Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Ortaklık Giderleri”
- Uyuşmazlık: Adi ortaklığın tasfiyesi davasında, mahkemece tasfiye sürecinin usul ve yasaya uygun yürütülüp yürütülmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Taraflar arasındaki sözleşme hükümleri, ortaklığın fesih tarihi, davacı tarafından yapılan giderlerin niteliği ve ortaklığın tasfiyesine ilişkin yasal hükümler gözetilerek, yerel mahkemenin tasfiye işlemlerini usul ve yasaya uygun şekilde yürütmediği gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Taraflar arasında imzalanan adi ortaklık sözleşmesinin fiilen uygulanıp uygulanmadığı ve buna bağlı olarak tasfiye işlemlerinin yapılıp yapılmayacağı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemece, davacı tarafından teklif edilen ve davalı tarafından eda edilen yeminin kesin delil olarak kabul edilmesi hatalı olup, ispat yükü davacıya yüklenmemesi, ayrıca yemin metni ve usulüne ilişkin hükümlere aykırılık ve adi ortaklığın tasfiyesi işlemlerinin TBK hükümlerine göre yapılmaması hususları gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Adi ortaklığın feshi ve tasfiyesi davasında, ortaklığın tasfiyesinin usulüne uygun yapılıp yapılmadığı ve davacı ortağın alacak miktarının tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Ortaklığın tasfiyesinin 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu hükümlerine uygun olarak yapılmadığı, ortaklığın gelir ve giderlerinin, aktif ve pasifinin tam olarak tespit edilmediği, eksik inceleme ile hazırlanan tasfiye raporuna dayanılarak hüküm kurulduğu gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Adi ortaklığın tasfiyesi davasında, davacının ortaklık giderleri nedeniyle uğradığı zararın giderilmesi talebinin, avans iadesi kapsamında değerlendirilip değerlendirilemeyeceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, TBK m. 627/1 uyarınca ortaklık işleri için yaptığı giderlerden dolayı uğradığı zararın giderilmesini talep etmesi, avans iadesi talebinden farklı bir hukuki nitelik taşıdığı ve temyiz aşamasında ileri sürülmeyen hususların karar düzeltme aşamasında dikkate alınamayacağı gözetilerek, davacı vekilinin karar düzeltme istemi reddedilmiştir. - Uyuşmazlık: Adi ortaklığın feshi ve tasfiyesi davasında, tasfiye işlemlerinin usul ve yasaya uygun olarak yapılmaması nedeniyle uyuşmazlık çıkmıştır.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, ortaklık malvarlığı ve ortaklığa sadece kullanım hakkı getirilen malların tasfiyede doğru değerlendirilmemesi, ortaklığın giderlerinin ve ortaklara ait makinaların değerlerinin ÜFE oranında güncellenerek hesaplanması gibi hususlarda eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme yapıldığı gözetilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından davalıya gönderilen paraların adi ortaklığın gideri mi yoksa borç mu olduğu ve adi ortaklığın tasfiyesi sonucu davacının alacağının olup olmadığı noktasında yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, alınan bilirkişi raporuna göre ortaklığın zarar ederek sona erdiği ve davalıya gönderilen paraların ortaklık gideri olarak değerlendirilmesi gerektiği, davacının alacak iddiasını ispatlayamadığı gözetilerek, yerel mahkemenin davayı reddeden kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı ortağın, adi ortaklık adına yaptığı gider ve harcamaların payı oranında davalı ortaktan tahsilini isteyip isteyemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Ortaklardan birinin ortaklık işleri için yaptığı giderlerden dolayı diğer ortakların ona karşı sorumlu olduğu, davacının adi ortaklık için yaptığı harcamaları davalı ortaktan talep edebilme hakkı bulunduğu, bu talebin ortaklığın tasfiyesini gerektirmediği ve dava konusu bonoların adi ortaklık dışında bir hukuki ilişki nedeniyle verildiğinin ispatlanamadığı gözetilerek, davacı tarafın temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Taraflar arasında adi ortaklığın sona ermesiyle davacıya düşen kâr payının tespiti için, tasfiye prosedürünün uygulanıp uygulanmayacağı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Adi ortaklığın sona ermesiyle tasfiye aşamasına girilmesi gerektiği, tasfiyenin Türk Borçlar Kanunu'nun 642. ve devamı maddelerine göre yapılması gerektiği, mahkemece davalı tarafın ödeme iddialarının incelenmeden hüküm kurulduğu ve Özel Daire bozma kararında yer alan bir ifadenin maddi hataya dayandığı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Adi ortaklığın tasfiyesinde, tasfiye heyeti tarafından yapılan işlemlerin eksik olup olmadığı ve davalının ortaklık masraflarının dikkate alınıp alınmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Tasfiye heyetince ortaklığın sona erme tarihinin hatalı tespiti, davalının ortaklık masraflarının dikkate alınmaması ve çeltik ortaklığına ilişkin giderlerin belirlenmemesi gibi hususlarda eksik inceleme yapıldığı ve bozma kararının gereklerinin yerine getirilmediği gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı ile davalı arasındaki ilişkinin işveren-işçi ilişkisi mi yoksa gider ortaklığı mı olduğu ve davacının ücret alacağının bulunup bulunmadığı hususunda uyuşmazlık vardır.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, davacı ile davalı arasında işçi-işveren ilişkisi değil, gider ortaklığı bulunduğu gerekçesiyle davanın reddine ilişkin kararında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kardeşler arasında hayvancılık faaliyetleri sebebiyle adi ortaklığın bulunup bulunmadığı ve buna bağlı olarak tasfiye işlemlerinin nasıl yürütüleceği hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, taraflar arasında hayvancılık ortaklığına dair tanık beyanlarını değerlendirmede isabetsiz davrandığı, tanık beyanları ve hayvancılık faaliyetlerinin yürütüldüğü taşınmazın müşterek mülkiyeti dikkate alındığında adi ortaklığın varlığının kabulü gerektiği, bu durumda 6098 sayılı TBK hükümlerine göre tasfiye işlemlerinin yapılması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Adi ortaklıktan kaynaklanan kar payı alacağı davasında, davacının kar payının hesabı ve giderlerin indirilmesinin doğru yapılıp yapılmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, ortaklığın karının tespitinde giderlerin indirilmesi gerektiği, giderlerin tespiti için bilirkişi incelemesi yapılması gerektiği ve kar payının sözleşme veya kanun hükmüne göre belirlenmesi gerektiği hususları gözetilmeden eksik inceleme ile hüküm kurması nedeniyle ilk derece mahkemesi kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.