Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Mirasçı Muvafakati”
- Uyuşmazlık: Mirasın reddi beyanından dönülüp dönülemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Mirasın reddi beyanından tek taraflı olarak dönülemeyeceği, ancak diğer mirasçıların muvafakati ile dönülebileceği gözetilerek yerel mahkemenin, diğer mirasçıların muvafakatinin olup olmadığını araştırması gerektiği gerekçesiyle bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Miras bırakanın ölümünden sonra mirasçıları arasında, dava konusu taşınmazların paylaşılıp paylaşılmadığı ve davalının diğer mirasçıların paylarını iktisap edip etmediği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Terekenin paylaşılmamış olması asıl olup paylaşmaya dayanan tarafın bunu ispatlaması gerektiği, davalının ise paylaşma veya pay bağışını ispatlayamadığı, ayrıca 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 29/2 ve 30/2-son maddeleri uyarınca bir mirasçının diğer mirasçıların muvafakati olmaksızın dava açabileceği ve mirasçıları tespit edilemeyen taşınmazın ölü adına tescil edileceği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Mirasçılardan birinin, diğer mirasçıya karşı açtığı tapu iptali ve tescil davasında, tüm mirasçıların davaya dahil edilmesi veya terekeye temsilci atanması gerekip gerekmediği ve davanın reddine ilişkin kararın isabetli olup olmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Mirasçılar arasında açılan tapu iptali ve tescil davalarında diğer mirasçıların davaya muvafakatinin aranmaması, davanın davacının kendi miras payı ile sınırlı olarak değerlendirilmesi ve taşınmazın müşterek murisden kaldığının tespit edilmesi gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Vekalet görevinin kötüye kullanılması iddiasıyla miras payı oranında tapu iptali ve tescil davası açılırken mirasçıların tümünün davaya dahil olup olmadığı ve davanın usulüne uygun açılıp açılmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Terekeye karşı açılan davalarda, mirasçıların tamamının davada taraf olması veya mirasçılardan birinin dava açması halinde diğer mirasçıların muvafakatinin alınması ya da tereke temsilcisi atanması gerektiği, bu durumda mirasçıların tamamının davaya taraf olmadığı veya muvafakatlerinin alınmadığı anlaşıldığından, davanın usulden reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mirasbırakanın ehliyetsiz olduğu iddiasıyla ölünceye kadar bakım ve bağış sözleşmelerinin iptali ile miras payı oranında tapu iptali ve tescil davasının mirasçıların tamamı tarafından açılmaması sebebiyle usulden reddinin doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Terekeye karşı açılan haksız fiil davaları dışında, ehliyetsizlik gibi hukuksal sebeplere dayalı davaların terekeyi temsil eden tüm mirasçılar tarafından birlikte açılması veya mirasçılardan birinin açtığı davada diğer mirasçıların muvafakatinin sağlanması gerektiği, aksi halde terekeye mümessil atanarak davanın yürütülmesi gerektiği gözetilerek, davanın tüm mirasçılar tarafından açılmamış olması ve terekeye mümessil atanmamış olması sebebiyle usulden reddine dair yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Elbirliği mülkiyetine konu terekeye karşı miras payı oranında açılan tapu iptali ve tescil davasında mirasçıların dava ehliyeti ve terekenin temsili hususunda Bölge Adliye Mahkemesi ile İlk Derece Mahkemesi kararlarının hukuka uygunluğu.
