Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Resmi Sağlık Kurulu Raporu”
- Uyuşmazlık: İş kazası geçiren davacının açtığı meslekte kazanma gücü kaybı oranının tespiti davasında, Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulu raporu alınmadan Adli Tıp Kurumu raporları ile hüküm kurulup kurulamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 5510 sayılı Kanun'un 95. maddesindeki yasal prosedürün işletilmesi ve öncelikle Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulu'ndan rapor alınması gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Trafik kazası sonucu oluşan işgücü kaybı tazminatı davalarında, maluliyet oranının tespiti için hangi yönetmeliğin uygulanacağı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Trafik kazası tarihinde yürürlükte olan ve Yargıtay uygulamaları ile benimsenen Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre rapor alınması gerektiği, aksi uygulamanın hukuki güvenlik ve istikrar ilkesine aykırı olduğu gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: SGK tarafından işveren aleyhine açılan rücuan alacak davasında, iş kazası sonucu sürekli işgöremezlik durumuna giren sigortalının maluliyet oranının tespiti için 506 sayılı Kanun'un 109. maddesindeki prosedürün uygulanıp uygulanmayacağı hususunda yaşanan anlaşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulu ile Adli Tıp Kurumu raporları arasında çelişki olması halinde, 2659 sayılı Adli Tıp Kanunu'nun 15. maddesi gereğince Adli Tıp Genel Kurulu'ndan rapor alınarak sigortalının sürekli işgöremezlik oranının kesin olarak belirlenmesi gerektiği gözetilerek, eksik inceleme ile verilen direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Mağdurun maruz kaldığı nitelikli cinsel istismar eylemi nedeniyle ruh sağlığının bozulup bozulmadığına ilişkin düzenlenen iki farklı rapor arasında çelişki olup olmadığı ve buna bağlı olarak Adli Tıp Genel Kurulundan rapor alınmasının gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: İki raporun konularının farklı olup, aralarında çelişki bulunmadığı ve Adli Tıp Genel Kurulundan rapor alınmasını gerektirecek yasal koşulların oluşmadığı gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazının reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Resmi belgede sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarından sanıkların mahkumiyetine ilişkin Yargıtay 11. Ceza Dairesinin verdiği kararın hukuka uygunluğu.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıklar arasında menfaat çatışması bulunmadığı, reçetelere ilave edilen yazı ve rakamların aidiyeti hususunda yeniden bilirkişi incelemesine gerek olmadığı, mevcut bilirkişi raporları arasında çelişkinin giderilmesi için yeni bir rapora gerek olmadığı ve sanık ...'ın üzerine atılı suçların sübut bulduğu gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazlarının reddine ve hükmün onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıkların kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve nitelikli cinsel saldırı suçlarından mahkumiyetlerine ilişkin yerel mahkeme kararının Yargıtay 14. Ceza Dairesi tarafından onanmasına yapılan itirazın kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Mağdurenin soruşturma aşamasındaki beyanlarının diğer delillerle uyumlu olması, sonradan şikayetinden vazgeçmesinin bağışlama olarak nitelendirilmesi ve ruh sağlığının bozulduğuna dair raporun gerekçeli olması gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazı reddedilerek yerel mahkeme kararının onanması uygun bulunmuştur. - Uyuşmazlık: Çocukların basit cinsel istismarı suçunda, mağdurenin ruh sağlığının bozulup bozulmadığına ilişkin adli tıbbi raporun suç tarihinden en az altı ay sonra alınmasının zorunlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Basit cinsel istismar suçunda mağdurenin ruh sağlığının bozulup bozulmadığının tespiti için Adli Tıp Kurumu'nun uygulamada altı aylık bir süre öngörmesine rağmen, bu sürenin mutlak bir kural olmadığı, somut olayın özelliklerinin ve mağdurların durumlarının dikkate alınarak değerlendirilmesi gerektiği, bu nedenle dosya kapsamında çelişkili raporlar nedeniyle oluşan tereddüdün giderilmesi için altı aylık sürenin beklenmesinin gerekli görüldüğü gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Vesayet altına alınma davasında tek hekim raporu ile kısıtlama kararı verilip verilemeyeceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kısıtlama kararının TMK m. 409 uyarınca resmi sağlık kurulu raporuna dayandırılması gerekirken, tek hekim raporu ile hüküm kurulmasının usul ve yasaya aykırı olması gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçunda, mağdurun ruh sağlığının bozulmasına ilişkin raporun hangi tarih esas alınarak düzenlenmesi gerektiği ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nın davaya katılıp katılamayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: TCK’nın 103/6. maddesi kapsamında mağdurun ruh sağlığının bozulduğuna dair raporun düzenlenmesi için öngörülen 6 aylık sürenin, zincirleme suçlarda son eylem tarihinden itibaren başlaması gerektiği ve Bakanlığın davaya katılma hakkının bulunmasına rağmen, mevcut yargılamada katılan vekillerinin temyiz hakkını kullanarak etkin bir denetim sağladıkları gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Özel bir tıp merkezinde görev yapan doktorun, muayene etmediği kişiler adına sahte reçete düzenlemesi eyleminin hukuki nitelendirmesi ve dava zamanaşımı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın eyleminin 765 sayılı TCK'nun 342/1. maddesi ile 5237 sayılı TCK'nun 210/2. maddesi delaletiyle 204/1. maddesinde düzenlenen “resmi belgede sahtecilik” suçunu oluşturduğu, ancak suç tarihi ile Ceza Genel Kurulu’nun inceleme tarihi arasında dava zamanaşımının gerçekleştiği gözetilerek yerel mahkeme hükmünün bozulmasına ve sanık hakkında kamu davasının düşmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Trafik kazası sonucu yaralanan davacının, sigorta şirketine yaptığı sürekli iş göremezlik tazminatı talebinin, daha önce açtığı ancak açılmamış sayılan dava nedeniyle usulden reddedilmesine ilişkin itirazın değerlendirilmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından sunulan maluliyet raporu ile daha önceki dava dosyasındaki rapor arasında çelişki bulunması nedeniyle, İtiraz Hakem Heyeti'nin çelişkiyi gidermeden hüküm kurmasının hatalı olduğu, raporlar arasındaki çelişkinin giderilmesi için yeni bir rapor alınması gerektiği gözetilerek İtiraz Hakem Heyeti kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçunun tamamlanıp tamamlanmadığı ve mağdurun ruh sağlığının bozulup bozulmadığına ilişkin raporun olaydan en az 6 ay sonra alınmasının zorunlu olup olmadığı hususlarında yerel mahkeme ile Yargıtay dairesi arasında oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın eyleminin mağdur üzerindeki etkisi, mağdurun anlatımları, hastane raporları ve Adli Tıp Kurumu raporu birlikte değerlendirilerek suçun tamamlanmış olduğu ve ruh sağlığının bozulduğuna dair raporun 6 aydan önce alınmış olmasının hükme esas alınmasına engel teşkil etmediği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.