Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Sınırlandırma”
- Uyuşmazlık: Uygulama kadastrosunda iki parsel arasındaki sınırın hatalı belirlendiği iddiasıyla açılan kadastro itiraz davasında, tesis kadastrosunda sınırlandırma hatası bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Tesis ve uygulama kadastro paftalarının çakışması, hava fotoğraflarında sabit sınır niteliğinde bir unsur bulunmaması, davacı parseli yüzölçümünde azalma olmaması, taşınmazların el değiştirmiş olması, tesis paftasının zemine uygulanabilir olması ve adada kayma olmaması gibi hususlar değerlendirilerek tesis kadastrosunda sınırlandırma hatası yapılmadığı sonucuna varılarak, yerel mahkeme kararının kaldırılması suretiyle davanın reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Uygulama kadastrosu sonucu taşınmazın yüzölçümünde meydana gelen eksiliğin düzeltilmesi talebiyle açılan davada, kadastro güncelleme çalışmaları sırasında yapılan sınırlandırma hatasının bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece yapılan keşif, bilirkişi raporu ve hava fotoğrafları gibi delillerin birlikte değerlendirilmesi sonucu, uygulama kadastrosu sırasında yapılan sınırlandırmada hata olduğu ve bu hatanın taşınmazın yüzölçümünde eksiliğe yol açtığının tespit edilmesi gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Uygulama kadastrosu sonucunda davacı parseline ait alanın eksiliğini iddia ederek, eksik alanın kendi parseline ilave edilmesi talebiyle açılan uygulama kadastrosu davasında, kadastro sınırlandırmasının doğru yapılıp yapılmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Tesis kadastrosu ve uygulama kadastrosu paftaları ile hava fotoğraflarının karşılaştırılması neticesinde uygulama kadastrosu sınırlandırmasının hatalı yapıldığı, tesis kadastrosu ve eski tarihli hava fotoğraflarıyla uyumlu bir şekilde eski sınırların esas alınması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Uygulama kadastrosu sonucunda taşınmazın yüzölçümünde azalma olması nedeniyle yapılan düzeltme ve tescil talebinin reddine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bilirkişi raporunda, taşınmazdaki yüzölçüm eksikliğinin ilk tesis kadastrosundaki teknik yetersizliklerden kaynaklandığı, uygulama kadastro çalışmalarında sınırlandırma ve ölçünün doğru yapıldığı ve alan azalmasının sınırlandırma hatasından değil ölçü ve hesaplama yönteminden kaynaklandığı belirtildiğinden, yerel mahkeme kararlarının usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Uygulama kadastrosu sırasında Hazine adına kayıtlı taşınmazın sınırlandırılmasında hata yapıldığı ve davalıya ait taşınmaza dahil edildiği iddiasıyla açılan kadastro tespitine itiraz davasında, sınırlandırma hatasının tespiti ve düzeltilmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece yapılan inceleme ve bilirkişi raporu doğrultusunda, kadastro paftasında münhani (eş yükselti eğrisi) esas alınarak yapılan sınırlandırmada hata olduğu ve Hazine adına kayıtlı taşınmazın bir kısmının davalıya ait taşınmaza dahil edildiği tespit edilerek, 119 ada 147 ve 169 parsellerin uygulama kadastro tespitinin iptaline ve sınırların düzeltilerek yeniden tescile karar verilmesi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370. maddesi uyarınca onanmıştır. - Uyuşmazlık: Uygulama kadastrosu sonucu taşınmaz sınırlarının ve yüzölçümlerinin hatalı belirlendiği iddiasıyla açılan kadastro tespitine itiraz davasında, sınırlandırma hatasının düzeltilip düzeltilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkeme, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22/2-a maddesi ile 41. madde yönetmeliğinin 8. maddesinde belirtilen sınırlandırma hatasının düzeltilmesi şartlarının somut olayda bulunmadığı gerekçesiyle, tesis kadastro paftasının esas alınması gerektiği ve yapılan tespitlerin iptaline