Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Sahiplenme”
- Uyuşmazlık: Mirasçıların, miras bırakanın borcunun bir kısmını kendi malvarlıklarından ödemelerinin, terekeyi sahiplenme anlamına gelip gelmediği ve mirasın reddi davası açma haklarını ortadan kaldırıp kaldırmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mirasçıların terekeye giren herhangi bir malvarlığına dokunmadıkları, miras bırakanın borcunun çok cüzi bir kısmını ödemiş olmalarının terekeyi sahiplenme anlamına gelmeyeceği, mirasçıların bu davranışlarının aleyhlerine yorumlanamayacağı ve mirasın reddi davası açma haklarının düşmediği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: İmar uygulaması sonucu davacıya tahsis edilen ve imar planında oyun alanı olarak ayrılan taşınmaza fiilen el atılmamışken, kamulaştırmasız el atma tazminatı talep edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Kamulaştırmasız el atmanın oluşabilmesi için idarenin taşınmaza fiilen el koyması, malikin kullanımını tamamen ve kalıcı olarak engellemesi, ayrıca idarenin taşınmazı sahiplenme amacıyla hareket etmesi gerektiği gözetilerek, davalı idarenin fiili bir el atma ve sahiplenme eyleminde bulunmadığından kamulaştırmasız el atmanın varlığı kabul edilmeyerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı idarenin, davacıya ait taşınmaza kamulaştırmasız el atıp atmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı idare tarafından taşınmaza sahiplenme kastıyla kalıcı nitelikte bir el atmanın bulunmadığı değerlendirilerek, davanın reddine ilişkin bölge adliye mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı idarenin, dava konusu taşınmaza kamulaştırmasız el atıp atmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı idare tarafından dava konusu taşınmaza sahiplenme kastıyla kalıcı nitelikte el atılmadığı ve el atma olgusunun her taşınmaz için ayrı ayrı değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek, ilk derece mahkemesinin davanın reddine ilişkin kararını onayan istinaf kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kullanım kadastrosu sonucu Hazine adına tescil edilen taşınmazın davacı tarafından kullanıldığı iddiasıyla açılan şerhin düzeltilmesi davasında, taşınmazın davacı adına tescil edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece yapılan keşif, dinlenen yerel bilirkişi ve tarafsız tanık beyanları ve bu beyanları destekleyen bilirkişi raporları ile davacının taşınmazı 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun Ek-4 üncü maddesi gereğince kullanım kadastro çalışmalarından önce fiilen kullandığı ve sahiplenme kastı ile kullandığı sabit olduğundan, Bölge Adliye Mahkemesinin davacı lehine verdiği karar onanmıştır. - Uyuşmazlık: Mera vasıflı taşınmaza tecavüz nedeniyle açılan elatmanın önlenmesi, kal ve eski hale getirme davasında Tarım ve Köyişleri Bakanlığı'nın aktif dava ehliyetinin bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 4342 sayılı Mera Kanunu'nda Tarım ve Köyişleri Bakanlığı'na mera, yaylak ve kışlakların tespit, tahdit ve tahsis dışında koruma ve sahiplenme amaçlı dava açma yetkisi veren açık bir hüküm bulunmadığı, Bakanlığın genel bütçeye dahil bir idare olması ve Hazine’yi temsil yetkisinin de olmadığı gözetilerek, aktif dava ehliyetinin bulunmadığı gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Hazine adına orman sayılmayan alanda kalan taşınmazda, davacının kullanımının sahiplenmeye dayalı asli zilyetlik mi yoksa kiracı sıfatıyla kullanım mı olduğu hususunda kullanıcı şerhi verilmesi uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının kadastro çalışmaları sırasındaki fiili kullanımının davalının sunduğu kira sözleşmesine dayalı olup olmadığı, davacı kullanımının fer'i mi asli mi olduğu hususundaki araştırmanın yeterli olmadığı ve davalı tarafın delillerinin de değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanıkların işlediği hırsızlık suçunun malın geçici bir süre kullanılıp zilyedine iade edilmek üzere işlenip işlenmediği, bu bağlamda TCK’nun 146. maddesinde düzenlenen kullanma hırsızlığı suçunun unsurlarının oluşup oluşmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların aynı gün içerisinde farklı yerlerden iki ayrı motosikleti çalıp, motosikletlerin tanınmaması için plakalarına müdahale etmeleri ve üzerlerinde kendilerine ait kullanabilecekleri bir motosiklet de bulunması sebebiyle, sanıkların motosikletleri geçici bir süre kullanıp iade etmek kastıyla değil, zilyetliklerini devralıp sahiplenmek kastıyla hareket ettikleri gözetilerek, kullanma hırsızlığı suçunun unsurlarının oluşmadığı kabul edilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.