Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Olay Yerinden Uzaklaştırma”
- Uyuşmazlık: Sanığın eyleminin kasten öldürme suçuna yardımı mı yoksa suçluyu kayırma suçunu mu oluşturduğu hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın olay öncesi ve sırasındaki davranışları, olay yerinden ayrılmaması, asli faillerin eylemlerini izleyerek cesaret vermesi ve olay sonrasında suç faillerini olay yerinden uzaklaştırmasının kasten öldürme suçuna yardım kastıyla gerçekleştirildiği gözetilerek yerel mahkemenin mahkûmiyet hükmünün onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tehdit suçundan sanıklar hakkında verilen hapis cezasının üst sınırdan tayin edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların eylemin planlanması, icrası ve delillerin gizlenmesi aşamalarında birlikte hareket etmeleri, suçun silahla işlenmesi, birden fazla mağdurun bulunması ve meydana gelen tehlikenin ağırlığı gibi hususlar gözetilerek tehdit suçundan verilen 5 yıl hapis cezası, TCK’nın 3. maddesinde düzenlenen orantılılık ilkesine aykırı olmadığından onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanığın, inceleme dışı sanığın maktulü kasten öldürme suçuna şerik olarak katılıp katılmadığının belirlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın yeğeninin maktulü öldürdüğü olayda, sanığın suça azmettirdiği veya yardım ettiğine dair tanık beyanlarının çelişkili ve yetersiz olması, sanığın olay anında bakkalda olduğunu iddia etmesi ve şüpheden sanık yararlanır ilkesi gözetilerek, yerel mahkemenin mahkûmiyet hükmü bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın, maktulün öldürülmesi olayına Türk Ceza Kanunu'nun 37. maddesi uyarınca müşterek fail olarak mı, yoksa 39. maddesi uyarınca yardım eden olarak mı katıldığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın olay yerinde silahlı bulunması ve olaydan sonra diğer sanıklarla birlikte kaçmasına rağmen, maktulün öldürülmesi eylemine fiilen katılmadığı, aksine diğer sanığı yatıştırmaya çalıştığı, bu nedenle de eylem üzerinde ortak hakimiyet kurmadığı gözetilerek, sanığın kasten öldürme suçuna TCK’nın 39. maddesi uyarınca yardım eden sıfatıyla iştirak ettiğinin kabulü gerektiği gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın mağdura yönelik eyleminin kasten öldürme suçuna teşebbüsü mü yoksa kasten yaralama suçunu mu oluşturduğu uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık ile mağdur arasında husumetin derecesi, yaraların niteliği, sanığın eylemini devam ettirme imkanı varken olay yerinden ayrılması gibi hususlar değerlendirilerek sanığın kastının yaralamaya yönelik olduğu ve eyleminin kasten yaralama suçunu oluşturduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Karşılıklı husumetli iki grubun bıçaklı ve silahlı kavgaya tutuşması sonucu bir kişinin ölümü ve diğerinin yaralanması olayında sanıkların eylemlerinin meşru savunma kapsamında değerlendirilip değerlendirilemeyeceği, mağdura yönelik eylemin öldürmeye teşebbüs mü yoksa yaralama mı olduğu ve diğer sanık hakkında silahla tehdit suçundan dava açılıp açılmadığı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, olayda maktule karşı meşru savunmada bulunmadığı, mağdura yönelik eyleminin öldürmeye teşebbüs suçunu oluşturduğu, diğer sanığın eyleminin ise iddianamede kasten öldürme suçlarına yardım olarak nitelendirilmiş olsa da, iddianame kapsamındaki olayların silahla tehdit suçunu da içerdiği ve bu suçtan ayrıca hüküm kurulabileceği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında meşru savunma hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı ve meşru savunmada sınırın aşıldığının kabulü halinde TCK’nın 27/2. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, kendisine yönelik gerçekleştirilen haksız silahlı saldırıyı defetmek amacıyla gerçekleştirdiği eylemlerin, meşru savunma koşulları altında gerçekleştiği gözetilerek yerel mahkeme hükmünün bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıklar hakkında verilen hükümlerin eksik araştırma ile kurulup kurulmadığı ve sanık müdafisinin temyiz talebinin süresinde olup olmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Firari sanığın yakalanıp ifadesinin alınması ve diğer delillerle birlikte değerlendirilmesi, ayrıca olay yerinde keşif yapılması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında maktulün ölümüne sebebiyet veren eyleminin kasten yaralama mı yoksa kasten öldürme suçuna iştirak mi oluşturduğu ve iştirak oluşturacak ise fail mi yoksa yardım eden sıfatıyla mı sorumlu tutulması gerektiği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın maktulün ölümüne sebebiyet veren eyleminin kasten öldürme suçuna yardım suçunu oluşturduğu, eylemin işlenişinde ortak hâkimiyet kurmadığı ve asıl faili teşvik etmediği gözetilerek, yerel mahkemenin sanığı kasten öldürme suçuna iştirakten cezalandırmasına ilişkin hükmü bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanıklara atılı suçun tasarlayarak kasten öldürme suçunu mu yoksa kasten öldürme suçunu mu oluşturduğu uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların maktulü öldürme kararını olaydan önce verdikleri, karar ile fiilin icrası arasında makul bir süre geçmesine rağmen sebatla, ısrarla ve soğukkanlı bir şekilde planlarını gerçekleştirdikleri gözetilerek sanıkların eylemlerinin TCK'nın 82/1-a maddesinde düzenlenen tasarlayarak kasten öldürme suçunu oluşturduğu kabul edilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazının reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın av tüfeğiyle tek atışta bir kişiyi öldürüp iki kişiyi yaraladığı olayda, haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı, TCK'nın 44. maddesi gereğince fikri içtima şartlarının oluşup oluşmadığı ve olası kastla yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerinde temel cezanın en üst hadden tayin edilip edilmeyeceği uyuşmazlık konusu olmuştur.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın başlattığı kavgada maktulün aşırı bir tepki vermediği ve tahrik koşullarının oluşmadığı, tek atışla birden fazla suçun oluşması nedeniyle TCK'nın 44. maddesi uyarınca fikri içtimanın oluştuğu ve bu nedenle olası kastla yaralama suçundan ayrıca ceza verilemeyeceği, haksız tahrik hükümlerinin yersiz uygulandığı ve TCK'nın 53. maddesinin uygulanmasında Anayasa Mahkemesi kararının gözetilmesi gerektiği gerekçeleriyle yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın eyleminin kasten yaralama mı yoksa kasten öldürmeye teşebbüs mü oluşturduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın olay anındaki davranışları, mağdurla arasındaki ilişki, kullanılan silahın niteliği, atış sayısı, mağdurun yaralarının niteliği ve sanığın eylemini kendi iradesiyle sonlandırmış olması gibi hususlar birlikte değerlendirilerek sanığın eyleminin kasten yaralama suçunu oluşturduğu kanaatine varılarak yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.