Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Perakende Satıcı”
- Uyuşmazlık: Davalı perakende satıcının, davacının tescilli endüstriyel tasarım hakkına tecavüz edip etmediği, tecavüzün tespiti halinde maddi ve manevi tazminat ile ilan talebinin kabul edilip edilmeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkeme direnme kararında davacıya ait endüstriyel tasarım ile davalının sattığı ürün görünümlerine ilişkin şekillere gerekçe kısmında yer verilmesi ve fiziki ortamda elle imzalanan karar ile UYAP ortamında elektronik imzalı kararın gerekçe bölümlerinin farklı olması usul hükümlerine aykırı olduğundan direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın, otelin restoran kısmında bandrolsüz içkileri ticari amaçla bulundurmaktan kaynaklanan 4733 sayılı Kanuna muhalefet suçundan cezalandırılıp cezalandırılmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, bandrolsüz içkileri 18.08.2007 tarihli tebliğ uyarınca bandrol alma yükümlülüğünü yerine getirmemesine ve işlettiği otelin restoran kısmında ticari amaçla bulundurup satışa arz etmesine rağmen, içkilerin bir kısmının faturalı olması suçun oluşumuna engel teşkil etmediği gözetilerek, beraat kararına direnen yerel mahkeme hükmünün bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Organize Sanayi Bölgesi (OSB) tüzel kişiliğinin, serbest tüketici olarak tedarikçiden aldığı elektrik enerjisi için TRT payı ödeyip ödemeyeceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: 3093 sayılı TRT Gelirleri Kanunu'nun 4/c maddesinin 26.07.2008 tarihli değişikliğinin lafzi, tarihsel ve amaçsal yorumu yapılarak, OSB'lerin TRT payından muaf olmadığı, aksine mükerrer ödemeyi engellemek amacıyla düzenleme yapıldığı, dolayısıyla davacı OSB'nin tedarikçiye ödediği TRT payını geri isteme talebinin yerinde olmadığı değerlendirilerek yerel mahkemenin kabul kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı ile davalı işveren arasındaki hukuki ilişkinin, 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun'un 8. maddesinde tanımlanan kapıdan satış sözleşmesi mi, yoksa 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 313-354. maddeleri arasında düzenlenen hizmet akdi mi olduğunun tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, çalışma koşul ve süresini kendisinin belirlediği, davalı işverenin emir, talimat, denetimi ve gözetimi altında çalışmadığı, gelir elde edip etmemesinin tamamen kendi performansına bağlı olduğu, dolayısıyla taraflar arasında iş sözleşmesini karakterize eden bağımlılık unsurunun bulunmadığı ve ticari faaliyet risklerinin davacıya ait olduğu değerlendirilerek, yerel mahkemenin davacı ile davalı arasındaki ilişkiyi satış sözleşmesi kaynaklı olarak kabul eden direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı ile davalı işveren arasındaki hukuki ilişkinin, 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun'un 8. maddesinde tanımlanan kapıdan satış sözleşmesi mi yoksa 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 313-354. maddeleri arasında düzenlenen hizmet akdi mi olduğunun tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının çalışma koşul ve süresini kendisinin belirlediği, davalı işverenin emir, talimat, denetimi ve gözetimi altında çalışmasının söz konusu olmadığı, gelir elde edip etmemesinin tamamen davacının kişisel beceri ve tercihlerine bağlı olduğu, taraflar arasındaki hukuki ilişkide iş sözleşmesini karakterize eden bağımlılık unsurunun mevcut olmadığı ve ticari faaliyet risklerinin davacıya ait olduğu gözetilerek, davanın reddine ilişkin yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Taraflar arasında yazılı sözleşme bulunmayan durumlarda, faturaya "bedelin belirli bir sürede ödenmemesi halinde vade farkı ödenir" ibaresinin konulması ve karşı tarafça Türk Ticaret Kanunu'nun 23/2. maddesi uyarınca sekiz gün içinde itiraz edilmemesi halinde vade farkının ödenip ödenmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Faturanın, sözleşmenin ifa aşamasıyla ilgili olup sözleşmeyi değiştiren veya diğer tarafın durumunu ağırlaştıran kayıtların faturanın olağan içeriğinden sayılamayacağı, vade farkı kaydının da faturanın zorunlu içeriğinden olmayıp yasal sürede itiraz edilmediği gerekçesiyle kabul edilmesinin ağır bir sonuç doğuracağı ve faturanın sözleşme niteliği taşımadığı gözetilerek, faturaya itiraz