Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“TCK 87/3”
- Uyuşmazlık: Kasten yaralama suçundan sanığa verilen cezanın miktarı ve TCK'nın 53/1. maddesi uyarınca verilen hak yoksunluğu cezasının kapsamı konusunda yerel mahkeme ile Yargıtay dairesi arasında oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığa verilen cezanın belirlenmesinde uygulanan TCK'nın 87/3. maddesi gereğince yapılan artırımın, kırığın yaşamsal fonksiyonlara etkisine göre makul bir oranda olması gerekirken orantılılık ilkesine aykırı şekilde yüksek belirlendiği ve TCK'nın 53/1-c maddesindeki hak yoksunluğunun kapsamının yerel mahkemece yanlış yorumlandığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kasten yaralama suçunda, mağdurda oluşan kemik kırığının hayat fonksiyonlarına orta derecede etkili olması halinde TCK'nın 87/3. maddesi uyarınca cezada yapılacak artırım oranının belirlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık tarafından kasten yaralama sonucu oluşan kemik kırığının hayat fonksiyonlarını orta derecede etkilediğinin Adli Tıp Kurumu raporu ile belirlenmesine rağmen, yerel mahkemece TCK'nın 87/3. maddesi uyarınca cezada öngörülen artırım oranının, kırığın etkisiyle orantılı ve makul bir oranda değil, TCK'nın 3. maddesindeki orantılılık ilkesine aykırı şekilde yüksek belirlendiği gözetilerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kasten yaralama suçunda, hayat fonksiyonlarına orta derecede etkili kemik kırığı oluşması halinde TCK'nın 87/3. maddesi gereğince cezanın 1/4 oranında artırılmasının orantılılık ilkesine uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kemik kırıklarının hayat fonksiyonlarını etkileme derecelerinin adli tıp kriterlerine göre hafif, orta ve ağır olarak sınıflandırıldığı, en ağır derecedeki kırıkta cezanın yarısına kadar artırım öngörüldüğü gözetilerek, orta derecedeki kırık nedeniyle yapılan 1/4 oranındaki artırımın makul olduğu ve orantılılık ilkesine aykırı olmadığı gerekçesiyle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazının reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yerel mahkemenin direnme kararının yeni hüküm niteliğinde olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemece, bozma kararından sonra, ilk hükümde yer almayan ve bozmadan sonra elde edilen delile dayanılarak, yeni ve değişik gerekçelerle hüküm kurulmuş olması nedeniyle hükmün "yeni hüküm" niteliğinde olduğu gözetilerek, dosyanın temyiz incelemesi için Yargıtay 3. Ceza Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kasten yaralama suçunda, neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama halinde uygulanacak ceza artırım oranının belirlenmesinde, Adli Tıp raporunda belirtilen kırığın hayat fonksiyonlarına etki derecesi ile ceza artırım oranı arasında nasıl bir orantı kurulması gerektiği.
Gerekçe ve Sonuç: TCK'nın 87/3. maddesindeki ceza artırım oranının, Adli Tıp raporunda belirtilen kırığın hayat fonksiyonlarına etki derecesine göre makul bir oranda belirlenmesi gerektiği, yerel mahkemenin bu ilkeyi gözetmeyerek ve TCK'nın 3. maddesindeki orantılılık ilkesini ihlal ederek, yaralanmanın hayat fonksiyonlarına orta derecede etkili olması nedeniyle cezada 1/3 oranında artırım uygulamasının fazla olduğu gözetilerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın daha önce kesinleşmiş bir adli para cezası hükmünün, tutuklu kaldığı sürelerle infaz edilmiş olması nedeniyle, mükerrirlere özgü infaz rejimi uygulanıp uygulanmayacağı ve kasten yaralama suçunda cezanın artırılması konusunda uygulanan oran.
Gerekçe ve Sonuç: Tutuklu kalınan sürelerle infaz edilmiş olsa dahi kesinleşmiş mahkumiyet hükmünün tekerrür için yeterli olduğu ve tekerrür süresinin hükmün kesinleşme tarihinden başlayacağı, ancak yaralamada cezanın artırılması konusunda TCK’nın 3. maddesindeki orantılılık ilkesinin ihlal edildiği gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Özet bulunamadı.
