Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Sigorta Hukuku”
- Uyuşmazlık: Banka tarafından murise kullandırılan tüketici kredisi nedeniyle açılan alacak davalarında, muris ile yapılan hayat sigortasına ilişkin olarak hukuki yolların tüketilmesinin aranıp aranmayacağı ve bankanın mirasçılara veya sigortaya başvuru konusunda seçimlik hakkının bulunup bulunmadığı hususunda uyuşmazlık vardır.
Gerekçe ve Sonuç: Hayat sigortalı kredi sözleşmelerinde bankanın öncelikle sigortadan alacağını talep etmesinin gerekliliği ve mirasçılara ancak poliçe limitini aşan kısım için başvurabileceği, aksi halde dürüstlük kuralına aykırı davranılmış olacağı ve davanın erken açılmış dava olarak usulden reddedilmesi gerektiği gözetilerek, uyuşmazlığın bu doğrultuda giderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kasko sigortalı araçta meydana gelen hasar için, poliçe priminin rizikodan önce ödenmediği durumda sigorta şirketinin sorumluluğunun doğup doğmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Riziko tarihi itibariyle poliçeye ait herhangi bir prim ödemesi yapılmadığından, TTK ve Kara Taşıtları Kasko Sigortası Genel Şartları uyarınca sigorta teminatının başlamadığı ve sigorta şirketinin sorumluluğunun doğmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sigorta priminin ödendiğine dair geçerli bir ispat bulunup bulunmadığı ve sigortacının sorumluluğunun başlayıp başlamadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yetkili acente çalışanı tarafından düzenlenen poliçe ve prim makbuzu ile primin ödendiği, acentedeki usulsüzlüklerin sigorta ettireni etkilemeyeceği ve sigortacının rizikonun gerçekleştiği tarihten önce sorumluluğunun başladığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmış, ancak hükmedilen miktara ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesi için dosya Özel Daireye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Mirasçılar aleyhine, murisin kredi borcunun tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali davasında, bankanın sigorta şirketine başvurmadan dava açmasının dava şartı yokluğuna sebep olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Tüketici kredilerinde hayat sigortası mevcutsa, bankanın öncelikle sigorta şirketinden alacağını talep etmesi gerektiği, aksi halde davanın erken açılmış sayılacağı ve dava şartı yokluğundan reddolunacağı gözetilerek, bankanın sigortadan kaynaklanan hakkını kullanmadan mirasçılara karşı dava açması nedeniyle yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Üçüncü kişiye ait sigorta poliçesinin süre dolmadan iptali halinde oluşacak prim iadesi alacağının, bir başkasına ait sigorta poliçesi bakımından prim ödemesi sayılıp sayılmayacağı ve sigorta sözleşmesinde rizikonun gerçekleşmesinden sonra alınan primin riziko tarihi itibariyle sigortacının sorumluluğunu doğurup doğurmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sigorta priminin ödenmemesi ve davacı tarafından ileri sürülen mahsup iddiasının ispatlanamaması, ayrıca rizikonun gerçekleşmesinden sonra yapılan ödemenin sigortacının sorumluluğunu doğurmayacağı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Yabancılık unsuru taşıyan bir sigorta tazminatı davasında Türk mahkemelerinin uluslararası yetkisinin bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı vekilinin milletlerarası yetki itirazında yetkili yabancı mahkemeyi belirtmemiş olsa dahi, Türk mahkemelerinin bu itirazı değerlendirmesi ve dosyadaki bilgi ve belgeler itibariyle Türk mahkemelerinin uluslararası yetkisinin bulunmadığı anlaşıldığından davanın reddine karar vermesi gerekirken, yetki itirazını reddedip işin esasını inceleyerek hüküm kurması usul ve yasaya aykırı görülerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Fazlaya ilişkin hakları saklı tutulan kısmi davada, davacının tam alacak miktarını belirtmemesi halinde görevli mahkemenin belirlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından talep edilen miktar ile dava konusu uyuşmazlığın dayanağı olan sigorta poliçelerindeki primlerin toplam tutarının sulh hukuk mahkemesinin görev sınırları içerisinde olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğuna dair direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sigorta şirketi tarafından, işyerinde meydana geldiği iddia edilen hırsızlık olayı sonucu oluşan zararın tazmini istemine ilişkin davada, Yargıtay’ın ilk bozma ilamında yetersiz bulunan bilirkişi raporuna göre hüküm kurulup kurulamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay’ın ilk bozma kararında bilirkişi raporunun yetersiz bulunması ve yapılması gereken incelemelerin belirtilmesinin davalı yararına usuli kazanılmış hak oluşturduğu, ancak mahkemenin bozma kararına uyarak bu eksiklikleri gidermesi ve davacının da zararını ispatlaması nedeniyle, ilk bozma öncesi düzenlenen ve yetersiz bulunan bilirkişi raporuna dayanılarak hüküm kurulması gerektiği gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı idarenin, davacının sigorta şirketine açtığı tazminat davasında, tazminatın davacıya ödenmesine muvafakat vermemesi sebebiyle açılan muarazanın giderilmesi davasında, davacının dava açmakta hukuki yararının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı ile davalı idare arasındaki uyuşmazlığın, davacı tarafından sigorta şirketine karşı açılan tazminat davasında ön sorun olarak çözümlenebileceği, bu sebeple Asliye Hukuk Mahkemesinde ayrı bir dava açılmasında hukuki yarar bulunmadığı gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Fazlaya ilişkin hak saklı tutularak açılan alacak davasında, saklı tutulan miktar belirtilmediği halde, davanın görevli mahkemenin tespiti uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından talep edilen miktar ile dava konusu olayın dayanağı olan sigorta poliçelerindeki primlerin toplam tutarının sulh hukuk mahkemesinin görev sınırları içerisinde olduğunun anlaşılması gözetilerek, yerel mahkemenin asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğuna dair direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının, davalı sigorta şirketine başvurusunda ve mahkemeye sunduğu dilekçede, SGK tarafından tahakkuk ettirilen cezaya ilişkin belgelerin poliçe tanzim tarihinden önce SGK'ya sunulduğunu kabul etmesine rağmen, SGK ile yapılan yazışmalar hakkında araştırma yapılmasının gerekli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Talep esaslı mesleki sorumluluk sigortası sözleşmesinde, geriye dönüş tarihi içinde gerçekleşen olay ve zarardan davacının sözleşme tarihinden önce haberdar olması ve zararın sigorta ettirenden sözleşme öncesinde talep edilmiş olması nedeniyle, riziko sözleşme tarihinden önce gerçekleştiğinden ve bu husus sigorta ettiren tarafından bilindiğinden, sözleşmenin 6762 sayılı TTK'nın 1279. maddesi gereğince hükümsüz olduğu gözetilerek, mahkemenin davanın reddine ilişkin direnme kararı, değişik gerekçe ile onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.