Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Olağanüstü İtiraz”
- Uyuşmazlık: Ceza Genel Kurulu'nun daha önce reddettiği bir Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazına konu olan aynı Yargıtay daire kararına karşı, farklı gerekçelerle tekrar olağanüstü itiraz yoluna başvurulup başvurulamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın olağanüstü itiraz yolunun istisnai nitelikte olması, Ceza Genel Kurulu'nun itiraz nedenleriyle bağlı olmaksızın tüm yönlerden inceleme yapması, kesinleşmiş hükümlerin infaz kabiliyetini zayıflatacak uygulamalardan kaçınılması gerektiği ve CMK 308. maddenin kıyas yoluyla genişletilemeyeceği gözetilerek, aynı daire kararına karşı daha önce reddedilen bir itirazdan sonra, gerekçesi ne olursa olsun tekrar olağanüstü itiraz yoluna başvurulamayacağına ve bu nedenle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın ikinci itirazının reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığa atılı silahlı terör örgütü yöneticisi olma suçundan beraatine ilişkin Yargıtay Ceza Genel Kurulu kararına karşı yapılan itirazın kabul edilebilirliği.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun, ceza dairelerinin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği kararların temyiz incelemesi sonucu verdiği kararlara karşı CMK 308. maddesinde düzenlenen itiraz yolunun öngörülmediği, bu itiraz yolunun sadece ceza dairelerinin temyiz incelemesi sonucu verdiği kararlar için öngörüldüğü ve kanun hükmünün kıyas yoluyla genişletilemeyeceği gerekçesiyle itiraz reddolunmuştur. - Uyuşmazlık: Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun temyiz incelemesi sonucu verdiği karara karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı’nın CMK 308. maddeye dayanarak itiraz yoluna başvurma hakkı bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun temyiz incelemesi sonucu verdiği karara karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı’nın CMK 308. maddeye dayanarak itiraz yoluna başvurma yetkisi olmadığı, itiraz yolunun istisnai nitelikte ve olağanüstü kanun yollarından olması, CMK 308. maddenin lafzının açık olması ve kanun koyucunun aksini öngörmediği gerekçeleriyle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın itirazı reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yargıtay 12. Ceza Dairesi'nin taksirle ölüme sebebiyet verme suçundan verilen hükmü bozduğu, ancak aynı dosyada 6136 sayılı Kanun'a muhalefet suçundan verilen hüküm hakkında açıkça karar vermediği durumda, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı'nın 6136 sayılı Kanun'a muhalefet suçundan verilen hüküm yönünden itirazının kabule şayan olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı’nın itirazının olağanüstü bir kanun yolu olması ve sonuca etkili olmayan hukuka aykırılıklara konu olmaması, Özel Dairece bozma kararı verildikten sonra yerel mahkemenin 6136 sayılı Kanun’a muhalefet suçunu da değerlendirip zamanaşımı nedeniyle düşürebilecek olması ve bu nedenle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı’nın itirazında hukuki yarar bulunmaması gözetilerek itirazın reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın itirazı üzerine Ceza Genel Kurulunca verilen bozma kararına karşı bölge adliye mahkemesince verilen direnme kararının hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazı üzerine Ceza Genel Kurulu'nca verilen bozma kararlarının kesin nitelikte olduğu ve direnme yoluyla tekrar değerlendirilmesinin mümkün olmadığı, aksi halde yargılamanın uzayacağı ve olağanüstü itiraz yolunun işlevsiz hale geleceği gözetilerek, direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Uyuşturucu veya uyarıcı madde ticareti yapma suçundan sanıklar hakkındaki temel hapis cezasının süresinin fazla olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı'nın sanıklar lehine yaptığı itirazdan, Ceza Genel Kurulu'nca karar verilmeden önce vazgeçebileceği ve bu durumda dosyanın incelenmeksizin iade edilmesi gerektiği gözetilerek, itirazın incelenmeksizin iadesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın azmettirdiği kasten öldürme suçunda nitelikli halin azmettirene sirayet edip etmeyeceği hususunda Özel Daire ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı arasında oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Özel