Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Taraf Sıfatı (Husumet)”
- Uyuşmazlık: Trafik kazasından kaynaklanan tazminat davasında, aracın kayıtlı malikinin işleten sıfatının bulunup bulunmadığı ve bu sıfatın kalkıp kalkmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Aracın kayıtlı maliki davalı ..., işleten sıfatının uzun süreli kira sözleşmesiyle kalktığını ileri sürmüş, ancak bu iddiayı destekleyecek delilleri yargılama aşamasında zamanında sunmadığı ve işleten sıfatının kalktığını ispatlayamadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, taraf olmadığı bir sözleşmeden kaynaklanan hakları talep edebilmesi için aktif dava ehliyetine sahip olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, sözleşmenin tarafı olmamasına rağmen, sözleşmeden doğan hakları dava konusu yapabilmesi için sözleşme taraflarından hakların temlik edildiğine dair yazılı bir belge sunmasının gerekli olduğu, davacının bu temliki sunmasıyla taraf sıfatını kazandığı ve davanın esasının incelenmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Vekâlet görevinin kötüye kullanılması iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil davasında, vekilin davalı olarak bulunmasının gerekliliği ve davalıların elbirliği ile hareket ederek davacıyı zarara uğratıp uğratmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Vekâlet görevinin kötüye kullanılması iddiasını ispat için vekilin de davalı olarak yer alması gerektiği, davalı vekilin taşınmazı gerçek değerinin çok altında bir bedelle devrettiği, satış bedelinin davacıya ödendiğinin ispatlanamadığı ve davalıların elbirliği ile hareket ederek davacıyı zarara uğrattıkları gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sigortalının, bakmakla yükümlü olduğu oğlu için yapılan ve faturası dava dışı şirkete ödenmemiş tedavi giderinin Kurumdan tahsili isteminde, sigortalının aktif husumet (sıfat) ehliyetinin bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu'nun ilgili maddeleri gereğince Kurumun karşılaması gereken tedavi giderlerinin sigortalı tarafından karşılanması halinde, fatura bedelinin ödenmiş olup olmamasından bağımsız olarak, sigortalının tedavi bedelini Kurumdan talep etmesi yönünde dava açma sıfatının bulunduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Hâkimlerin hukuki sorumluluğuna dayalı tazminat davasında, davalı olarak hâkimlerin gösterilip gösterilemeyeceği ve davanın usulden mi yoksa esastan mı reddedilmesi gerektiği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: HMK m. 46 uyarınca hâkimlerin yargılama faaliyetinden doğan hukuki sorumluluklarına dayalı tazminat davalarının Devlet aleyhine açılması gerektiği, davalı olarak hâkimlerin gösterilemeyeceği ve bu durumun dava şartı yokluğu değil, taraf sıfatı (husumet) bulunmaması sebebiyle davanın esastan reddini gerektireceği gözetilerek, Özel Daire kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tapu iptali ve tescil davasında, inançlı işlem yoluyla devredilen taşınmazın muvazaalı olarak devredildiği iddiasıyla açılan davada, ilk el alıcısının davaya dahil edilmesinin zorunlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, inançlı işlem ilişkisinin ispatı için ilk el alıcısına karşı da dava açması veya mevcut davaya dahil edilmesinin gerekli olduğu, aksi takdirde ilk el alıcısı ile davacı arasındaki hukuki ilişkinin niteliğinin tespit edilemeyeceği ve son kayıt malikinin iyiniyetinin değerlendirilemeyeceği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Nişan hediyelerinin iadesi davasında, davacının yakınları tarafından davaya konu hediyelerin kendisine temliki suretiyle dava açma ehliyetinin bulunup bulunmadığı hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Alacağın temliki ile dava hakkının da devredildiği ve davacı taraf sıfatının temlik alanda olduğu, davacının yakınları tarafından nişan sırasında takılan hediyelere ilişkin temlik sözleşmeleri ile davacının temlik alan sıfatıyla dava hakkını kazandığı gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Ceza yargılaması sırasında hâkimler tarafından verilen duruşmalardan men kararının hukuka aykırılığının tespiti, kınanması ve kararın yayımlanması istemiyle açılan davanın husumetten reddine ilişkin yargılamada görevli mahkemenin tespiti ve davanın husumet yönünden reddinin usule uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Hâkimlerin yargılama faaliyetleri nedeniyle açılacak tazminat davalarında 6110 sayılı Kanun ile değişik 2802 sayılı Hâkimler ve Savcılar Kanunu'nun 93/A maddesi ve 6100 sayılı HMK'nın 46. ve devamı maddeleri uyarınca yasal hasmın Devlet olduğu, bu nedenle davanın hâkimler aleyhine değil Devlet aleyhine açılması gerektiği ve ayrıca husumet incelemesinin tarafların usulüne uygun olarak duruşmaya çağrılıp dinlenmesiyle yapılması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalının, iskan raporu alınması talebine konu olan konut satış sözleşmesinin tarafı olup olmadığı ve davalıya husumet yöneltilip yöneltilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Konut satış sözleşmesinin davalıyla değil, dava dışı şirketle imzalandığı, tapuda devrin de dava dışı kişi tarafından gerçekleştirildiği ve davalıya herhangi bir ödeme yapıldığının ispatlanamadığı gözetilerek, davalıya husumet yöneltilemeyeceği gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Takip tarihinden önce tüzel kişiliği sona eren şirket hakkında yapılan takibe itiraz eden ve hakkında takip bulunmayan devralan şirketin itirazının iptali istemiyle açılan davada, devralan şirkete husumet yöneltilip yöneltilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Tüzel kişiliğin sona ermesiyle taraf ehliyetinin de sona ereceği, takibin ve davanın külli halef olan şirkete karşı yapılması gerektiği, usulsüz yapılan takipte ödeme emrinin devralan şirkete tebliğ edilmesinin takibe geçerlilik kazandırmayacağı ve devralan şirketin borçlu sıfatı bulunmadığından itirazın iptali davasında taraf sıfatının da bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Mahkemenin, davalı bankaya karşı açılan menfi tespit ve istirdat davasında verdiği ret kararının gerekçesinde hem usulden hem de esastan ret sebeplerine yer verip vermediği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı bankanın taraf sıfatının bulunmaması sebebiyle davanın reddine ilişkin verilen kararın, esasa ilişkin bir ret kararı olduğu ve mahkemenin gerekçesindeki esastan ret sebeplerine yer vermesinin usule aykırılık teşkil etmeyeceği gözetilerek direnme kararı onanmış, ancak bozma ilamındaki eksiklik nedeniyle dosyanın Yargıtay 3. Hukuk Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.