Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Personel Aktarımı”
- Uyuşmazlık: Davalı şirketin, davacı şirketin çalışanlarını ve hastalarını kendi bünyesine katarak haksız rekabet oluşturup oluşturmadığı ve davacı şirkete maddi ve manevi zarar verip vermediği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin davacı şirketin çalışanlarını ve hastalarını kendi bünyesine geçirmesinin haksız rekabet oluşturduğu, davacı şirketin maddi zarara uğratıldığı ve manevi tazminata hak kazandığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacının su aboneliğinin bulunduğu iddiasına karşılık, davalının abonelik kaydının olmadığını savunması nedeniyle açılan muarazanın giderilmesi davasında, abonelik ilişkisinin ispatı ve mahkemenin delilleri değerlendirme yükümlülüğü.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının su aboneliği iddiasını ispat yükümlülüğü altında olmasına rağmen, mahkemenin tanık beyanlarını ve su aktarım listesini dikkate almaksızın eksik inceleme yapması ve davacı ile muhtarlık arasında iddia edilen abonelik işlemine ilişkin muhtarlıktan bilgi istememesi doğru görülmeyerek, yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı hakkında yapılan görevlendirme ve iş yeri değişikliği işlemlerinin hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı ve davalı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdükleri nedenlerin kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olması gözetilerek temyiz edilen karar onanmıştır. - Uyuşmazlık: İşten ayrılış bildirgesindeki feshin haklı nedene dayandığını gösteren işten çıkış kodunun düzeltilmesi talebinin kabul edilip edilmeyeceği hususunda yaşanan hukuki uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı işverenin, davacının iş akdini haklı nedenle feshettiğini ispatlayamaması ve davacının FETÖ/PDY ile iltisaklı olduğuna dair herhangi bir bilgi veya belge sunulamaması gözetilerek, işten ayrılış bildirgesindeki çıkış kodunun düzeltilmesi gerektiği yönündeki yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakfında çalışan bir işçinin açtığı tespit davasında, davalının husumet ehliyetinin Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı olup olmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakıflarının 3294 sayılı Kanun ve 5737 sayılı Kanun uyarınca özel hukuk tüzel kişiliğine sahip bağımsız işverenler olduğu, 7144 sayılı Kanun'daki toplu iş sözleşmesi düzenlemesinin vakıfların kamu tüzel kişisi olduğu anlamına gelmediği ve Yargıtay İçtihadı Birleştirme Hukuk Genel Kurulu'nun 09.05.2017 tarihli kararının da bu yönde olduğu gözetilerek, davalı Bakanlığa husumet yöneltilmesinin hatalı olması nedeniyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakfında çalışan bir işçinin, kıdem ve yıllık izin süresinin tespiti davasında, husumetin Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'na yöneltilip yöneltilemeyeceği ve taraf değişikliği için 6100 sayılı HMK'nın 124. maddesinin uygulanıp uygulanamayacağı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakıflarının özel hukuk tüzel kişiliğine sahip bağımsız işverenler olduğu ve davacının husumeti bilerek ve isteyerek Bakanlığa yönelttiği, bu nedenle 6100 sayılı HMK'nın 124. maddesinin uygulanmasının mümkün olmadığı değerlendirilerek yerel mahkemenin davanın husumetten reddine ilişkin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sosyal Yardımlar Genel Müdürlüğü'ne izafeten Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı aleyhine açılan tespit davasında davalı kuruma husumet yöneltilip yöneltilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakıflarının özel hukuk tüzel kişiliğine sahip ve ayrı işyeri olan bağımsız işverenler olduğu, 3294 sayılı Kanun'da ve 7144 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikte vakıfların kamu tüzel kişisi olduğuna dair açık bir hüküm bulunmadığı, kamu kaynağı kullanımı ve Bakanlığın bazı yetkilerinin varlığının vakıfların kamu tüzel kişisi sayılması için yeterli olmadığı, bu hususta aksi yönde içtihat birleştirme kararı bulunduğu gözetilerek yerel mahkeme kararları bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfında çalışan bir işçinin kıdem ve yıllık izin tespiti davasında, husumetin Sosyal Yardımlar Genel Müdürlüğüne izafeten Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'na yöneltilip yöneltilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakıflarının özel hukuk tüzel kişiliğine sahip bağımsız işverenler olduğu, Bakanlığın işveren sıfatının bulunmadığı ve bu hususta Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulu kararı bulunduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararları bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfında çalışan bir işçinin, kıdem ve yıllık izin süresinin tespiti davasında husumetin Sosyal Yardımlar Genel Müdürlüğüne izafeten Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'na yöneltilip yöneltilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakıflarının özel hukuk tüzel kişiliğine sahip bağımsız işverenler olduğu, 3294 sayılı Kanun'da ve 7144 sayılı Kanun ile yapılan değişiklikte vakıflara kamu tüzel kişiliği atfedilmediği, toplu iş sözleşmesi düzenlemesinin vakfın tüzel kişiliğini değiştirmediği ve Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı'nın bağlayıcılığı gözetilerek yerel mahkeme kararları bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfında çalışan bir işçinin, kıdem ve yıllık izin süresinin tespiti için Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'na husumet yöneltip yöneltemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakıflarının özel hukuk tüzel kişiliğine sahip bağımsız işverenler olduğu, Bakanlığın ise işveren sıfatının bulunmadığı, bu nedenle husumetin Bakanlığa yöneltilemeyeceği gözetilerek yerel mahkeme kararları bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı çalışanı tarafından açılan tespit davasında, husumetin Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'na yöneltilip yöneltilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıflarının özel hukuk tüzel kişiliğine sahip, ayrı işyeri olan bağımsız işverenler olduğu ve 7144 sayılı Kanun ile 3294 sayılı Kanun’da yapılan değişikliğin vakıfların özel hukuk tüzel kişiliği statüsünü değiştirmediği gözetilerek, İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına ve davalı Bakanlığa husumet yöneltilemeyeceğine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Elli yedi kişinin ölümüyle sonuçlanan uçak kazasında, havayolu şirketinin hissedarı, eğitim müdürü ve kiralayan havayolu şirketinin genel müdürü ile genel müdür yardımcısının taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olma suçundan kusur ve sorumluluklarının bulunup bulunmadığı; uçakta görev yapan bir pilotun olaydan sonra verdiği ifadede yalan tanıklık suçunu işleyip işlemediği; Sivil Havacılık Genel Müdürü ve yardımcısının görevlerini kötüye kullanıp kullanmadıkları.
Gerekçe ve Sonuç: Havayolu şirketinin hissedarının şirketin tüm faaliyetleriyle bizzat ilgilenip karar alma mekanizmasına müdahale etmesi, uçaktaki hayati arızaları bildiği hâlde uçağın kiralanmasında belirleyici rol oynaması, kiralayan havayolu şirketinin genel müdürü ve genel müdür yardımcısının ise uçağın teknik durumunu kontrol etme yükümlülüklerini yerine getirmemeleri nedeniyle kazanın oluşumunda asli ve tali kusurlu oldukları; eğitim müdürünün pilotların eğitimlerinin eksik verilmesi nedeniyle kazada kusurlu olduğu; pilotun verdiği ifadenin teknik raporlarla çelişmesi ve gerçeğe aykırı beyanda bulunduğu, Sivil Havacılık Genel Müdürü ve yardımcısının ise şirketin uçuş ruhsatını iptal etmeyerek görevlerini kötüye kullandıkları gerekçesiyle yerel mahkeme kararları kısmen onanmış, kısmen bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.