Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Tebliğ İmkansızlığı”
- Uyuşmazlık: Sanığa tebliğ edilen hükme karşı yapılan temyiz başvurusunun süresinde olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Tebligat Kanunu'nun 21. maddesi ve Tebligat Tüzüğü'nün 28. ve 30. maddeleri uyarınca, tebliğ memurunun sanığın adreste bulunmaması üzerine komşuya bilgi vermesi ve muhtara tebligat evrakını teslim etmesinin yeterli olduğu, isim ve imzadan imtina eden komşunun beyanının tebliğ mazbatasında belirtilmesinin yeterli olduğu ve bu durumda tebligatın usulüne uygun yapıldığı gözetilerek sanığın temyiz başvurusunun reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İcra takibinde ödeme emri ve kıymet takdir raporunun tebliğinin usulsüz olduğu iddiasıyla yapılan şikayetin reddine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Tebligat Kanunu'nun 21. maddesine göre yapılan tebliğlerde, muhatabın adreste bulunmadığı durumlarda, tebliğ memurunun gerekli tahkikatı yapıp muhatabın adreste ikamet ettiğini tevsik etmeden yapılan tebliğin usulsüz olduğu ve davalı/borçlunun yurt dışında olması nedeniyle tebliğin usulsüz olduğu gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kooperatif üyesinin kooperatife karşı açtığı alacak davasında, direnme kararının ve davacı temyiz dilekçesinin davalı kooperatife usulüne uygun tebliğ edilip edilmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Tebligat Kanunu'nun hükmi şahıslara tebligat ile ilgili hükümleri uyarınca, davalı kooperatife yapılan tebligatın usulüne uygun olmadığı, tebligatın yetkili kişilere yapılmadığı ve tebliğ imkansızlığı halinde izlenecek usule riayet edilmediği gözetilerek, dosyanın usulüne uygun tebliğin sağlanması için yerel mahkemeye geri çevrilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Taşınmaz satış ilanının borçluya usulüne uygun tebliğ edilip edilmediği ve bu nedenle ihalenin feshine karar verilip verilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesi ve Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 16/2. maddesi uyarınca, tebligatın mernis adresine yapılabilmesi için tebliğ evrakı üzerine tebliği çıkaran merci tarafından gerekli şerhin verilmesi gerektiği, somut olayda bu şerhin bulunmadığından tebligatın usulsüz olduğu ve usulsüz tebligatın da ihalenin feshini gerektireceği gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Gıyapta verilen mahkûmiyet kararına ilişkin tebligatın Tebligat Kanunu'nun 35. maddesine uygun olarak yapılıp yapılmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın daha önce aynı adrese yapılan tebligatı kabul ettiği ve Mernis adresine yapılan tebligatın başarısız olması üzerine Tebligat Kanunu'nun 35. maddesi uyarınca eski adrese yapılan tebligatın usulüne uygun olduğu gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazının reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Belediye tarafından tahsis edilen arsanın, tahsis kararının iptali nedeniyle ifası imkansızlaşan sözleşmeden kaynaklanan rayiç bedel tazminatının miktarı ve ifa imkansızlığının hangi tarihte gerçekleştiği noktasında yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Arsa tahsisinin iptal kararının davacıya tebliğ edildiğinin kanıtlanamaması ve davacının ifa imkansızlığını öğrendiği tarihin dava tarihi olarak kabul edilmesi gerektiği, bu tarihteki bilirkişi raporunda belirlenen rayiç bedel üzerinden davanın kabulünün doğru olduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mirasçılar arasında yapılan taksim sözleşmesinin geçerliliği ve buna bağlı olarak tapu iptali ve tescil taleplerinin akıbeti.
Gerekçe ve Sonuç: Davalılardan bazılarına yerel mahkeme kararı, Özel Daire onama kararı ve yerel mahkeme direnme kararının Tebligat Kanunu'na aykırı olarak tebliğ edildiği ve bu durumun hukuki dinlenilme hakkını ihlal ettiği gözetilerek, direnme kararı kaldırılarak dosya ilk hükmün temyizi yönünden Özel Daire'ye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Borçluya yapılan ödeme emrinin tebliğinin, Tebligat Kanunu'nun 21. maddesi ve Tebligat Tüzüğü'nün 28. maddesine uygun olarak yapılıp yapılmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Tebligat Kanunu ve Tebligat Tüzüğü hükümlerinin şekli nitelikte olup, tebliğ memurunun muhatabın adreste bulunmaması halinde Tebligat Tüzüğü'nün 28. maddesine göre araştırma yapma ve bunu belgelendirme yükümlülüğünü yerine getirmediği gözetilerek, ödeme emrinin tebliğinin usulsüz olduğuna ve yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı şirket vekilinin, ilk derece mahkemesi kararının ve bölge adliye mahkemesi karar ilamının kendilerine usulüne uygun tebliğ edilmediği iddiası.
Gerekçe ve Sonuç: Tebligat Kanunu'nun 12., 13., 21. ve 35. maddeleri ile Tebligat Yönetmeliği'nin ilgili hükümleri gözetilerek, davalı şirkete ticaret sicilindeki adresten Tebligat Kanunu'nun öngördüğü usule uygun tebligat yapılması, tebligat yapılamaması halinde ise Tebligat Kanunu'nun 35. maddesine göre işlem yapılması için karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalıya yapılan tebligatın usulüne uygun olup olmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davalıya yapılan tebligatta, Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesinde aranan unsurların eksik olması ve muhatabın adreste bulunmama sebebinin yeterince araştırılmaması, tebligatın usulsüzlüğüne sebep teşkil ettiğinden, yerel mahkeme kararının geri çevrilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hâkimin hukuki sorumluluğuna dayalı tazminat davasında, davacıya yapılan duruşma tebligatının usulüne uygun olup olmadığı ve davanın açılmamış sayılmasına karar verilip verilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıya yapılan tebligatın Tebligat Kanunu'nun 21/2 ve 23/8. maddeleri ile Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 16/2. maddesine uygun olarak usulüne uygun ve geçerli olduğu, davacının bu tebligata rağmen duruşmaya katılmaması ve davalı vekilinin de davayı takip etmek istememesi üzerine dosyanın işlemden kaldırılmasının ve akabinde yenilenmemesi nedeniyle davanın açılmamış sayılmasının hukuka uygun olduğu gözetilerek, Özel Daire kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İcra takibinde borçluya yapılan ödeme emri tebliğinin usulüne uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesi uyarınca mernis adresine tebligat yapılabilmesi için tebliğ evrakı üzerinde, tebliği çıkaran merci tarafından, adresin mernis adresi olduğuna ve 21/2. maddeye göre tebliğ yapılacağına dair açık bir şerh bulunması gerektiği, aksi halde tebliğin usulsüz olacağı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.