edilmemesinin vade farkı ödenmesi konusunda borç doğurmayacağına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Elektrik faturasına yansıtılan kayıp-kaçak bedelinin tüketiciye iadesine ilişkin Tüketici Hakem Heyeti kararının iptali davasında, yerel mahkemenin direnme kararının hukuki olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu'nun 17., Geçici 19. ve 20. maddelerindeki değişiklikler ile Anayasa Mahkemesi'nin 6446 sayılı Kanun’un 17. maddesine eklenen (10) numaralı bendin iptaline ilişkin kararının, kayıp-kaçak bedeli, sayaç okuma bedeli, dağıtım bedeli, perakende satış hizmetleri bedeli ve iletim sistemi kullanım bedeli gibi uyuşmazlığa konu bedellerin hukuki dayanaklarını etkileyebileceği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında sahte fatura düzenleme suçundan verilen mahkûmiyet hükmünün, eksik araştırmaya dayalı olup olmadığı ve farklı takvim yıllarındaki eylemlerin tek suç olarak kabul edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Vergi Usul Kanunu'nun 227. maddesinin 3. fıkrasındaki "hiç düzenlenmemiş sayılır" ibaresinin ceza hukuku kapsamında uygulanmaması, sahte fatura düzenleme suçunun unsurlarının oluşması için şekil şartlarının aranmaması, ancak sanığın savunması ve diğer deliller göz önüne alındığında, suça konu faturaları kullanan mükellefler hakkında ve sanığın savunmasında adı geçen şahıs hakkında araştırma yapılmadan eksik kovuşturma ile hüküm kurulması gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Elektrik faturasında yer alan kayıp-kaçak bedelinin iadesine ilişkin Tüketici Hakem Heyeti kararının iptali talebi.
Gerekçe ve Sonuç: 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu'nun 17., Geçici 19. ve 20. maddelerindeki değişiklikler ile Anayasa Mahkemesi'nin bu değişikliklere ilişkin iptal kararları dikkate alınarak, kayıp-kaçak bedeli, sayaç okuma, dağıtım, perakende hizmet ve iletim bedelleri ile ilgili yasal düzenlemelerin ve EPDK kararlarının somut olaya etkisinin değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sahte fatura kullanma suçundan sanığın mahkumiyetine dair verilen hükmün, fatura asıllarına ulaşılamadığı gerekçesiyle bozulması üzerine, suça konu faturaların şekil şartlarını taşıyıp taşımadığının tespiti için fatura asıllarının dosyada bulunmasının zorunlu olup olmadığı ve bulunmadığı takdirde diğer delillerle mahkumiyet kararı verilip verilemeyeceği noktasında oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Vergi Usul Kanunu'nun 227/3. maddesindeki şekil şartlarına ilişkin hükmün idari nitelikteki vergi cezaları için öngörüldüğü, ceza hukuku kapsamındaki sahte fatura kullanma suçunun ise vergiyi doğuran olayın gerçek mahiyetine ilişkin olup bu mahiyetin yemin hariç her türlü delille ispatlanabileceği, dolayısıyla fatura asıllarının dosyada bulunmasının zorunlu olmadığı ve diğer delillerle sanığın mahkumiyetine karar verilebileceği gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazının kabulüne ve Özel Daire bozma kararının kaldırılmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mülk sahibi davacının, eski kiracısının ödenmemiş elektrik borçlarından dolayı yeni abonelik talebinin reddedilmesi üzerine açtığı muarazanın giderilmesi ve borçlu olmadığının tespiti davasında, davalı elektrik dağıtım şirketinin talebin reddine ilişkin işleminin hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Elektrik abonelik sözleşmesinin eski kiracı adına yapılmış olması ve mülk sahibi ile kiracı arasında muvazaalı bir işlem bulunduğunun ispatlanamaması, ayrıca yeni abonelik başvurusunun eski kiracının borcuna bağlı olarak reddedilmesinin hukuka aykırı olması gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı akaryakıt dağıtım şirketinin, davalı bayi ile arasındaki akaryakıt alım taahhüdünün ihlali nedeniyle cezai şart talep edip edemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı şirketin, uzlaşma tutanağıyla cezai şart talebinde bulunma hakkını saklı tutsa da, ifaya eklenen cezai şartın talep edilebilmesi için, her yıl için ayrı ayrı ihtarname çekmesi veya akaryakıt teslimatlarını ihtirazi kayıtla yapması gerektiği, davacı tarafından bu hususların yerine getirilmediği ve davalının son sözleşme döneminde taahhüt edilen miktardan daha fazla akaryakıt aldığının tespit edilmesi gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.