Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Tüzel Kişinin Tacir Sayılması”
- Özet bulunamadı.
- Uyuşmazlık: Davalı gerçek kişinin, hakim teşebbüs sıfatıyla tacir olup olmadığı ve iflasa tabi tutulup tutulamayacağı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı gerçek kişinin birden fazla şirkette çoğunluk hissesine sahip olması ve tek başına karar alabilecek durumda bulunması nedeniyle TTK'nın 195. maddesi gereğince hakim teşebbüs ve dolayısıyla tacir sayılması gerektiği, gerçek kişi olmasının tacir sayılmasına engel teşkil etmediği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Taraflar arasında düzenlenen akaryakıt bayilik sözleşmelerinin uyarlanması, bunun mümkün olmaması halinde feshi istemine ilişkin davanın ticari dava niteliğinde olup olmadığı ve görevli mahkemenin tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Kooperatiflerin TTK 124/1 ve 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu uyarınca ticaret şirketi ve tacir sayılması, davalı kooperatiflerin faaliyetleri bakımından akaryakıt satım işletmesine sahip bulunmaları ve bu kapsamda bayilik sözleşmeleri yapmaları nedeniyle uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili olduğu ve TTK m. 4/1 uyarınca görevli mahkemenin asliye ticaret mahkemesi olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı şirketlerden birinin borcundan, tüzel kişilik perdesinin çapraz olarak kaldırılarak diğer davalı şirketin de sorumlu tutulup tutulamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketlerin, farklı tüzel kişiliklere sahip oldukları savunmalarının hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğu ve aralarındaki güçlü organik bağ, yönetsel özdeşlik ve dışa karşı tek bir ekonomik ünite görüntüsü yarattıkları gözetilerek tüzel kişilik perdesinin çapraz olarak kaldırılması koşullarının oluştuğu gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: TOKİ'den satın alınan iş yerlerinin ayıplı tesliminden kaynaklanan tazminat alacağına uygulanacak faiz türünün avans faizi mi yoksa yasal faizi mi olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: TOKİ'nin tacir olmadığı ve taşınmaz satışının ticari iş niteliğinde olmadığı gözetilerek, tazminat alacağına uygulanacak faizin yasal faiz olması gerektiği gerekçesiyle, yerel mahkeme hükmünün düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Limited şirketin temsile yetkili müdürünün, İcra ve İflas Kanunu'nun 337/a maddesinde düzenlenen ticareti usulüne aykırı olarak terk etmek suçunu işleyip işleyemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Limited şirketlerin de tacir sayılması ve kanunda limited şirket müdürlerinin bu suçu işleyemeyeceğine dair bir istisna bulunmaması, aksine yorumun kanun koyucunun amacına aykırı olması ve bu şirketlerin müdürlerinin de İİK m.345 kapsamında sorumlu tutulabileceği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Borçlar Kanunu'nun 19. maddesi gereğince muvazaa nedeniyle açılan tasarrufun iptali davasında görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi mi yoksa Asliye Ticaret Mahkemesi mi olduğu hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Taraflar arasında ticari bir ilişki bulunsa dahi, davaya konu edilen alacaklı ile 3. kişi arasındaki tasarrufun iptali talebinin, TTK'nın 4. maddesinde sayılan ticari davalardan olmadığı ve HMK'nın 2. maddesi uyarınca asliye hukuk mahkemelerinin genel görevli mahkeme olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı inşaat mühendisinin, davalı şirketin 5 ayrı inşaatında şantiye şefi olarak çalıştığı süre boyunca ödenmeyen ücretlerinin tahsili istemine ilişkin alacak davasında görevli mahkemenin tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı ile davalı arasındaki ilişkinin 4857 sayılı İş Kanunu kapsamında değerlendirilmesi ve davacının İş Kanunu anlamında işçi sayılması gerektiği, dolayısıyla uyuşmazlığa bakma görevinin iş mahkemesinde olduğu gözetilerek, bölge adliye mahkemesinin görev yönünden yetkisizliği nedeniyle hükmü bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Lahit mezar yapımı işinden kaynaklanan alacak davasında görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi mi yoksa Asliye Hukuk Mahkemesi mi olduğunun tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı belediyenin, ihaleyi ticari işletmesiyle ilgili olmayıp kamu hizmeti amacıyla yaptığı ve TTK 16/2 maddesi uyarınca tacir sayılmayan kamu tüzel kişileri kapsamında olduğu gözetilerek, asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğuna ve direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, kredi kartı sözleşmesinden kaynaklanan mil puanlarının kullanılmasına ilişkin kısıtlamalar nedeniyle uğradığı zararın tazmini istemiyle açtığı davada, görevli mahkemenin tüketici mahkemesi olup olmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının ticari işletmesine ait araçların yakıt alımlarında kredi kartını kullanmasına rağmen, sözleşmede kartın ticari amaçla kullanılamayacağına dair hüküm bulunduğundan ve 5464 sayılı Kanun'un 44. maddesi gereğince kart hamilinin tüketici sayılması halinde 4077 sayılı Kanun hükümlerinin uygulanacağı gözetilerek, yerel mahkemenin davaya tüketici mahkemesi sıfatıyla bakması gerektiği değerlendirilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kooperatifin başkan ve muhasip üyesine karşı açılan alacak davasında görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi mi yoksa asliye ticaret mahkemesi mi olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kooperatifler Kanunu'nun 99/1. maddesi uyarınca kooperatiflerle ilgili davaların ticari dava sayılması ve asliye ticaret mahkemesinin bulunmadığı yerlerde asliye hukuk mahkemesinin ticari davalara bakabileceği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalının 3533 sayılı Kanun kapsamında olup olmadığına ve buna bağlı olarak uyuşmazlığın hakem yoluyla mı yoksa genel mahkemelerde mi çözümleneceğine ilişkin görev uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı TEDAŞ'ın 233 sayılı KHK kapsamında bir İktisadi Devlet Teşekkülü ve TTK 18/1'e göre tacir olduğu, 3533 sayılı Kanun'un ise kamu hukuku tüzel kişileri arasında çıkan uyuşmazlıklara uygulanacağı, davalının özel hukuk hükümlerine tabi bir tüzel kişi olması sebebiyle 3533 sayılı Kanun kapsamında bulunmadığı ve genel mahkemelerin görevli olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmış, ancak esas yönünden temyiz incelemesi yapılmak üzere dosya Özel Daireye gönderilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.