Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Objektif Elverişlilik”
- Uyuşmazlık: Sanığın polis memurlarına yönelik "hepinizi sürdürürüm" sözlerinin tehdit suçunu oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın alkollü olması ve olay anındaki koşullar gözetildiğinde, sarf edilen sözlerin muhatapların iç huzurunu bozmaya elverişli olmadığı ve tehdit suçunun unsurlarının oluşmadığı değerlendirilerek, yerel mahkemenin mahkûmiyet kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığa atılı kişilerin huzur ve sükûnunu bozma suçunun yasal unsurlarının oluşup oluşmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın katılanı ısrarla arayarak huzur ve sükûnunu bozduğu iddiasına rağmen, aramaların sayısı, süresi ve karşılıklı iletişim dikkate alındığında, sanıkta kişilerin huzur ve sükûnunu bozma kastıyla hareket ettiğine dair yeterli delil bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin beraat kararı ve Özel Daire’nin onama kararı isabetli bulunmuş ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın itirazı reddedilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan verilen mahkumiyet hükmünün temyiz incelemesinde, sanığın Ceza Genel Kurulu üyelerinin reddine ve usule ilişkin diğer itirazlarının değerlendirilmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, daha önce kendisi hakkında verilen idari kararlara katılan Ceza Genel Kurulu üyelerinin reddine yönelik talebinin toplu ret istemi niteliğinde olması ve tarafsızlığı şüpheye düşürecek somut delillerle desteklenmemesi, sanığa yapılan tebliğin usulüne uygun olması, temyiz dilekçesindeki ifadelerin maddi hukuka aykırılık iddiası olarak kabul edilmesi ve dosya kapsamında sanığın silahlı terör örgütüne üyeliğinin sabit olması gözetilerek yerel mahkemenin mahkumiyet hükmü onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kamulaştırılan bir taşınmazın bedelinin tespiti davasında, tespit edilen bedelin doğru olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bilirkişi raporunda belirtilen kapitalizasyon faizi ve objektif değer artış oranının taşınmazın konumu ve niteliğine uygun olduğu, değerlendirmede kullanılan verilerin resmi verilerle uyumlu olduğu ve arta kalan kısım için belirlenen değer düşüklüğü oranının yerinde olduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Satın alınan aracın gümrükte el konulması nedeniyle alıcının açtığı fesih davasında, satıcının ayıba karşı tekeffül sorumluluğunun olup olmadığı ve ilgili ceza davasının sonucunun beklenip beklenmeyeceği hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Aracın gümrükte el konulmasının hukuki ayıp teşkil ettiği, satıcının bu ayıptan sorumlu olduğu ve ceza davasının sonucunun beklenmesine gerek olmadığı gözetilerek direnme kararı onanmış, ancak tarafların diğer temyiz itirazlarının incelenmesi için dosya Özel Daire'ye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Kıymet kaçakçılığına konu edildiği iddiasıyla el konulan aracın geri alınabilmesi için yapılan ödeme ve masrafların satıcıdan tahsili istemine ilişkin tazminat davasında zamanaşımının gerçekleşip gerçekleşmediği ve davalıya husumetin düşüp düşmediği noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Ceza mahkemesinde, araca el konulmasına sebep olan hususlarla ilgili beraat kararı verilmiş olmasına ve kesinleşmemiş de olsa bu kararın hukuk mahkemesini bağlayıcı nitelikte vakıalar içermesine rağmen, bölge adliye mahkemesince ceza dosyası neticesi beklenmeyerek ve davalı tarafa husumetin düşüp düşmediği araştırılmadan eksik inceleme ile hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı görülerek karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kaçak olduğu anlaşılan aracın satış bedeli iadesi davasında, alıcının aracı kullandığı dönemden kaynaklanan yararlanmanın bedelden indirilip indirilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Aracın zaptına kadar alıcının zilyetliğinde kalması ve bundan yararlanması sebebiyle, Borçlar Kanunu'nun 229. maddesi uyarınca sebepsiz zenginleşme hükümleri gereğince bu yararın tespit edilip, hükmedilen satış bedelinden indirilmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırılan bir taşınmazın bedelinin tespitine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin kamulaştırma bedelinin tespitinde uyguladığı yöntemin ve bedeli belirlerken dikkate aldığı kriterlerin usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek, davacı idare ve davalıların temyiz itirazlarının reddiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İş sözleşmesi ile belirlenen ücretin, sonradan yürürlüğe giren toplu iş sözleşmesi ile düşürülmesinin işçi lehine olup olmadığı ve işçinin fark ücret talep edip edemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Toplu iş sözleşmesi ile ücretin düşürülmüş gibi görünse de ek ödemelerle birlikte işçinin toplam gelirinin arttığı, iş sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesinin bütüncül olarak değerlendirilmesi gerektiği ve bu durumda toplu iş sözleşmesinin işçi lehine olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Toplu iş sözleşmesinden faydalanmaya başladıktan sonra çıplak ücreti düşürülen işçinin fark ücret alacağına hak kazanıp kazanmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yararlılık ilkesi gereği, iş sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesindeki aynı amaca yönelik hükümlerin gruplandırılarak karşılaştırılması neticesinde işçinin toplu iş sözleşmesiyle birlikte toplam akçeli menfaatlerinde artış olduğu, işçinin bir yandan bireysel iş sözleşmesindeki çıplak ücretinin esas alınmasını, diğer yandan da toplu iş sözleşmesiyle öngörülen ücret kriterlerinin uygulanmasını isteyemeyeceği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İşçinin bireysel iş sözleşmesiyle belirlenen ücretinin, sonradan sendikaya üye olarak toplu iş sözleşmesinden yararlanmaya başlamasıyla düşürülmesinin işçi lehine yorum ilkesine aykırılık teşkil edip etmediği.
Gerekçe ve Sonuç: İşçinin toplu iş sözleşmesinden yararlanmaya başlamasıyla birlikte günlük ücretinde düşüş olsa da sosyal yardımlar ve tazminatlarla birlikte toplam akçeli menfaatlerinde artış olduğu, dolayısıyla işçi lehine yorum ilkesinin ihlal edilmediği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.