzerinde üçüncü kişinin ticari işletme rehnine dayalı rüçhanlı alacaklı olduğunu iddia etmesi üzerine yaptığı başvurunun şikâyet mi yoksa istihkak davası mı olduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Üçüncü kişinin icra dairesine ve ardından icra mahkemesine yaptığı başvurunun, icra memurunun İİK m. 96/1-2'deki işlemleri yapmamasından kaynaklı bir şikayet değil, haczedilen mallar üzerindeki ticari işletme rehnine dayalı rüçhanlı alacaklı olma iddiasının tespitini amaçlayan bir istihkak davası niteliğinde olduğu, hukuki nitelendirmenin hâkime ait olduğu ve başvurunun istihkak davası olarak değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.