Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Paranın Değer Kaybı”
- Uyuşmazlık: Miras bırakan tarafından davalılara bağışlanan para ile alınan taşınmazlar nedeniyle açılan tenkis davasında, tenkis hesabının taşınmazların miras açılma tarihindeki değeri üzerinden mi yoksa bağış tarihinde ödenen para üzerinden mi yapılacağı hususundaki uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davalılara taşınmaz değil, taşınmazların bedeli olan parayı bağışladığı, ancak paranın zaman içindeki değer kaybının gözetilmesi gerektiği ve tenkis hesabının mirasın açıldığı tarihte paranın ulaştığı değere göre yapılması gerektiği değerlendirilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Şufa davasında, şufa bedelinin yatırıldığı tarih ile satış tarihi arasında geçen sürede paranın değer kaybetmesi nedeniyle davacıların uğradığı zararın tazmin edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Şufa bedelinin, tapuda gösterilen veya taraflarca kabul edilen bedel olması gibi yasal bir zorunluluk bulunmadığı, ancak mahkemenin paranın değerindeki değişikliği saptayıp tazminata hükmetmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İcra takibi sonucu tahsil edilemeyen alacak için açılan davada munzam zararın oluşup oluşmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, temerrüt faizini aşan munzam zararını ispatlaması gerekirken, yalnızca enflasyon ve paranın değer kaybı gibi genel ekonomik koşulları ileri sürmesinin ve somut bir zararını kanıtlayamamasının, munzam zarar talebinin reddini gerektirmesi gözetilerek yerel mahkemenin kabul kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Ekonomik kriz nedeniyle dolar kurunun aşırı yükselmesi sonucu, dolar üzerinden belirlenen kira bedelinin işlem temelinin çökmesi ilkesine göre uyarlanıp uyarlanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, ekonomik krizin işaretlerinin belli olduğu bir dönemde dolar üzerinden kira sözleşmesi yaparak basiretli bir tacir gibi davranmadığı, dolayısıyla öngörülmezlik unsurunun gerçekleşmediği ve işlem temelinin çökmesi için gerekli şartların oluşmadığı gözetilerek, kira bedelinin uyarlanması talebinin reddine ve direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Dövize endeksli konut kredisi sözleşmesinde, Japon Yeninin TL karşısında aşırı değer kazanması nedeniyle, sözleşmenin uyarlanması talebinin kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Türkiye'de devalüasyonların ve ekonomik krizlerin öngörülebilir olduğu, davacının döviz kuru riskini üstlenerek kredi kullandığı ve bu nedenle sözleşmenin uyarlanması için gerekli olan öngörülmezlik unsurunun bulunmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Harici gayrimenkul satım sözleşmesine aykırı davranılması nedeniyle sözleşmenin feshi, cezai şart, değer kaybı ve kira tazminatı istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafın, satış bedelinin büyük bir kısmı ödenmiş ve icra takibi devam ederken sözleşmeyi feshetmesinin dürüstlük kurallarına aykırı olması ve mahkemenin davalıya kalan bedeli depo etmesi için verdiği süreden hatalı bir şekilde dönmesi gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Noterin düzenlediği sahte vekaletname ile yapılan araç satışından kaynaklanan zararlardan dolayı açılan tazminat davalarında, noterin ve noter katibinin sorumluluğu ile tazminat miktarının belirlenmesine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Noterin, aslı ele geçirilemeyen sahte vekaletname nedeniyle illiyet bağını kesebilecek bir durum ispatlayamaması, noter katibinin kusurlu olduğu iddiasının ispatlanamaması, davacıların zarar kalemlerinin hükme esas alınan bilirkişi raporunda doğru şekilde tespit edilmiş olması ve davanın belirsiz alacak davası olarak açılması nedeniyle zamanaşımı def'inin yerinde olmaması gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamu ihalesi sonucu imzalanan sözleşmenin, döviz kurundaki dalgalanmalar nedeniyle davacı yüklenici tarafından ifa güçlüğüne düşüldüğü iddiasıyla, Türk Borçlar Kanunu'nun 138. maddesi uyarınca uyarlanması talebinin kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, tacir olması ve döviz kurundaki dalgalanmaların öngörülebilir olması, ayrıca ifa edilmiş olan kısım için uyarlama talebinde bulunulamayacağı ve mücbir sebep hali de söz konusu olmadığı gözetilerek, sözleşmenin uyarlanması talebinin reddine dair yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kesin borç (karz) ipoteği tesis edilen taşınmaz üzerinde, ipoteğin verildiği tarihten dava tarihine kadar geçen süreçte paranın değer kaybetmesi nedeniyle ipotek bedelinin uyarlanıp uyarlanamayacağı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kesin borç ipoteğinin, anapara, gecikme faizi ve takip masraflarını kapsadığı, ipotek bedelinin uyarlanması için gerekli koşulların oluşmadığı ve tahsil yoluna gidilmemesine engel bir durum da bulunmadığı gözetilerek, ilk derece ve istinaf mahkemesi kararlarının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tüketicinin, Japon Yeni cinsinden kullandığı konut kredisinde yaşanan aşırı kur artışı nedeniyle, sözleşmenin uyarlanması talebinin kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının krediyi kullandığı tarihte Japon Yeni'nin Türk Lirası karşısındaki değer artışının öngörülebilir nitelikte olduğu, ülke ekonomisinin ve döviz kurlarının geçmişteki dalgalanmaları da dikkate alındığında davacının dövizle borçlanmanın riskini öngörebilecek durumda olması gerektiği, bu nedenle TBK m. 138'de öngörülen uyarlama koşullarının oluşmadığı değerlendirilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.