- Uyuşmazlık: Sanık aleyhine temyiz bulunmayan hallerde, hükmün bozulmasını gerektiren başka bir neden varsa, sanık aleyhine olan ancak sonuca etkili olmayan hukuka aykırılığın eleştiri konusu yapılmakla mı yetinileceği, yoksa bozma nedenlerine eklenmesi mi gerektiği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Hükmün bozulmasını gerektiren başka bir nedenin varlığı halinde, yerel mahkemece düzeltilmesi mümkün ve sanığa daha önce tanınmış bir atıfeti genişletmeyen nitelikteki hukuka aykırılıklar da bozma nedenlerine eklenerek hükmün lehe-aleyhe bozulması gerektiği gözetilerek, Özel Daire bozma kararına, eleştirilen hususların bozma nedeni olarak eklenmesine ve kazanılmış hakkın saklı tutulması gerektiğine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçundan verilen mahkûmiyet kararında, TCK'nın 87/3. maddesinde öngörülen ceza artırım oranının doğru uygulanıp uygulanmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık tarafından gerçekleştirilen yaralama eylemi neticesinde oluşan kemik kırığının hayat fonksiyonlarına etkisinin orta derecede olması nedeniyle TCK'nın 87/3. maddesi uyarınca cezanın 1/12 oranında artırılması gerekirken, 1/2 oranında artırılarak fazla ceza tayin edilmesi nedeniyle, cezada orantılılık ilkesi gözetilerek hüküm bozulmuş ve ceza yeniden belirlenmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıkların suç işlemek amacıyla silahlı örgüt kurma, örgüte üye olma ve örgüte yardım etme suçlarının sabit olup olmadığı, örgüt kurma suçunun sabit olmaması halinde sanık hakkında TCK’nın 220/5. maddesi uygulanıp uygulanamayacağı, sanıklar hakkında kurulan mahkumiyet hükümleri yönünden TCK’nın 58/9. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasının isabetli olup olmadığı ve bir sanığın şantaja iştirak edip etmediği hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların telefon görüşmeleri, mağdur ve tanık beyanları ile iletişimin tespit tutanakları birlikte değerlendirildiğinde sanık ...’in suç işlemek amacıyla silahlı örgüt kurduğu, diğer sanıkların da bu örgüte üye oldukları veya örgüte yardım ettikleri, ancak sanıklar ... ve ...’in örgüte üye olduklarına dair yeterli ve inandırıcı delil bulunmadığı, bu nedenle haklarındaki mahkumiyet hükümlerinin bozulması gerektiği, örgüt üyesi olmayan sanıklar hakkında TCK’nın 58/9. maddesinin uygulanamayacağı ve bir sanığın şantaja iştirak ettiğinin sabit olduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Bölge Adliye Mahkemesi'nin, sanık lehine yeni bir Adli Tıp raporu doğrultusunda Türk Ceza Kanunu'nun 87/3. maddesini uygulayarak, duruşma açmaksızın hükmü düzelterek esastan reddetmesinin hukuka uygun olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin, sanık lehine yeni bir Adli Tıp raporuna dayansa dahi, TCK'nın 87/3. maddesini uygulayabilmesi için CMK'nın 280/1-g maddesi uyarınca duruşma açması ve yeniden hüküm kurması gerekirken, duruşma açılmadan dosya üzerinden yapılan incelemeyle verilen kararın hukuka aykırı olduğu ve ayrıca ceza miktarında hesap hatası yapıldığı gözetilerek, hükmün bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında kasten yaralama suçundan verilen mahkûmiyet hükmüne karşı yapılan temyiz başvurusunda, cezanın belirlenmesinde TCK'nin 53. ve 87/3. maddelerinin uygulanıp uygulanmadığına dair uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık hakkında verilen hükümde TCK'nin 53. maddesinin uygulanmaması ve 87/3. maddesindeki ceza artırım oranının belirlenmesi için gerekli tıbbi incelemenin yapılmaması hukuka aykırı görülerek bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.