Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Prim ve İkramiye Alacağı”
- Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçen davacının ücretinin belirlenmesi, bundan kaynaklı fark alacaklarına, prim ve ikramiye alacaklarına hak kazanıp kazanmadığı, prim alacağının ne kadar talep edildiği, buna bağlı olarak vekâlet ücretinin miktarı ve hesaplanan alacakların hesaplama dönemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının ücretinin iş sözleşmesinde belirlenen oranda ödenmemesi nedeniyle fark ücret alacağına hak kazandığı, ancak prim ve ikramiye alacaklarının talep miktarının belirsiz olması, dava tarihiyle arabuluculuk başvurusu tarihi arasında kalan süreye ilişkin arabuluculuk şartının yerine getirilmemesi ve prim alacağının reddine rağmen davalı lehine vekâlet ücretine hükmedilmesi hatalı görülerek karara karşı yapılan temyiz başvurusu üzerine Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının 2014 yılına ait ikramiye (prim) alacağının hangi dönem üzerinden hesaplanması gerektiği.
Gerekçe ve Sonuç: Direnme kararına konu ikramiye (prim) alacağının toplam miktarı, direnme karar tarihi itibariyle geçerli olan temyiz kesinlik sınırının altında kaldığı gözetilerek davalı vekilinin direnme kararına yönelik temyiz isteminin miktar yönünden reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından açılan işçilik alacakları davasında ilave tediye ve ikramiye alacakları yönünden belirsiz alacak davası açılıp açılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: İşçilik alacakları davalarında, alacağın belirlenmesi için işveren nezdindeki belgelere ihtiyaç duyulması ve işçinin elinde bu bilgi ve belgelerin bulunmaması halinde alacağın belirsiz kabul edilmesi, her davanın kendi özellikleri çerçevesinde değerlendirilerek belirsiz alacak davası açılabileceği ve somut olayda ilave tediye ve ikramiye alacaklarının belirlenmesi için işveren kayıtlarına ihtiyaç duyulması gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı işverenin, davacının kısmi süreli çalışması nedeniyle ikramiye ve prim alacağına hak kazanmadığı iddiasına karşılık, davacının söz konusu alacaklarının ödenmesi talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının kısmi süreli çalışmasına rağmen, işyeri prim ve ikramiye prosedüründe bu yönde kısıtlayıcı bir hüküm bulunmadığı, tam zamanlı ücret bordroları düzenlendiği ve 2017 yılında prim ödemesi yapıldığı gibi olgulara dayanarak, davacının prim ve ikramiye alacaklarının haklı olduğu değerlendirilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının kısmi süreli çalıştığı gerekçesiyle ödenmeyen prim, ikramiye ve eşit davranmama tazminatı alacaklarının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının iş sözleşmesi, ücret bordroları ve davalı şirketin prim/ikramiye prosedürü gözetilerek, kısmi süreli çalışmanın prim ve ikramiye ödemelerine engel teşkil etmediği, davacıya 2017 yılında prim ödemesi yapılmış olması da dikkate alınarak, davacının prim ve ikramiye alacaklarına hak kazandığı, ancak eşit davranmama tazminatı talebinin reddine ilişkin kararın ise yerinde olduğu değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin ücretinin belirlenmesi, fark alacak ve prim alacağının miktarı ile buna bağlı vekâlet ücretinin tespiti uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı işçinin ücretinin iş sözleşmesinde belirlenen oranda ödenmesi gerektiği, ancak prim ve ikramiye alacaklarının dava dilekçesinde toplam olarak talep edilmesi nedeniyle ne kadarının prim ne kadarının ikramiye alacağı olduğu hususunun davacıya sorulması gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı şirkette çalışan davacının, ikramiye, yıllık izin ücreti ve prim alacaklarının ödenip ödenmediği, hesaplanması ve faiz işletilmesi hususlarında çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının yıllık izin alacağı talebinin belirsiz alacak davası olarak açılamayacağı, ikramiye ve prim alacaklarına ise dava tarihinden itibaren faiz işletilmesi gerektiği, ayrıca yıllık izin süreleri hesaplanırken devreden işverenden devralınan işyerinde davacının kullanmadığı izin sürelerinin de dikkate alınması gerektiği gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına ve istinaf başvurusunun reddine ilişkin bölge adliye mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan sendikal alacaklar davasında, arabulucuya başvurulması gereken alacak kalemlerinin belirlenmesi ve bu alacaklar yönünden arabuluculuk şartının gerçekleşip gerçekleşmediği hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan sendikal alacak kalemlerini dava dilekçesinde açıkça belirtmesine rağmen, bu alacak kalemleri için arabulucuya başvurmadığı, sadece ihbar tazminatı ve ... arama izin ücreti için arabuluculuk yoluna başvurduğu gözetilerek, 7036 sayılı Kanun'un 3. maddesindeki dava şartı yerine getirilmediğinden, sendikal alacaklar yönünden davanın usulden reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yurt dışında çalışan bir işçinin iş sözleşmesinin feshedilmesi nedeniyle ücret, ikramiye, prim ve kıdem tazminatı alacaklarına ilişkin açtığı dava ile işverenin fazla ödeme yapıldığını iddia ederek açtığı birleşen davanın birleştirilerek çözümlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay, bozma ilamında belirtilen hususlar gözetilerek yapılan yargılamada, davacının prim alacağına hak kazanmadığı ve birleşen davada vekâlet ücretinin hatalı hesaplandığı gerekçesiyle, birleşen dava yönünden vekâlet ücretinin düzeltilmesi suretiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar vermiştir. - Uyuşmazlık: Davacının ücretsiz izne çıkarılması nedeniyle iş sözleşmesinin davalı işveren tarafından feshedilip feshedilmediği, kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanıp kazanmadığı ile ikramiye ve prim alacaklarının olup olmadığı hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı işverenin, davacının rızası olmadan ücretsiz izne çıkarılmasının ve sonrasında işyerine alınmamasının eylemli fesih niteliğinde olduğu, bu nedenle davacının kıdem ve ihbar tazminatı ile diğer işçilik alacaklarına hak kazandığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, iş sözleşmesinde belirlenen ücrete göre ücret farkı, prim ve ikramiye alacaklarının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İş sözleşmesinde asgari ücretin %15 fazlası olarak belirlenen ücretin, her asgari ücret artış dönemi için işvereni bağlayacağı ve bu nedenle işçinin fark ücret alacağına hak kazandığı, prim alacağının reddinin ise davalı lehine vekâlet ücreti takdirine etki etmeyeceği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşçilik alacakları davasında, kıdem tazminatı ve ikramiye alacaklarının belirsiz alacak olup olmadığı ve davacının belirsiz alacak davası açmakta hukuki yararının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kıdem tazminatı ve ikramiye alacaklarının belirlenmesi için gerekli olan ve işveren tarafından düzenlenmesi gereken ücret ekleri ve diğer belgelerin davacıya verilmediği, dolayısıyla davacının alacağını tam olarak belirleyemediği ve işverende bulunan bilgi ve belgelere ihtiyaç duyduğu gözetilerek, davacının belirsiz alacak davası açmakta hukuki yararının bulunduğu kabul edilerek direnme kararı onanmış, ancak Özel Daire bozma ilamında davanın esasına ilişkin diğer temyiz itirazlarını incelemediğinden dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.