Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Nüfus Kaydı Düzeltmesi”
- Uyuşmazlık: Davalı ...’ın nüfus kaydındaki baba adının düzeltilmesi talebinin, soybağı davası mı yoksa nüfus kaydının düzeltilmesi davası mı olduğu ve buna göre görevli mahkemenin hangisi olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı ...’ın nüfus kaydındaki baba adının düzeltilmesi talebinin, çocuk ile baba arasında evlilik dışında doğduğu için kurulmamış soybağının tespiti davası niteliğinde olduğu ve bu tür davalara 4787 sayılı Kanun'un 4. maddesi uyarınca Aile Mahkemesi'nin bakması gerektiği gözetilerek, asliye hukuk mahkemesinin görevsizlik kararına ilişkin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Nüfus kaydı düzeltilmesi davasında, kayıtlı adres ve yerleşim yeri bulunmayan kişinin nüfus kaydının bulunduğu yer ile ölüm belgesinde belirtilen son yerleşim yeri farklı olduğunda yetkili mahkemenin hangisi olduğu hususunda yargı yeri uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Merkezi nüfus idare sisteminde kayıtlı adres ve yerleşim yeri bulunmayan kişinin, nüfus kaydının bulunduğu yer mahkemesinin yetkili olduğu gözetilerek yargılamaya Antalya 14. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde devam edilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı çocuğun nüfus kaydındaki anne-baba bilgisinin hatalı olduğu iddiasıyla açılan davanın, soybağı davası mı yoksa nüfus kaydı düzeltme davası mı olduğuna ve buna göre görevli mahkemenin aile mahkemesi mi yoksa asliye hukuk mahkemesi mi olduğuna ilişkin görev uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Dava dilekçesinde, davalı çocuğun gerçek anne ve babasının davacı olmadığının tespiti ve nüfus kaydındaki yanlışlığın düzeltilmesi talep edildiğinden, davanın nüfus kaydı düzeltme davası niteliğinde olduğu ve görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin aile mahkemesinin görevli olduğunu kabul eden direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davanın, nüfus kaydının düzeltilmesi davası mı yoksa nesep (soybağı) davası mı olduğu ve buna bağlı olarak görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi mi yoksa Aile Mahkemesi mi olduğunun tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın, nüfus kaydında görünen anne babanın gerçek anne baba olmadığı ve başka bir hanedeki kişilerin gerçek anne baba oldukları iddialarını içermesi, davanın kabulü halinde davalının kaydının başka bir haneye taşınacak ve yeni bir soybağı kurulacak olması nedeniyle davanın soybağı davası olarak nitelendirilmesi gerektiği ve bu nedenle de görevli mahkemenin Aile Mahkemesi olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmış, ancak bozma nedenine göre işin esasına yönelik temyiz itirazları incelenmediğinden dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tapu kaydında yer alan kök mirasbırakanın kimlik bilgilerinin nüfus kayıtlarına uygun şekilde düzeltilmesi talebinin kabul edilip edilmeyeceğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, bozma kararında belirtilen hususlara uygun olarak, dosya kapsamı, tapu kaydı, tapu dayanakları, nüfus kayıtları, mirasçılık belgesi, tanık beyanı, araştırma, keşif ve bilirkişi raporuna dayalı olarak tapu kaydındaki kişinin davacıların murisi olduğu hususunda yeterli delil bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar vermesi usul ve yasaya uygun bulunarak onanmıştır. - Uyuşmazlık: Ölümünden sonra idari işlemle adı düzeltilen kişinin mirasçısı tarafından, nüfus kaydındaki adının düzeltilmesi talebinin kabul edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Ölüm olayı nedeniyle kapalı olan nüfus kaydındaki bilginin mahkeme kararıyla değiştirilemeyeceği, ancak mirasçının hukuki yararı gözetilerek vefat eden kişinin iki farklı adının aynı kişiye ait olduğunun tespitine karar verilebileceği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Tapu kaydında sehven yanlış yazıldığı iddia edilen isim kaydının düzeltilmesi talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Nüfus kayıtlarında yapılan idari düzeltmenin tapu kaydındaki talep edilen düzeltme ile uyumlu olduğu ve bozma kararında belirtilen hususların yerine getirildiği gözetilerek yerel mahkemenin tapu kaydının düzeltilmesine dair kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Nüfus kaydının düzeltilmesi davasında görevli mahkemenin belirlenmesi uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesi uyarınca, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının, düzeltmeyi isteyen kişinin yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki asliye hukuk mahkemesinde açılması gerektiği, ancak nüfus kaydı düzeltilmesi istenen kişinin yerleşim yeri adresinin bulunmadığı durumlarda ise nüfusa kayıtlı olduğu yer mahkemesinin görevli olduğu gözetilerek, Karlıova Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli mahkeme olarak belirlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının nüfus kaydındaki anne baba adlarının iptali ile gerçek anne babasının hanesine kaydedilmesi talebinin, nüfus kaydının düzeltilmesi mi yoksa soybağının tespiti davası olarak nitelendirileceği ve hangi mahkemenin görevli olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının annesinin belirlenmesi için nüfus kaydının düzeltilmesi davası açılması gerektiği, baba yönünden ise anne ve baba arasında evlilik ilişkisi bulunmadığından soybağının tespiti davası açılabileceği, her iki talebin birlikte açılması halinde nüfus kaydının düzeltilmesi davasının bekletici mesele yapılması ve sonucuna göre babalık davası hakkında karar verilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Babanın mahkeme kararıyla soyadını değiştirmesi sonucu reşit olmayan çocuğun da soyadı değişmişken, çocuğun reşit olduktan sonra tekrar soyadı değişikliği davası açıp açamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36/b maddesinin "aynı konuya ilişkin olarak nüfus kaydının düzeltilmesi davası ancak bir kere açılabilir" hükmü gereğince, babanın açtığı soyadı değişikliği davası ile çocuğun soyadı da değişmiş olduğundan, çocuğun reşit olduktan sonra aynı konuda dava açamayacağı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının nüfus kaydındaki anne ve baba hanesinin düzeltilmesi talebinin soybağı davası mı yoksa kayıt düzeltme davası mı olduğu ve buna göre görevli mahkemenin aile mahkemesi mi yoksa asliye hukuk mahkemesi mi olduğunun belirlenmesine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının amcası ve eşinin hanesinde kayıtlı iken gerçek anne ve babasının hanesine geçirilmesi talebinin, anne yönünden soybağının doğumla kendiliğinden kurulması ve baba yönünden de babalık karinesinin mevcut olması sebebiyle, yanlış ve yanıltıcı beyanla oluşturulan kaydın düzeltilmesi niteliğinde olduğu ve bu nedenle görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.