Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Sınır Kayması”
- Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu taşınmazlarda sınır kayması olduğu iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil davasında, yerel mahkemenin kadastro tespitinde hata olmadığı gerekçesiyle davanın reddine ilişkin kararının temyizi.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, bozma ilamına uygun şekilde yaptığı yargılamada, toplanan deliller ve yerel bilirkişi beyanları doğrultusunda, kadastro tespitinde hata olmadığı ve davacının iddiasını ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermesinde bir isabetsizlik bulunmadığı gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Orman sınırları içinde kalan bir taşınmazın tapu kaydının iptali ve Hazine adına tescili istemiyle açılan davada, taşınmazın orman vasfı taşıyıp taşımadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: 2896 sayılı Orman Kanunu'nun 2/B uygulaması sırasında dava konusu taşınmazın orman içerisine alınıp daha sonra orman sınırları dışına çıkarılmasına ilişkin işlemlerin usulünce ilan edildiği ve tapu malikleri tarafından herhangi bir itirazda bulunulmadığı, ayrıca taşınmazın niteliğini saptayan kesinleşmiş kadastro mahkemesi kararı da gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Uygulama kadastrosu sonucu taşınmazın yüzölçümünün artması ve sınırı komşu tescil harici alana doğru kayması nedeniyle, artan kısmın taşınmazdan ifrazı ve tescil harici alana ilave edilmesi talebinin reddine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İlk tesis kadastrosundaki ölçüm hatasının uygulama kadastrosu ile düzeltildiği, ancak tescil harici alana genişleme yapılmadığı ve sınır değişikliğinin eski çitlerin yerinin hatalı tespitinden kaynaklandığı gözetilerek, yerel mahkeme kararları onanmıştır. - Uyuşmazlık: Tapu kaydının iptali nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı Türk Medenî Kanunu’nun 1007. maddesi uyarınca tazmini istenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Tapu kaydının iptaline neden olan hususun, tapu memurunun değil kadastro mahkemesinin kararından kaynaklanması ve tapu memurunun mahkeme kararını uygulamış olması nedeniyle 4721 sayılı Kanun’un 1007. maddesi anlamında devletin sorumluluğunun olmadığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu bir parselin bir kısmının hatalı olarak başka bir parsele katıldığı iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil davasında, davalının iyi niyetli üçüncü kişi olup olmadığı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının taşınmazı tespit malikinden satın alırken kötü niyetli olduğunun davacı tarafça ispatlanamaması ve davalının iyi niyetli üçüncü kişi olduğunun kabulü gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin davanın reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın ölüme neden olan trafik kazasındaki kusurunun basit taksir mi yoksa bilinçli taksir mi olduğunun belirlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın alkollü olmasına ve öndeki araçları takip etmesine rağmen, kazaya sebebiyet veren davranışının neticesini öngörmesine rağmen istemediği, ayrıca kazanın meydana geliş şeklinin de bilinçli taksir iddiasını destekleyecek nitelikte delil bulunmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin sanığı bilinçli taksirle adam öldürmekten cezalandıran direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalıların kendi arazilerine döktürdükleri toprağın davacıların arazisine kayması sonucu oluşan zararın tespiti ve tazmin yükümlülüğünün kapsamı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı arazisinde oluşan zararın tespitinde taşınmazın arsa değil fındık bahçesi vasfında olduğu, coğrafi konum, toprak yapısı ve iklim özelliklerinin kaymada etkisi gibi hususların gözetilmemesi, ayrıca zarar miktarının taşınmazın rayiç değerini geçemeyeceğinin değerlendirilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Trafik kazasında sanığın eyleminin taksirle mi yoksa bilinçli taksirle mi işlendiğinin belirlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, şerit değiştirirken dikkatsiz ve kontrolsüz davranmak suretiyle kazaya sebebiyet verdiği ancak meydana gelen neticeyi öngördüğüne veya öngörebilecek durumda olduğuna dair yeterli delil bulunmadığı, bu nedenle bilinçli taksir hükümlerinin uygulanamayacağı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespiti ve tescili davasında, bedelin doğru hesaplanıp hesaplanmadığına ve hükmedilen faizin başlangıç tarihine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, taşınmazın niteliği ve daha önce aynı kamulaştırma kapsamında Daire denetiminden geçen dosyalar gözetilerek belirlediği bedelin isabetli olduğu, ancak hükmedilen fark bedele ilişkin faizin başlangıç tarihinin tashih şerhinin UYAP'ta onaylandığı tarih olması gerektiği ve fazla bloke edilen bedelin iadesine karar verilmesi gerektiği gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından imar ve ihya edildiği iddia edilen taşınmazın zilyetliğin kazanılması için gerekli şartların oluşup oluşmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davaya konu taşınmazın, aktif dere yatağı olmasa dahi, dolgu malzemesiyle doldurulup sıkılaştırılarak dere yatağından kazanıldığı ve davacının mülkiyetin kazanılmasını sağlayacak ekonomik amaca uygun bir zilyetliğinin bulunmadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İş kazasından kaynaklanan tazminat davasında, işverenin iş sağlığı ve güvenliği önlemlerini alma yükümlülüğüne aykırı davranıp davranmadığı ve kazada kusurunun olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, işverenin iş sağlığı ve güvenliği mevzuatına uygun davranıp davranmadığının ve kazanın oluşumunda kusurunun bulunup bulunmadığının, 6331 sayılı Kanun’un öngördüğü koşullar da gözetilerek, uzman bilirkişi raporu ile tespiti gerektiği, alınan mevcut raporun ise bu hususları kapsamlı bir şekilde incelemediği ve denetime elverişli olmadığı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.