Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Olağan Hayat Deneyimi”
- Uyuşmazlık: Bonoya dayalı menfi tespit davasında, hamilin senedi iktisap ederken kötü niyetli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Senedin lehtar imzasının sahte oluşu, takip eden cirantaların bilinmemesi ve hamilin açık kimliği ve adresi bilinmeyen bir kişiden yüksek bedelli senedi devraldığını iddia etmesi gibi hususlar hayatın olağan akışına aykırı bulunarak hamilin kötü niyetli olduğu kabul edilmiş ve yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Bonoda bedelin yazı ve rakamla farklı gösterilmesi halinde, 6762 sayılı TTK’nın 588. maddesi hükmü gereğince yazı ile yazılan bedelin esas alınması gerekirken, hayatın olağan akışı ve ticari ilişkinin kapsamı gözetilerek rakamla yazılan bedelin esas alınmasının doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Bonoda yazı ile ikiyüzonikii (212) TL, rakamla 212.000 TL bedel belirtilmiş olması nedeniyle, 6762 sayılı TTK 588. maddesi gereğince yazı ile belirtilen bedelin esas alınması gerekse de, taraflar arasındaki ticari ilişkinin kapsamı, paranın alım gücü, icra takibinin başlama tarihi ile dava açılma tarihi arasındaki süre ve hayatın olağan akışı birlikte değerlendirilerek, bononun miktarının yazı ile yazılırken “bin” kelimesinin maddi hataya dayalı olarak yazılmadığının kabulü gerektiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Boşanma sonrasında mal ayrılığı rejimi altında edinilen taşınmazlara kadının, kendisine ait kooperatif hissesini satarak katkıda bulunup bulunmadığı ve katkı payı alacağına hak kazanıp kazanmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kadının kooperatif hissesini satışı ile kocanın taşınmazları edinme tarihlerinin çakışması, olağan hayat deneyimleri ve kocanın aksini ispatlayamaması gözetilerek kadının katkı payı alacağına hak kazandığı kabul edilmiş ve direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Boşanma davası kapsamında kadının ziynet eşyalarının iadesi talebinde, ispat yükünün kimde olduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Ziynet eşyalarının evden ayrılan kadın tarafından alınmasının hayatın olağan akışına uygun olduğu, davalı kocanın ise eşyaların kendisinde olmadığını ispatlayamadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Evlilik birliği içerisinde kadına takılan ziynet eşyalarının iadesi davasında ispat yükünün kimde olduğu hususunda yerel mahkeme ile Özel Daire arasında oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının evden ayrılma kastı olmaksızın, davalı ile birlikte bulunduğu İzmir'de çıkan tartışma sonucu ayrılmak zorunda kalması, davalının ziynet eşyalarını iade edeceğine dair tanık huzurunda beyanda bulunması ve davalının ihtiyati tedbir konulmasının hemen ardından olağan dışı bir saatte banka kasasını açması gibi hususlar değerlendirilerek ispat yükünün davalıya geçtiği ve davacının yemin yoluyla davasını ispatladığı gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı onanmış, ancak ziynet eşyalarının bedeli konusundaki temyiz itirazlarının incelenmesi için dosya Özel Daireye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın kasten öldürme suçundan mahkumiyetine ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine dair temyiz incelemesi.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın maktulü öldürdüğüne dair yeterli delil bulunduğu, savunmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğu, maktulün kayboluş şeklinin kendi isteğiyle ayrıldığına işaret etmediği ve sanığın maktulün kayboluşuyla ilgili şüpheli davranışları gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davası sonrasında kadının ziynet eşyalarının iadesi talebiyle açtığı davada, davalı erkeğe eşyaların kadında olmadığı konusunda yemin teklif edilip edilmeyeceği noktasında uyuşmazlık çıkmıştır.
Gerekçe ve Sonuç: Ziynet eşyalarının genellikle kadının zilyetliğinde olduğu, davacının tanık beyanlarının ziynetlerin davalıda kaldığını ispat için yeterli olmadığı ve hayatın olağan akışına aykırı iddiada bulunan davalıya yemin teklif edilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Boşanma davası sonrasında edinilmiş mallara katılma rejimi kapsamında, davacı kadının, davalı erkeğe ait taşınmaz üzerindeki değer artış payı ve katılma alacağı taleplerine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından taşınmazın edinimine katkı olarak sunulduğu iddia edilen paranın, taşınmazın alım tarihinden sonra gönderildiğinin ve hayatın olağan akışına aykırı olduğunun, ayrıca davalı erkeğin kişisel mal savunmasına ilişkin bir değerlendirme yapılmadığının ve taşınmazın değerinin tespitinde bilirkişi raporları arasında çelişki bulunduğunun anlaşılması üzerine, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Vekâlet görevinin kötüye kullanılması iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil davasında, vekilin davalı olarak bulunmasının gerekliliği ve davalıların elbirliği ile hareket ederek davacıyı zarara uğratıp uğratmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Vekâlet görevinin kötüye kullanılması iddiasını ispat için vekilin de davalı olarak yer alması gerektiği, davalı vekilin taşınmazı gerçek değerinin çok altında bir bedelle devrettiği, satış bedelinin davacıya ödendiğinin ispatlanamadığı ve davalıların elbirliği ile hareket ederek davacıyı zarara uğrattıkları gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.