Gerekçe ve Sonuç: Terekeye karşı açılan ehliyetsizlik ve vekalet görevinin kötüye kullanılması gibi hukuki nedenlere dayalı davalarda, terekenin tüm mirasçıları tarafından birlikte açılması veya mirasçılardan birinin açtığı davada diğer mirasçıların muvafakatinin alınması, aksi halde terekeye temsilci atanması gerektiği, bu nedenle davacının tek başına miras payı oranında dava açamayacağı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının ve İlk Derece Mahkemesi ek kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mirasçılardan bir kısmının terekeye karşı üçüncü kişi konumunda olan kayıt maliki aleyhine kendi payları hakkında açtıkları tapu iptali ve tescil davasının, diğer mirasçıların paylarını kapsayıp kapsamadığı ve davanın dinlenip dinlenemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Terekeye karşı açılan davalarda tüm mirasçıların terekeyi temsil etmek üzere birlikte dava açmaları veya mirasçılardan birinin dava açması halinde tüm mirasçıların muvafakatinin sağlanması gerektiği, aksi halde terekeye temsilci atanması gerektiği, bu durumda mirasçıların bir kısmının açtığı davanın diğer mirasçıların paylarını kapsamaması ve terekeye temsilci atanmasının da pay oranında açılan davanın dinlenmesini mümkün kılmayacağı gözetilerek, ilk derece mahkemesinin kararının gerekçe ve hükmünün düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mirasçılardan birinin diğer mirasçıların muvafakati olmadan terekeye dahil taşınmaz için tapu iptali ve tescil davası açıp açamayacağına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Terekeye dahil taşınmaz üzerinde tasarruf işlemlerinin tüm mirasçılar tarafından birlikte yapılması gerektiği, davacının diğer mirasçıların muvafakatini sunamadığı ve aktif dava ehliyetinin bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin davayı usulden reddetme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro öncesi hukuki nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasında mirasçılardan birinin diğer mirasçıların muvafakati olmaksızın terekeye dahil taşınmaz için açtığı davanın usulden mi yoksa esastan mı reddedilmesi gerektiği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davalıların mirasbırakanın terekesine karşı üçüncü kişi konumunda olmaları ve davacının miras payı oranında üçüncü kişilere karşı dava açamaması nedeniyle davanın aktif husumet ehliyeti yokluğundan usulden reddi gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el koyma nedeniyle tazminat davasında, elbirliği mülkiyetine konu taşınmazdaki paydaşlardan bir kısmının daha önce dava açıp tazminatlarını almış olması durumunda, kalan paydaşın diğerlerinin muvafakati olmadan dava açma ehliyetinin olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Elbirliği mülkiyetine konu taşınmazda, diğer paydaşların daha önce açtıkları davalarda tazminat almış olmaları ve dava açmayan başka mirasçı bulunmaması nedeniyle, davacının diğer paydaşların muvafakati aranmaksızın kendi payına düşen tazminatı talep edebileceği gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Mirasçılardan birinin, miras bırakanın paylı mülkiyetine konu taşınmazdaki payın satışı sebebiyle açtığı önalım davasında, diğer mirasçıların davacı vekiline vekâletname vermelerinin davaya muvafakat olarak kabul edilip edilemeyeceği ve davanın dinlenip dinlenemeyeceği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Elbirliği mülkiyetine konu pay üzerindeki önalım hakkının kullanılması için mirasçıların oy birliğiyle hareket etmesi gerektiği, davaya konu payın davacı mirasçı adına tescili hususunda diğer mirasçıların davacı vekiline verdikleri vekâletnamelerle oy birliğiyle hareket ettikleri ve davaya muvafakat ettikleri anlaşıldığından, davanın dinlenebilme koşullarının oluştuğu gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mirasbırakanın ölümünden sonra mirasçıları tarafından, Hazine adına kayıtlı taşınmaz payının tapu kaydının iptali ve kendi adlarına tescili istemiyle açılan davada, davacıların aktif dava ehliyetinin bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıların mirasbırakanın tüm mirasçıları olmadığı ve dava dışı mirasçı bulunduğu, bu nedenle de mirasbırakan adına açılmış bir davada tüm mirasçıların davacı olması veya dava dışı mirasçının muvafakatinin sağlanması gerektiği gözetilerek, davacıların aktif dava ehliyetinin olmadığı gerekçesiyle yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.