Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Olağan Yönetim İşlemleri”
- Uyuşmazlık: Sendika yönetim kurulunun İstanbul Marmara ve Bursa şubelerinin açılmasına ilişkin kararlarının hukuka uygunluğu ve daha önce iptal edilen şube kapatma kararına ilişkin yargı kararını etkisiz kılıp kılmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sendika yönetim kurulunun şube açma kararlarının, genel kurul yetkisi dahilinde alındığı ve iptaline dair bir dava açılmadığı gözetilerek, bu kararların iptali isteminin reddine, ancak şubelerin faaliyet alanlarının belirlenmesinin önceki yargı kararını etkisiz kılmayacak şekilde yapılması gerektiğine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mirasçıların, miras bırakanın borcunun bir kısmını kendi malvarlıklarından ödemelerinin, terekeyi sahiplenme ve dolayısıyla mirası kabul anlamına gelip gelmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Mirasçıların terekenin cüzi bir miktardaki borcunu kendi malvarlıklarından ödemelerinin, miras bırakanın ölümü anında terekenin borca batık olduğu gözetildiğinde, terekeyi kabullenme olarak değerlendirilemeyeceği, davacıların bu eylemlerinin aleyhlerine yorumlanmaması gerektiği ve bu konuda ayrıca bir araştırma yapılmasına gerek olmadığı değerlendirilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Mirasbırakanın terekesinin borca batık olması nedeniyle mirasın hükmen reddi davasının reddine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Terekenin olağan yönetimi niteliğindeki işlemlerin, mirasın reddine engel teşkil etmediği gerekçesiyle, davacıların temyiz itirazlarının reddine ve İlk Derece Mahkemesinin, terekenin benimsendiği gerekçesiyle davanın reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kooperatif genel kurulu tarafından yönetim kuruluna verilen yetkiye dayanarak yapılan taşınmaz satışının muvazaalı olup olmadığı ve yönetim kurulu üyelerinin ibra edilmelerinin sorumluluklarını ortadan kaldırıp kaldırmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kooperatif yönetim kurulunun taşınmazı gerçek değerinin çok altında satarak ortaklara zarar verdiği, genel kurulda alınan ibra kararının ise gerekli yasal koşulları taşımadığı ve bu nedenle hukuki sonuç doğurmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Mirasçılar tarafından terekeye dâhil bir taşınmazdaki miras hissesinin satışının, terekenin borca batık olduğu bilinmeden yapılması halinde, TMK m. 610/2 uyarınca mirası reddetme hakkını düşürüp düşürmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Mirasçılar, terekenin borca batık olduğundan habersiz olarak ve terekeden elde ettikleri değer, tereke borcu yanında çok cüzi olduğundan, taşınmazın satılmasının mirasın benimsenmesi olarak değerlendirilemeyeceği ve mirasın reddi hakkının düşmeyeceği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sendika şube genel kurulunun iptaline ilişkin yargılamanın iadesi talebinin reddine dair verilen kararın temyizi.
Gerekçe ve Sonuç: Sendika şubesinin olağan genel kurulunu olağanüstü sebeplerle ertelemesinin ardından yeni tarih belirleyerek genel kurulu toplamasının yasal zorunluluk olması ve bu kararın alınmasında usule ilişkin bir eksiklik bulunmaması gözetilerek, yargılamanın iadesi talebinin reddine ve genel kurul iptali davalarının reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesinin hatalı olduğu gerekçesiyle mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı şirket ortaklarının, şirketin yönetim kurulu kararının tesciline ilişkin ticaret sicil müdürlüğü kararına itirazda aktif husumetlerinin bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Ticaret sicil kararına itirazda, Türk Ticaret Kanunu ve Ticaret Sicil Yönetmeliği uyarınca itiraz yetkisinin "ilgililer"e ait olduğu, davacı ortakların bu sıfatı taşımadığı gözetilerek, davacıların aktif husumetlerinin olmadığı ve ilk derece mahkemesinin davanın reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıkların, ilişkili şirkete mal satışı yapıp kira alacağını tahsil etmemeleri nedeniyle örtülü kazanç aktarımı yasağına aykırılık suçunu mu yoksa hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu mu işledikleri ve suç tarihinden sonra TCK 155'in uzlaştırma kapsamına alınmasının sanıkların hukuki durumunu etkileyip etkilemeyeceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların eylemlerinin örtülü kazanç aktarımı suçunun unsurlarını oluşturmadığı, ancak şirket malvarlığı üzerinde tevdi amacına aykırı tasarrufta bulunarak şirketi ve ortaklarını zarara uğratmaları suretiyle hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu oluşturduğu, ayrıca suç tarihinden sonra güveni kötüye kullanma suçunun uzlaştırma kapsamına alınması nedeniyle mahkemece uzlaştırma yoluna gidilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı şirket yönetim kurulu üyelerinin, şirketin yönetim kurulu kararı ve iç yönergesinin tescil işleminin iptali ve sicilden terkini istemlerine ilişkin dava açma ehliyetlerinin bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Ticaret Sicil Yönetmeliği ve 6102 sayılı TTK hükümleri uyarınca, şirket iç yönergesi ve yönetim kurulu kararlarının tescilini talep etme hakkı kime ait ise terkinini de ancak o kişinin talep edebileceği, davacıların şirketin temsil ve ilzamına ilişkin yetkilerinin olmaması sebebiyle tescil talebinde bulunma hakları olmadığı gibi terkin talebinde bulunma haklarının da bulunmadığı ve bu nedenle aktif dava ehliyetlerinden yoksun oldukları gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.