Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“TBK 191”
- Uyuşmazlık: Alacağın devri sözleşmesinde, devredenin sorumluluğunun bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı ...’ın 29.12.2014 tarihli sözleşme ile doğan hak ve alacağını 21.03.2015 tarihli sözleşme ile ivazlı olarak davacıya devrettiği ve TBK’nın 191/1. maddesi kapsamında davalı ...’ın sorumluluğunun bulunduğu gözetilerek ilk derece mahkemesinin davalı ... yönünden de davanın kabulüne karar vermesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurması usul ve yasaya aykırı bulunarak bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Adi yazılı taşınmaz satış vaadi sözleşmesinin feshi nedeniyle, alıcının ödediği bedelin iadesi talebiyle açtığı davada, ödemelerin bir kısmının üçüncü bir kişiden devralınan alacak yoluyla yapılmış olması sebebiyle, bu alacağın tahsili için satıcının hukuki yollara başvurup başvurmadığının, bedelin iadesi için önem taşıyıp taşımadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı satıcının, davacı alıcının üçüncü kişiden devralıp kendisine temlik ettiği alacağı tahsil için hukuki yollara başvurduğunu ispatlayamaması ve davacının sözleşmenin feshi nedeniyle ödediği miktarın iadesini isteme hakkı bulunduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Edinilmiş mallara katılma rejiminden kaynaklanan katılma alacağı davasında uygulanacak zamanaşımı süresinin Türk Medeni Kanunu'nun 178. maddesi uyarınca bir yıl mı yoksa Türk Borçlar Kanunu'nun 146. maddesi uyarınca on yıl mı olduğunun tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Katılma alacağının, boşanmanın fer'i niteliğinde olmayıp kanundan doğan bir alacak hakkı olduğu, bu sebeple Türk Medeni Kanunu'nun 178. maddesindeki bir yıllık zamanaşımı süresinin uygulanamayacağı, bunun yerine Türk Medeni Kanunu'nun 5. maddesi yollamasıyla Türk Borçlar Kanunu'nun 146. maddesindeki on yıllık zamanaşımı süresinin uygulanması gerektiği değerlendirilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Edinilmiş mallara katılma rejiminden kaynaklanan katılma alacağı davasında zamanaşımı süresinin ne kadar olduğu hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Katılma alacağının, boşanmanın bir fer'i niteliğinde olmayıp, kanundan doğan bir alacak hakkı olduğu ve Türk Medeni Kanunu'nda bu alacağa özgü bir zamanaşımı süresi öngörülmediği gözetilerek, Türk Medeni Kanunu madde 5 hükmü gereğince kıyasen Türk Borçlar Kanunu'nun 146. maddesinde belirtilen on yıllık zamanaşımı süresinin uygulanması gerektiğine karar verilerek direnme kararı onanmış ve dosya diğer temyiz itirazlarının incelenmesi için Özel Daire’ye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: HUMK döneminde açılıp aynı dönemde ıslah edilen katılma alacağı davasında HMK'nın belirsiz alacak davasına ilişkin hükümlerinin uygulanıp uygulanamayacağı ve katılma alacağı davalarında zamanaşımı süresinin ne kadar olduğu hususları.
Gerekçe ve Sonuç: HMK'daki usul hükümlerinin tamamlanmış işlemlere uygulanamayacağı, dava ve ıslah dilekçelerinin HUMK döneminde verilmiş olması sebebiyle davanın HMK'nın belirsiz alacak davası hükümlerine tabi olmadığı, katılma alacağının kanundan doğan bir alacak hakkı olması sebebiyle BK'nın zamanaşımı hükümlerinin uygulanması gerektiği ve bu sürecin 10 yıl olduğu gözetilerek direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı ile davalı arasında imzalanan danışmanlık sözleşmesi kapsamında, davacının Bank Asya'dan kredi temin etmesiyle ilgili olarak davalının ödeme yapmaması üzerine, davacı tarafından açılan itirazın iptali davasında, davacıya ücret ödenip ödenmeyeceği hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Danışmanlık sözleşmesinde belirtilen bankalar dışında kalan Bank Asya'dan kredi temin edilmiş olsa dahi, davacının sözleşme konusu hizmetleri yerine getirdiği ve davalının da bu hizmetlerden faydalandığı gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulması ve davanın kabulü gerekirken, hatalı değerlendirme ile itirazın iptali talebinin reddine dair karar onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin iflası nedeniyle, filo araç kiralama sözleşmesinden kaynaklanan alacak davasının nasıl devam edeceği ve hükmün verilip verilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin iflası sebebiyle davanın taraf sıfatının ve dava takip yetkisinin iflas idaresine geçtiği, mahkemenin ise İİK'nın 194. maddesi uyarınca yargılamaya kayıt kabul davası olarak devam edip sonucuna göre hüküm vermesi gerekirken, bu hususu gözetmeksizin hüküm tesis etmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu gözetilerek hükmün davalı yararına bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Bedelsiz kalan bir çek sebebiyle açılan menfi tespit/istirdat davasında, çekin avans olarak verildiği iddiasının ispat yükünün kimde olduğu ve davalı tarafından mal tesliminin gerçekleştirilip gerçekleştirilmediğinin tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının kendi kayıtlarına göre çeki fatura tarihinden önce aldığı, yani çekin avans olarak verildiği anlaşıldığından; davalının çek bedeli kadar mal teslim ettiğini ispatlaması gerektiği, ancak davalı tarafından mal teslimine ilişkin herhangi bir belge sunulamadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Taşıma sözleşmesi imzalandıktan sonra UKOME kararıyla güzergah değişikliği ve yeni köprü geçiş ücreti zorunluluğu getirilmesi nedeniyle sözleşmenin TBK 138. madde uyarınca uyarlanıp uyarlanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, taşımacılık sektöründe faaliyet gösteren bir şirket olarak, Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nün açılma ihtimalini ve buna bağlı olarak UKOME tarafından güzergâh değişikliği kararı alınabileceğini öngörmesi gerektiği, dolayısıyla köprü geçiş ücretlerindeki artış ve mesafe uzamasının sözleşmenin yapıldığı sırada öngörülemeyen ve öngörülmesi beklenmeyen olağanüstü bir durum olarak nitelendirilemeyeceği gerekçesiyle, sözleşmenin uyarlanması talebinin reddine dair direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Mirastan mal kaçırma nedeniyle açılan tapu iptali ve tescil davasında, tazminat miktarının hesabında sonradan yapılan iyileştirmelerin nasıl değerlendirileceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, Yargıtay'ın daha önceki bozma ilamında belirtilen hususlara aykırı olarak, mirasbırakan tarafından devredilen taşınmaz üzerinde sonradan yapılan binanın değeri, tazminat hesabından düşülmeden hüküm kurulduğu ve ayrıca, hakkında dava kabul edilen davalı lehine vekalet ücretine hükmedildiği gözetilerek karar bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.