ilişkin yerel mahkeme kararının hukuka uygun olduğu gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermiştir. - Uyuşmazlık: Uygulama kadastrosu sonucu tespit ve tescil edilen taşınmazlarda sınırlandırma hatası nedeniyle davacıya ait taşınmazların yüzölçümünün eksik, davalıya ait taşınmazların yüzölçümünün fazla hesaplandığı iddiasıyla açılan tapu iptal ve tescil davasında, yola terk edilen kısımlara ilişkin verilen karar ile davalı Hazine lehine vekalet ücreti takdir edilip edilmemesi hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Uygulama kadastrosu neticesinde taşınmazlarda meydana geldiği iddia edilen sınırlandırma hatalarına ilişkin teknik bilirkişi raporu ve diğer deliller değerlendirilerek davanın kısmen kabulüne, yola terk edilen kısma ilişkin Hazine ve diğer davalı idareler arasında zorunlu dava arkadaşlığının bulunduğu, yargılama giderlerinden olan vekalet ücretinin davalı Hazine lehine takdir edilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararının kaldırılıp yeniden hüküm kurulması suretiyle verilen karar onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kadastro tespiti sırasında hatalı ölçüm yapılması nedeniyle taşınmazın gerçek yüzölçümünün tespiti ve davacı adına tescili istemiyle açılan davada, sınırlandırma hatası yapılıp yapılmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkeme, tesis kadastrosu ve uygulama kadastrosu sırasında sınırlandırma hatası yapıldığı, bilirkişi raporları ve hava fotoğrafları ile fiili durumun bu hatayı teyit ettiği gözetilerek, yerel mahkemelerin davayı kabulüne ilişkin kararları onanmıştır. - Uyuşmazlık: Uygulama kadastrosunda yapılan sınırlandırma işlemi nedeniyle davacıların taşınmazının bir kısmının davalılara ait parsele dahil edildiği iddiasıyla açılan tespit davasında davanın reddine ilişkin kararın temyizi.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkeme, dosyadaki bilirkişi raporuna dayanarak kadastro sırasında yapılan sınırlandırma hatası nedeniyle uyuşmazlık konusu kısmın davalılara ait parsele dahil edildiğinin tespit edildiği gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar vermiştir. - Uyuşmazlık: Davacılar, murislerine ait taşınmazın kadastro sırasında yapılan sınırlandırma hatası nedeniyle davalıya tescil edildiğini iddia ederek tazminat talep etmiştir.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazın kadastro tespitinin kesinleştiği tarihten dava tarihine kadar Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesinde öngörülen 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği gözetilerek, davacıların tazminat talebinin reddine dair yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Uygulama kadastrosu sonucu Hazine adına kayıtlı taşınmazın yüzölçümünün azalması nedeniyle açılan davada, kadastro sınırlandırmasının hukuka uygunluğu ve taşınmazın doğru yüzölçümü.
Gerekçe ve Sonuç: Bilirkişi raporlarına dayanılarak kadastro sınırlandırmasının hatalı olduğu ve Hazineye ait taşınmazın yüzölçümünün eksik tespit edildiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının istinaf incelemesinde onanması temyiz incelemesinde de onanmıştır. - Uyuşmazlık: Uygulama kadastrosunda yapılan sınırlandırma hatası nedeniyle bazı parsellerin yüzölçümlerinin küçüldüğü iddiasıyla açılan kadastro iptal davasında, davalıların itirazlarının yerinde olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Tesis kadastrosuna en yakın tarihli hava fotoğrafı incelemesine göre yenileme kadastrosu sırasında dava konusu parsellerde sınırlandırma hatası yapıldığı tespit edilerek, ilk derece mahkemesinin davanın kabulüne ilişkin kararının Bölge Adliye Mahkemesi tarafından onanması ve davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddedilmesi suretiyle, yerel mahkeme kararları onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.