Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Türk Tabipleri Birliği”
- Uyuşmazlık: Türk Tabipler Birliği tarafından belirlenen işyeri hekimleri asgari ücret tarifesinin işverenler için bağlayıcı olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 6023 sayılı Türk Tabipler Birliği Kanunu'nun ilgili maddesinin, Birliğe asgari ücret tarifesi belirleme yetkisi verse de bu tarifeye uyulmasını zorunlu kılmadığı ve sözleşme özgürlüğü ilkesi gereğince işyeri hekimi ile işverenin ücreti serbestçe kararlaştırabileceği gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: İş sözleşmesinin sona ermesinden sonra taraflar arasında yazılı sözleşme yapılmaması durumunda, daha önceki sözleşme şartlarının devam edip etmediği ve Türk Tabipler Birliği tarafından belirlenen asgari ücret tarifesinin bağlayıcı olup olmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Türk Tabipler Birliği tarafından belirlenen ücret tarifesinin yasal bağlayıcılığının bulunmadığı, tarafların ücreti serbestçe belirleyebileceği, davacının 2001 ve 2002 yıllarında ücreti çekincesiz kabulünün sözleşmenin yeni duruma göre yenilendiğini gösterdiği, ancak 2003 yılı Ocak ve Şubat aylarına ilişkin ücretlere itiraz edilmesi ve bu itirazın davalı tarafından kabul edilmesi nedeniyle bu aylara dair ücret farkı talebinin kabulü gerektiği gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının işçilik alacaklarının hesabında esas alınması gereken aylık ücret miktarının tespitinde emsal ücret araştırmasının yapılıp yapılmayacağı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından bordrolarda yer alan ücretin gerçek ücreti yansıtmadığının iddia edilmesi ve sabit ücretin tespitine yönelik yeterli delil sunulamaması nedeniyle, mahkemece yapılan emsal ücret araştırması sonucu Türk Tabipler Birliği'nce bildirilen asgari ücretin esas alınarak hüküm kurulmasının dosya kapsamına uygun olduğu değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tabip Odası başkanının siyasi demeçleri nedeniyle, odanın diğer yönetim organlarının da 6023 sayılı Türk Tabipleri Birliği Kanunu'nun Ek 2. maddesi uyarınca görevlerine son verilip verilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Oda başkanının bireysel eylemlerinden dolayı diğer yönetim organlarının sorumlu tutulamayacağı ve davalı kuruma atfedilebilir bir kusur bulunmadığı değerlendirilerek, ilk derece mahkemesi ve istinaf mahkemesi kararlarının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Doktor olan sanığın eylemi ile gerçekleşen ölüm neticesi arasında nedensellik bağı bulunup bulunmadığına ve buna bağlı olarak eyleminin TCK'nun 85/1. maddesindeki taksirle ölüme neden olma suçunu mu yoksa 257/2. maddesindeki görevi ihmal suçunu mu oluşturacağına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın hastayı stabilizasyonu sağlanmadan taburcu etmesiyle görevinin gereklerini yerine getirmede ihmal gösterdiği, bu nedenle eyleminin TCK'nun 257/2. maddesinde düzenlenen görevi ihmal suçunu oluşturduğu gözetilerek, yerel mahkemenin sanığı TCK'nun 85/1. maddesi uyarınca taksirle ölüme neden olma suçundan cezalandırmasına ilişkin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Taksirle yaralanan hastanın taburcu edilmesinden sonra ölmesi üzerine, doktorların taksirle ölüme neden olma veya görevi ihmal suçundan sorumlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Genel beden travmasına maruz kalan hastanın doktorlar tarafından erken taburcu edilmesinin tıp kurallarına aykırı bir ihmal teşkil etmesine rağmen, ölümün öngörülemez ve engellenemez bir komplikasyon (akciğer embolisi) sonucu meydana geldiğinin ve bu ihmal ile ölüm arasında nedensellik bağının bulunmadığının tespit edilmesi gözetilerek, sanıkların görevi ihmal suçundan cezalandırılmalarına karar verilmesi gerekirken beraatlerine hükmedilmesi isabetsiz bulunarak bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kısmi süreli çalışan işçiye, işverenin satış primi ödememesi nedeniyle eşit davranma ilkesine aykırı davranılıp davranılmadığı ve işçinin ücret, yıllık izin ücreti ile satış primi alacaklarına hak kazanıp kazanmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi süreli iş sözleşmesi ile çalışan işçiye, salt bu nedenle ayrımcılık yapılamayacağı ve bölünebilir nitelikteki satış primi ödemesinin davacının çalışma süresiyle orantılı olarak yapılması gerektiği gözetilerek, işverenin bu ödemeyi yapmaması nedeniyle davacının satış primi alacağı talebinin kabulüne, ücret ve yıllık izin ücreti taleplerinin reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının kısmi süreli çalıştığı gerekçesiyle ödenmeyen prim, ikramiye ve eşit davranmama tazminatı alacaklarının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının iş sözleşmesi, ücret bordroları ve davalı şirketin prim/ikramiye prosedürü gözetilerek, kısmi süreli çalışmanın prim ve ikramiye ödemelerine engel teşkil etmediği, davacıya 2017 yılında prim ödemesi yapılmış olması da dikkate alınarak, davacının prim ve ikramiye alacaklarına hak kazandığı, ancak eşit davranmama tazminatı talebinin reddine ilişkin kararın ise yerinde olduğu değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı işverenin, davacının kısmi süreli çalışması nedeniyle ikramiye ve prim alacağına hak kazanmadığı iddiasına karşılık, davacının söz konusu alacaklarının ödenmesi talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının kısmi süreli çalışmasına rağmen, işyeri prim ve ikramiye prosedüründe bu yönde kısıtlayıcı bir hüküm bulunmadığı, tam zamanlı ücret bordroları düzenlendiği ve 2017 yılında prim ödemesi yapıldığı gibi olgulara dayanarak, davacının prim ve ikramiye alacaklarının haklı olduğu değerlendirilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, davalı şirketlere karşı açtığı belirsiz alacak davasında talep ettiği ücret alacaklarının zamanaşımına uğrayıp uğramadığı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Taraflar arasında imzalanan ek protokolde, işçi sayısındaki değişiklikler halinde ödenecek ücretin muacceliyet tarihinin belirlenmiş olduğu, bu nedenle mahkemenin, ek protokol hükmüne göre ücret alacağının muaccel olduğu tarihi belirledikten sonra zamanaşımı def'ini değerlendirmesi gerekirken, hatalı gerekçe ile hüküm kurduğu gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.