Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“TMK.”
- Uyuşmazlık: Boşanma davası açılmadan önce TMK 197. maddesine dayalı olarak açılan tedbir nafakası davasında, sonradan açılan boşanma davası nedeniyle TMK'nın 169. maddesi uyarınca tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: TMK’nın 197. maddesine göre tedbir nafakasına hükmedilebilmesi için davacının ayrı yaşama hakkı bulunduğunun kanıtlanması gerektiği, boşanma davasının açılmasının bu kapsamda değerlendirilemeyeceği ve boşanma davası sebebiyle alınacak önlemlerin TMK'nın 169. maddesinde düzenlendiği, bu durumda somut olayda davacı tarafından boşanma davası açılmadan önce TMK'nın 197. maddesine dayalı tedbir nafakası davası açıldığı ve ayrı yaşamakta haklı olduğunun kanıtlanamadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacının talebinin satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil mi, yoksa adi yazılı satış sözleşmesine dayalı zilyetlik ve iyiniyet iddiasıyla TMK’nın 724. maddesi gereğince temliken tescil mi olduğu ve buna göre davanın reddine ilişkin kararın doğru olup olmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Olayları açıklamanın taraflara, hukuki nitelendirmenin ise hakime ait olduğu, davacının tapu iptali ve tescil talebinde bulunurken adi yazılı satış sözleşmesi yanında zilyetlik ve iyiniyet iddiasına dayanarak TMK’nın 724. maddesine dayalı temliken tescil koşullarının da mevcut olduğunu belirttiği gözetilerek, davanın TMK'nın 724. maddesine dayalı temliken tescil istemine ilişkin olduğu gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Tapuda sahte vekaletname ile işlem yapılması nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tazmini istemine ilişkin olup olmadığına dair uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı murisinin taşınmazı TMK m.1024/1 uyarınca iyi niyetle satın almadığının ve yolsuz tescili bilmesi gerektiğinin, TMK m.3 uyarınca iyi niyetli, TMK m.2 uyarınca dürüst davranmadığının ve hakkın kötüye kullanıldığının belirlenmesi ve bu nedenle TMK’nın 1023 ve devamı maddelerindeki korumalardan yararlanamayacağı, tapu kaydının iptali sebebiyle bir zarar oluştuğu kabul edilse bile, zarar ile tapu işlemleri arasındaki nedensellik bağının davacı murisinin ağır kusuru nedeniyle kesildiği gözetilerek, davanın reddine dair yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında, eşin hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranışı nedeniyle açılan boşanma davasının reddine, manevi ve maddi tazminat ile yoksulluk nafakası miktarına ilişkin kararın temyizi.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı erkeğin onur kırıcı davranışlarının TMK m.162'deki boşanma sebebini oluşturduğu, ancak davacı kadının TMK 166/1'e dayalı boşanma davasının kesinleşmesi nedeniyle TMK m.162'ye dayalı davanın konusuz kaldığı; ayrıca manevi ve maddi tazminat ile yoksulluk nafakası miktarlarının belirlenmesinde TMK m.4'deki hakkaniyet ilkesi ve tarafların sosyal ve ekonomik durumlarının gözetilmediği gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Anayasa Mahkemesi'nin TMK 713/2. maddesindeki "ölmüş" ibaresini iptal etmesinden sonra, bu maddeye dayalı tapu iptali ve tescil davalarında kazanılmış hak iddiasının olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararlarının geriye yürümeyeceği ve kazanılmış hakları etkilemeyeceği, davacının 20 yıl malik sıfatıyla zilyetliğinin Anayasa Mahkemesi kararından önce gerçekleştiği ve TMK 713/5 uyarınca mülkiyeti kazandığı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Aile konutu niteliğindeki taşınmaz üzerinde ipotek tesis eden eşin ölümü halinde, sağ kalan eşin TMK m. 194’te düzenlenen aile konutu korumasından yararlanıp yararlanamayacağı ve buna bağlı olarak ipoteğin kaldırılması davasının konusuz kalıp kalmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Evlilik birliğinin ölümle sona ermesiyle, TMK m.194’te düzenlenen aile konutu korumasının da kendiliğinden ortadan kalktığı ve bu nedenle ipoteğin kaldırılması davasının konusuz kaldığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Asgari ücretle çalışan nafaka alacaklısının yoksulluğunun ortadan kalkıp kalkmadığı ve nafaka yükümlüsünün işsiz olması halinde yoksulluk nafakasının kaldırılıp kaldırılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Nafaka alacaklısının asgari ücretle çalışmasının yoksulluğunu ortadan kaldırmadığı, ancak nafaka yükümlüsünün de işsiz ve geliri olmadığı, kendi kusurundan kaynaklanmayan nedenlerle çalışamadığının tanık beyanlarıyla sabit olduğu, bu durumda nafakaya devamının nafaka yükümlüsünün mağduriyetine neden olacağı ve TMK m.1 hükmü uyarınca kanunun lafzı ve ruhu birlikte değerlendirildiğinde nafaka yükümlüsünün mali gücünün bulunmamasının da nafakayı kaldıran bir sebep olarak yorumlanması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Edinilmiş mallara katılma rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan katılma alacağı davasında, ıslah edilen miktar için zamanaşımı süresinin 1 yıl mı yoksa 10 yıl mı olduğu uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: 4721 sayılı TMK'da katılma alacağına özgü bir zamanaşımı süresi öngörülmediğinden, katılma alacağının kanundan doğan bir alacak hakkı olduğu ve TMK m.5 yollamasıyla TBK'nun genel hükümlerinin uygulanması gerektiği, bu nedenle de TBK m.146 uyarınca 10 yıllık zamanaşımı süresinin uygulanması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Dava tarihinde fiil ehliyetine sahip olmayan davacının açtığı boşanma davasına, davacının vefatı üzerine mirasçısının TMK 181/2 maddesi gereğince davalı eşin kusurunun tespiti amacıyla devam edip edemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının dava dilekçesini vekil aracılığıyla vermiş olması, dava harcının yatırılmış olması ve davanın usulüne uygun açılmış sayılması hususları ile TMK m.181/2'nin amacının mirasçılara sağ kalan eşin kusurunun tespitini sağlamak suretiyle miras hakkını korumak olduğu gözetilerek, davacının fiil ehliyetinin bulunmamasının mirasçısının davaya devam etmesine engel teşkil etmeyeceği gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Başkasına ait taşınmaza yapılan yapının, trampa sözleşmesi iddiasına dayalı olarak TMK 724. maddesi gereğince tapuda yapı malikine tescil edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, taşınmazı devralacağına dair davalı tarafından verilen güvenceyle yapıyı inşa etmiş olmasının ve davalının da uzun yıllar buna itiraz etmemiş olmasının TMK’nın 724. maddesi anlamında iyi niyet unsurunun gerçekleştiği kabul edilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacının, dolandırıcılık sonucu rızası dışında elinden çıktığı iddia edilen aracın, davalı tarafından iyi niyetle iktisap edilip edilmediği ve mülkiyetin tespiti davasında davalının iyi niyetinin korunup korunmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınır zilyetliğinin davacının iradesi dışında elinden çıktığı ve davalının aracı 2918 sayılı KTK'nın 20. maddesinde belirtilen şartlara uygun olarak iktisap etmediği, TMK'nın 988 ve 989/2. maddelerinin uygulanma şartlarının oluşmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına, ancak sair temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.