Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Sanayi Sicil Belgesi”
- Uyuşmazlık: Sanayi sicil belgesinin zamanında ibraz edilmemesi nedeniyle abonenin tarifesinin değiştirilmesi ve geçmişe dönük fark faturası düzenlenmesi hususunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Abonelik sözleşmesi ve ilgili mevzuat hükümleri uyarınca, sanayi sicil belgesinin vizesinin yenilenerek sunulmaması halinde, dağıtım şirketinin aboneyi bilgilendirme yükümlülüğü bulunmadığı ve ticarethane tarifesinden faturalandırma yapabileceği gözetilerek, yerel mahkemenin davayı kabulüne ilişkin kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanayi sicil belgesinin zamanında ibraz edilmemesi nedeniyle ticarethane tarifesi üzerinden düzenlenen elektrik faturalarına itiraz edilip, davacı abonenin borçlu olmadığının tespiti ve ödenen kısmın iadesi talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu dönemde, elektrik dağıtım şirketinin, sanayi sicil belgesinin vizesinin yenilenerek ibraz edilmemesi halinde aboneye önceden bilgilendirme yapma yükümlülüğü bulunmadığı, ancak davalı şirketin yaklaşık 3 yıl boyunca sanayi abone grubundan faturalandırma yaparak edimini ifada ihmalde bulunduğu ve bu nedenle müterafik kusurlu olduğu gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanayi sicil belgesinin vize süresi geçmesine rağmen bilgilendirme yükümlülüğünü yerine getirmeyen elektrik perakende satış şirketinin, sanayi abonesi yerine ticarethane tarifesi uygulayarak fazla tahsilat yapıp yapmadığı ve fark bedelin iadesi gerektiğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Perakende satış şirketinin, sanayi sicil belgesinin vizesinin yenilenmesi gerektiği konusunda aboneyi bilgilendirme yükümlülüğünü yerine getirmediği ve bu nedenle hatalı tarife uygulayarak fazla tahsilat yaptığı, ayrıca dağıtım bedelindeki farkın da tarife değişikliğinden kaynaklandığı gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı şirketin, elektrik üretim ve tüketim tesislerinde sayaçlarını ayrıştırmadığı için davalı şirket tarafından geriye dönük olarak ticarethane tarifesi üzerinden yapılan faturalandırmanın hukuka uygun olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği'nin 13. maddesi uyarınca, yanlış tarife uygulaması halinde geriye dönük 12 ayı geçmemek üzere tarife farkı faturalandırması yapılabileceği ve davacı şirketin üretim ve tüketim tesislerinde sayaçları ayrıştırmadığı için sanayi tarifesinden yararlanamayacağı gözetilerek, ticarethane tarifesi üzerinden yapılan faturalandırmanın hukuka uygun olduğuna ve istinaf kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tasfiye edilerek ticaret sicilinden kaydı silinen limited şirketin, hakkında açılması planlanan alacak davası nedeniyle ihyası talebinin kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesinin, tasfiye memuru hakkında açılan dolandırıcılık davası dosyası ve davacı tarafından sunulan belgelerin, şirket hakkında alacak davası açılma sebeplerinin varlığını yaklaşık olarak ispatladığı ve şirketin ihyası için yeterli olduğu gerekçesiyle verdiği karar, usul ve yasaya uygun bulunarak onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı kurum tarafından sanayi tarifesi yerine ticarethane tarifesi üzerinden haksız yere fazla tahakkuk ettirilen elektrik bedelinin istirdadı davasında, davacının ödemeyi ihtirazi kayıtla yapıp yapmadığının ve yerel mahkemenin direnme kararının yeni bir hüküm niteliğinde olup olmadığının belirlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, Özel Daire'nin bozma kararından sonra davacının ödemeyi ihtirazi kayıtla yapmadığı hususuna dayanarak verdiği direnme kararının, bozma öncesinde ileri sürülmeyen ve bozmada da işaret olunmayan yeni