Daire bozma kararındaki azmettirmeye ilişkin bozma nedeninin "kabule göre bozma" niteliğinde olması ve bu sebeple Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının olağanüstü itiraz yoluna başvurmasında hukuki yarar bulunmaması gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının esası incelenmeksizin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazı üzerine Ceza Genel Kurulu'nca verilen bozma kararına karşı, ilk derece mahkemesince direnme kararı verilip verilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 307/4. maddesinde "Yargıtay'dan verilen bozma kararına bölge adliye veya ilk derece mahkemesinin direnme hakkı vardır" hükmünün yer almasından hemen sonra "direnme kararları, kararına direnilen daireye gönderilir" ibaresinin yer alması, direnme hakkının sadece Yargıtay dairelerinin kararlarına özgü olduğunun anlaşılması, Ceza Genel Kurulu'nun itiraz üzerine verdiği bozma kararlarının, Özel Daire'nin değil doğrudan Genel Kurul kararı olması, Genel Kurul’un itiraz nedenleri ve görüşleriyle bağlı olmaksızın itiraza konu hükmü tüm yönleriyle inceleyip karara bağlama yetkisine haiz olması ve yerel mahkemelerin direnme kararları ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın itirazının prosedür, dayanak ve hukuki dokuları bakımından farklılık göstermesi gibi hususlar gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazı üzerine Ceza Genel Kurulu'nun verdiği bozma kararına karşı yerel mahkemenin direnme kararı vermesinin mümkün olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Ceza Genel Kurulu'nun itiraz üzerine verdiği bozma kararlarının, Yargıtay dairelerinin kararlarından farklı olarak kesin nitelikte olduğu ve bu kararlara karşı yerel mahkemelerin direnme hakkının bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: 4733 sayılı Kanun'a muhalefet suçundan verilen iki ayrı erteli hapis cezasına ilişkin hükümlerin bozulmasının ardından, zincirleme suç hükümleri uygulanarak verilen erteli olmayan hapis cezasının sanık lehine olup olmadığı ve 7242 sayılı Kanun ile 5607 sayılı Kanun'da yapılan değişikliklerin bozma nedeni oluşturup oluşturmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 7242 sayılı Kanun'un 63. maddesiyle 5607 sayılı Kanun'a eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası uyarınca, kanun yolu incelemesinde bulunan dosyalarda lehe değerlendirme yapılması gerektiği ve 5237 sayılı TCK'nın 7. maddesinin 2. fıkrası uyarınca, lehe olan kanunun uygulanması gerektiği gözetilerek, Özel Daire'nin düzeltilerek onama kararı kaldırılarak yerel mahkeme hükmü bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kesinleşmiş bir mahkûmiyet hükmüne karşı yapılan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının, hükmün kesinleşmesinden sonra yürürlüğe giren ve sanık lehine değişiklikler içeren 7242 sayılı Kanun'un uygulanmasını gerektirip gerektirmediği.
Gerekçe ve Sonuç: 7242 sayılı Kanun'un 63. maddesiyle 5607 sayılı Kanun'a eklenen geçici 12. maddenin ikinci fıkrasında, kanun yolu incelemesinde bulunan dosyalarda lehe yasa değerlendirmesi yapılması gerektiği belirtildiğinden ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazı ile dosya Ceza Genel Kurulu'nda incelenirken anılan kanun yürürlüğe girdiğinden, sanık lehine olabilecek bu değişikliğin değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 4733 sayılı Kanun'a muhalefet suçundan verilen iki ayrı erteli hapis cezasına dair hükümlerin bozulmasının ardından zincirleme suç hükümlerinin uygulanmasıyla verilen ertelenmeyen hapis cezası ile önceki erteli hapis cezaları arasında sanık lehine olanın hangisi olduğunun tespiti ve 7242 sayılı Kanun ile 5607 sayılı Kanun'da yapılan değişikliklerin bozma nedeni yapılıp yapılmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 7242 sayılı Kanun'un 63. maddesiyle 5607 sayılı Kanun'a eklenen geçici 12. maddenin ikinci fıkrası uyarınca, kanun yolu incelemesinde bulunan dosyalarda lehe değerlendirme yapılması gerektiği ve 5237 sayılı TCK'nın 7. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca suç tarihinde yürürlükte olan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanun hükümlerinin sanık lehine olanının uygulanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme hükmü bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.