bir gerekçeye dayanması nedeniyle yeni bir hüküm niteliğinde olduğu ve bu nedenle de temyiz incelemesinin Hukuk Genel Kurulu tarafından değil Özel Daire tarafından yapılması gerektiği gözetilerek dosyanın Özel Daire'ye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı Bakanlıkça yapılan işletme düzeyindeki olumlu yetki tespitine davacı işveren tarafından itiraz edilmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Yetki tespitinin, davalı sendikanın başvuru tarihi itibarıyla Bakanlık kayıtları esas alınarak yapıldığı, uyuşmazlığın hâkimlik mesleğinin gerektirdiği hukuki bilgiyle çözümlenebileceği, işkolu tespitine ilişkin temyiz itirazlarının eldeki davaya etkisinin bulunmadığı, bilirkişi raporuna ve sendika üyelik fişlerinin tebliğine ilişkin itirazların da yetki tespitini sakatlamadığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Belediyeye ait bir şirketin işlettiği ekmek fırını ve satış yerlerinin hangi işkoluna dahil olduğu konusunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Belediye şirketince yürütülen ekmek üretimi ve satışının, 5393 sayılı Belediye Kanunu'nun 14. ve 15. maddeleri kapsamında belediye hizmeti olarak değerlendirilemeyeceği, herkes tarafından serbestçe yapılabilen bir ticari faaliyet olduğu ve İşkolları Yönetmeliği’nde gıda sanayi işkolunda belirtildiği gözetilerek, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararları bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İşe iade davasında Bölge Adliye Mahkemesi'nin verdiği kesin karara karşı yapılan yargılamanın iadesi talebinin hangi mahkemece (ilk derece mahkemesi mi yoksa Bölge Adliye Mahkemesi mi) incelenmesi gerektiği hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin direnme kararında, kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki oluşturacak şekilde hüküm fıkrasının tavzih yoluyla değiştirilmesi ve usulüne uygun bir direnme kararı verilmemesi nedeniyle, direnme kararı 6100 sayılı HMK'nın 371. maddesi gereğince usulden bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanıkların eylemlerinin nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarını oluşturup oluşturmadığı ve resmi belgede sahtecilik suçundan beraat kararında eksik araştırma olup olmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların katılan bankayı hileli davranışlarla aldattıklarının kabulü için, bankanın kendi inceleme ve denetim yükümlülüğünü yerine getirmemesinin sanıkların lehine değerlendirilmesi gerektiği, bu nedenle sanıkların eylemlerinde dolandırıcılık suçunun unsurlarının oluşmadığı, ancak resmi belgede sahtecilik suçlaması yönünden ise, kullanılan belgelerin asıllarının ve sahteliğin aldatma kabiliyetinin incelenmemesi nedeniyle eksik araştırma yapıldığı gözetilerek, nitelikli dolandırıcılık suçundan beraat kararının onanmasına, resmi belgede sahtecilik suçundan verilen beraat kararının ise bozulmasına, ancak dava zamanaşımının gerçekleştiği anlaşıldığından kamu davasının düşmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Ayıplı mal davasında, imalat hatası bulunan aracın yenisiyle değiştirilmesi talebinin kabulü üzerine, kararın infazının mümkün olup olmadığı ve davacının kullanım nedeniyle edindiği yararın düşülüp düşülmeyeceği noktasında yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 4. ve 13. maddeleri ile Garanti Belgesi Uygulama Esaslarına Dair Yönetmeliğin 14. maddesi uyarınca, tamir edilmesine rağmen ayıbı giderilemeyen malın, tüketicinin talebi üzerine yenisiyle değiştirilmesi gerektiği, infazda karşılaşılabilecek güçlüklerin İcra ve İflas Kanunu'nun 24. maddesiyle çözülebileceği ve kullanım bedelinin düşülmesine dair yasal bir düzenleme bulunmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.